Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Kalem” kelimesinden almıştır. “Nûn” sûresi diye de anılır.


قَالَ أَوْسَطُهُمْ أَلَمْ أَقُل لَّكُمْ لَوْلَا تُسَبِّحُونَ ﴿٢٨﴾


KALEM SURESİ 28. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâle evsatu-hum e lem ekul lekum lev lâ tusebbihûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâle dedi
evsatu-hum onların en makul düşüneni (aklı başında olanı)
e lem ekul ben demedim mi?
lekum size
lev eğer, olsa, keşke olsaydı
lâ tusebbihûne tespih etmiyorsunuz

Onların en makul düşüneni: “Ben, size eğer (Allah’ı) tesbih etmiyorsanız, olmaz (tesbih etmeniz gerekir) demedim mi?” dedi.

KALEM SURESİ 28. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Onların en akl-ı selim sahibi olanı, “Ben size ‘Rabbinizi tespih etseydiniz ya! dememiş miydim?” dedi.

Diyanet İşleri

İçlerinden en iyileri, ben demedim miydi size dedi, mâbûdunuzu tenzîh etseniz ne olurdu.

Abdulbaki Gölpınarlı

İçlerinden en makul olanı şöyle dedi: Ben size "Rabbinizi tesbih etsenize" dememiş miydim?

Adem Uğur

Onların biraz düşüncelisi dedi: "Ben size tespih (tenzih) etsenize, demedim mi?"

Ahmed Hulusi

İçlerinden en mâkulleri, seçkin birisi:
'Demedim mi size? Keşke Allah’ı tesbih ve tenzih etseydiniz!..' dedi.

Ahmet Tekin

Orta hal üzere (mutedil) olanları dedi ki: 'Ben size (Allah'ı) tesbih etmeniz gerekmez mi dememiş miydim?'

Ahmet Varol

(İçlerinde) Mutedil olan biri dedi ki: "Ben size dememiş miydim? (Allah'ı) Tesbih edip yüceltmeniz gerekmez miydi?"

Ali Bulaç

İnsaflıları şöyle dedi: “- Ben demedim mi size, tesbîh etseydiniz? (İnşaallah deyeydiniz).”

Ali Fikri Yavuz

Ortancalari: «Ben size Allah'i anmaniz gerekmez mi? dememis miydim?» dedi.

Bekir Sadak

çlerinden en uygun düşüneni : «Ben size demedim mi, tesbîh etseydiniz ya !?» dedi.

Celal Yıldırım

Ortancaları: 'Ben size Allah'ı anmanız gerekmez mi, dememiş miydim?' dedi.

Diyanet İşleri (eski)

İçlerinden en makul olanı şöyle dedi: Ben size «Rabbinizi tesbih etsenize» dememiş miydim?

Diyanet Vakfi

Ortancaları (erdemlileri), 'Ben size demedim mi? Rabbinizi yüceltmeniz gerekmez miydi?' dedi.

Edip Yüksel

Ortancaları (en mu'tedilleri) demedim mi size: tesbîh etseydiniz

Elmalılı Hamdi Yazır

En mutedil olanları: «Ben size Rabbinizi tesbih etsenize, demedim mi?» dedi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

İçlerinde en makul olanı şöyle dedi: «Ben size Rabbinizi tesbih etsenize dememiş miydim?»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Ortancaları, «Ben size demedim mi? Allah'ı noksan sıfatlardan tenzih etmeniz gerekmez miydi?» dedi.

Seyyid Kutub

(İçlerinde) Mutedil olan biri dedi ki: "Ben size dememiş miydim? (Tanrı'yı) Tesbih edip yüceltmeniz gerekmez miydi?"

Gültekin Onan

Ortancaları: «Ben size demedim mi? (Allâhı) tenzîh etmeli değil miydiniz?» dedi.

Hasan Basri Çantay

Onların en dengeli (hayırlı) olanı: '(Ben) size, '(Rabbinizi) tesbîh etmeli değil miydiniz!’ demedim mi?' dedi.

