26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


قُلْ كَفَى بِاللّهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ إِنَّهُ كَانَ بِعِبَادِهِ خَبِيرًا بَصِيرًا ﴿٩٦﴾


İSRÂ SURESİ 96. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul kefâ bi allâhi şehîden beynî ve beyne-kum inne-hu kâne bi ıbâdi-hi habîran basîren
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de
kefâ yeter, kâfi oldu
bi allâhi Allah
şehîden şahit olarak
beynî benim aramda
ve beyne-kum ve sizin aranızda
inne-hu muhakkak ki o
kâne olan, ...'dır
bi ıbâdi-hi kulları ile
habîran haberdar olan
basîren gören

De ki: “Benimle sizin aranızda, Allah şahit olarak yeter.” Muhakkak ki O, kullarından haberdar olandır, (onları) görendir.

İSRÂ SURESİ 96. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

De ki: “Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarından hakkıyla haberdardır, onları hakkıyla görendir.”

Diyanet İşleri

De ki: Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah yeter; şüphe yok ki o, kullarından haberdardır, onları görür.

Abdulbaki Gölpınarlı

De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.

Adem Uğur

De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak, Esmâ'sıyla hakikatim olan Allâh yeterlidir! Muhakkak ki O, kullarıyla Habiyr'dir, Basıyr'dir. "

Ahmed Hulusi

'Benimle sizin aranızdaki konularda, benim hak peygamber olduğum konusunda gerçek şâhit olarak Allah kâfidir. O, kullarının gizli-açık bütün davranışlarından haberdardır ve onları bilmekte, görmektedir.' de.

Ahmet Tekin

De ki: 'Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz O kullarından haberdar olan, onları görendir.'

Ahmet Varol

De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir."

Ali Bulaç

De ki: “- Allah, sizinle benim aramda şâhid yeter. Muhakkak ki o, kullarının yaptığından haberdardır, bütün hallerini görendir.

Ali Fikri Yavuz

De ki: «Benimle sizin aranizda sahit olarak Allah yeter. Dogrusu O, kullarini gorur, haberdardir.»

Bekir Sadak

De ki: Benimle sizin aramızda şâhid olarak Allah yeter. Şüphesiz ki O, kullarından haberlidir ve (onların her hâlini) görendir.

Celal Yıldırım

De ki: 'Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Doğrusu O, kullarını görür, haberdardır.'

Diyanet İşleri (eski)

De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.

Diyanet Vakfi

De ki: 'Benimle sizin aranızda ALLAH tanıktır. O, kullarından haber alır, görür.'

Edip Yüksel

De ki: Allah sizinle benim aramda şâhid yeter, her halde o, kullarına habîr basîr bulunuyor

Elmalılı Hamdi Yazır

De ki: «Allah, sizinle benim aramda şahit olarak yeter. Gerçekten O, kullarından haberdardır, çok iyi görendir.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

De ki: «Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarının yaptığından haberdardır, yaptıklarını çok iyi görendir.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

De ki; «Benimle sizin aranızda Allah'ın şahitliği yeterlidir. O kullarının yaptıkları her işten haberdardır ve her şeyi görür.»

Seyyid Kutub

De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Tanrı yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir."

Gültekin Onan

De ki: «Benimle sizin aranızda hakıykî şâhid olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarının (her şeyinden) cidden haberdârdır, kemâliyle görendir».

Hasan Basri Çantay

De ki: 'Benimle sizin aranızda şâhid olarak Allah yeter! Şübhesiz ki O, kullarından hakkıyla haberdardır, (onları) hakkıyla görendir.'

Hayrat Neşriyat

De ki: Şahid olarak, benim ve sizin aranızda Allah yeter. Muhakkak ki O; kulları için Habir'dir, Basir'dir.

İbni Kesir

De ki: "Benimle sizin aranızda Allah'tan başkası tanıklık edemez; kullarından (onların kalplerinde olanı bütün açıklığıyla) görerek haberdar olan O'dur".

Muhammed Esed

De ki: «Allah Teâlâ benimle sizin aranızda şahit olarak kifâyet eder. Şüphe yok ki, O, kullarından haberdardır (onları bihakkın) görücü bulunmaktadır.»

Ömer Nasuhi Bilmen

De ki: “Benimle sizin aranızda gerçek şâhit olarak Allah kâfidir. Şüphesiz ki O, kullarından haberdardır, onları görmektedir. ”

Ömer Öngüt

De ki: -Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O kullarından haberdardır.

Şaban Piriş

De ki: "Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter! Doğrusu O kullarının bütün hallerini bilip görmektedir."

Suat Yıldırım

De ki: "Benimle sizin aranızda şâhid olarak Allâh yeter. O, kulları(nın halleri)ni haber alır, görür."

Süleyman Ateş

De ki: «Benimle aranızda şahid olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir.»

Tefhim-ul Kuran

De ki: Sizinle benim aramda şahit olarak Allah kâfidir. Çünkü O kullarından haberdardır ve onları görmektedir.

Ümit Şimşek

De ki: "Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah yeter. O, kullarından haberdardır, onları görmektedir."

Yaşar Nuri Öztürk

De ki: Benimle sizin aranızda, tanık olarak Allah yeter. Şüphesiz O, kullarından haberdardır, onları görür.

Abdullah Parlıyan

De ki: “Benimle sizin aranızda gerçek şâhit olarak Allah yeterlidir. Zira O, kullarını bilip görmektedir.”

Bayraktar Bayraklı

De ki: “Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarından hakkıyla haberdardır, onları hakkıyla görendir.”

Cemal Külünkoğlu

De ki: “Benimle aranızda şahit olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından hakkıyla haberdardır, görendir.”

Kadri Çelik

De ki: “Aramızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz O, kullarının her halinden hakkıyla haberdardır; onları her ne yapıyorlarsa hakkıyla görmektedir.”

Ali Ünal

De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.

Harun Yıldırım

De ki: "Benimle sizin aranızda (bütün bu olan bitenlere) şahit olarak Allah yeter: Çünkü o kullarıyla ilgili her habere (daha kaynağında) vakıf olan, onların her halini bizzat görendir."

Mustafa İslamoğlu

De ki: “Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz O; kullarından haberdardır, görendir.

Sadık Türkmen

“Benim Allah'ın elçisi oluğuma, benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeterlidir. O kullarının yaptığı her şeyden haberdar olan ve onları hep görendir. ”

İlyas Yorulmaz

De ki: “Benimle sizin aranızda, Allah şahit olarak yeter.” Muhakkak ki O, kullarından haberdar olandır, (onları) görendir.

İmam İskender Ali Mihr