Hayrat Neşriyat

Ortancaları dedi ki: Ben size demedim mi? Tesbih etmeli değil miydiniz?

İbni Kesir

Aralarındaki en akl-ı selim sahibi olanı, "Ben size, Allah'ın sınırsız şanını yüceltmelisiniz demedim mi?" diye sordu.

Muhammed Esed

Orta halde bulunanları dedi ki: «Ben size, 'tesbih eder olmalı değil misiniz?' demedim mi?»

Ömer Nasuhi Bilmen

İnsaflıları şöyle dedi: "Ben size demedim mi? Rabbinizi tesbih etmeniz gerekmez miydi?"

Ömer Öngüt

Onların en insaflı olanı: -Ben size (Allah’ı) tesbih etmemiz gerekmez mi, dememiş miydim? dedi.

Şaban Piriş

En makul olanları ise: "Ben size Allah’ı zikretmenizi söylememiş miydim!" dedi.

Suat Yıldırım

Orta (yolda giden iyi)leri: "Ben size demedim mi? Rabbinizi tesbih etmeniz gerekmez miydi?" dedi.

Süleyman Ateş

(İçlerinde) Mutedil olan biri dedi ki: «Ben size dememiş miydim? (Allah'ı) Tesbih edip yüceltmeniz gerekmez miydi?»

Tefhim-ul Kuran

Aklı başında olanı 'Ben size Allah'ı tesbih edin dememiş miydim?' dedi.

Ümit Şimşek

Ortancaları/ılımlı olanı şöyle dedi: "Ben size söylemedim mi? Tespih etseydiniz ya!"

Yaşar Nuri Öztürk

Aralarında en aklı selim sahibi olan en uygun düşüneni: “Ben size Allah'ın sınırsız şanını yüceltmelisiniz dememişmiydim?” deyince,

Abdullah Parlıyan

(25-28) Amaçlarına ulaşacaklarından emin olarak erkenden gittiler. Harap olmuş bostanı gördüklerinde kimileri, “Biz yanlış yere geldik” dediler. Kimileri de, “Hayır, biz mahvolmuşuz” dediler. İçlerinden en feraset sahibi, “Ben size, niçin Allah'ı anmıyorsunuz, dememiş miydim?” dedi!”

Bayraktar Bayraklı

İçlerinden aklı başına olanı: “Ben size, Rabbinizi tespih etseydiniz (İnşaallah deseydiniz) ya dememiş miydim?” dedi.

Cemal Külünkoğlu

(İçlerinde) Ilımlı olanı, “Ben size, “Neden Rabbinizi tesbih etmiyorsunuz?” diye söylemedim mi?” dedi.

Kadri Çelik

İçlerinde insaflı olanı, “Ben size dememiş miydim?” dedi, “Allah’a tesbihte bulunmalı, (O’nun emirlerine itaat etmeli, kudretine, iradesine ortak olmaya kalkmamalı) değil misiniz?” (Zamanında böyle yapmadınız, hiç olmazsa şimdi yapın!)”

Ali Ünal

Mutedil olanları dedi ki: “Ben size dememiş miydim? Tesbih etmeniz gerekmez miydi?”

Harun Yıldırım

İçlerinden en dengeli olanı "Ben size "Allah yokmuş gibi hareket etmeyelim" dememişmiydim?" diye çıkıştı.

Mustafa İslamoğlu

Onların anlayışlı olanı/orta yolda gideni dedi ki: “Ben size Allah’ı yüceltmeniz gerekmez miydi, (O izin vermezse mahsulümüzü kaldıramayız)” demedim mi?

Sadık Türkmen

Onların orta yollu düşünenleri de “Ben size söylememiş miydim? “Allah'ı yüceltip, noksan sıfatlardan arındırmalıydınız” diye.

İlyas Yorulmaz

Onların en makul düşüneni: “Ben, size eğer (Allah’ı) tesbih etmiyorsanız, olmaz (tesbih etmeniz gerekir) demedim mi?” dedi.

İmam İskender Ali Mihr