Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır.


وَلَوْلَا أَن تُصِيبَهُم مُّصِيبَةٌ بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ فَيَقُولُوا رَبَّنَا لَوْلَا أَرْسَلْتَ إِلَيْنَا رَسُولًا فَنَتَّبِعَ آيَاتِكَ وَنَكُونَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ ﴿٤٧﴾


KASAS SURESİ 47. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lev lâ en tusîbe-hum musîbetun bimâ kaddemet eydî-him fe yekûlû rabbe-nâ lev lâ erselte ileynâ resûlen fe nettebia âyâti-ke ve nekûne min el mu'minîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lev lâ ve olmasa
en tusîbe-hum onlara isabet etmesi
musîbetun musîbet
bimâ kaddemet takdim ettikleri şey, yaptıkları şey
eydî-him onların elleri, elleriyle
fe artık, o zaman, ve de
yekûlû söylerler, derler, diyecekler
rabbe-nâ bizim Rabbimiz, Rabbimiz
lev lâ olmasa
erselte sen gönderdin
ileynâ bize
resûlen resûl, elçi
fe artık, böylece
nettebia biz uyarız, tâbî oluruz
âyâti-ke senin âyetlerin
ve nekûne ve biz oluruz
min el mu'minîne mü'minlerden

Ve eğer elleriyle takdim ettikleri (yaptıkları) sebebiyle onlara bir musîbet isabet ederse: "Rabbimiz keşke bize bir resûl gönderseydin böylece biz, Senin âyetlerine tâbî olur ve mü’minlerden olurduk." diyecek olmasalardı (seni Nebî-Resûl olarak göndermezdik).

KASAS SURESİ 47. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Kendi yaptıkları sebebiyle başlarına bir musibet gelip de, “Ey Rabbimiz! Bize bir Peygamber gönderseydin de âyetlerine uysaydık ve mü’minlerden olsaydık” diyecek olmasalardı, seni peygamber olarak göndermezdik.

Diyanet İşleri

Onlara, elleriyle hazırladıkları bir felâket gelip çatsaydı Rabbimiz derlerdi, bize bir peygamber gönderseydin de delillerine uysaydık ve inananlara katılsaydık.

Abdulbaki Gölpınarlı

Bizzat kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de, âyetlerine uysak ve müminlerden olsaydık! diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Adem Uğur

Kendi elleriyle yaptıklarının sonucu olarak (Sünnetullah sonucu) onlara bir musibet isâbet ettiğinde: "Rabbimiz. . . Bari bize bir Rasûl irsâl etseydin de senin işaretlerine uysaydık ve iman edenlerden olsaydık" diyecek olmasalardı (Rasûl irsâl etmezdik).

Ahmed Hulusi

Bizzat dünyada kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde:
'Rabbimiz, ne olurdu, bize özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere bir peygamber gönderseydin de, Rasullerine inen âyetlerine uysaydık, mü’minlerden olsaydık.' diyecek olmasalardı, seni göndermezdik.

Ahmet Tekin

Kendi elleriyle yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: 'Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de, senin ayetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık' diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Ahmet Varol

Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla, onlara bir musibet isabet ettiğinde: "Rabbimiz, bize de bir elçi gönderseydin de böylece senin ayetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık" diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Ali Bulaç

(Ey Rasûlüm, eğer Kureyş kavmine) yaptıkları inkâr ve isyan yüzünden (kıyamet günü) başlarına bir azab geldiği zaman: “- Ey Rabbimiz, bize bir peygamber göndereydin de ayetlerine uyub müminlerden olsaydık ya.” diyecek olmasalardı, seni peygamber olarak göndermezdik. (Biz ancak onların özrünü kesmek için seni gönderdik).

Ali Fikri Yavuz

Yaptiklarindan dolayi, baslarina bir musibet geldiginde: «Rabbimiz! Bize bir peygamber gonderseydin de, ayetlerine uysak ve muminlerden olsaydik olmaz miydi?» derler.

Bekir Sadak

Kendi ellerinin (kazanıp da) öne sürdüğünden dolayı başlarına bir musîbet geldiği zaman, «Ey Rabbimiz ! Bize bir (uyarıcı) peygamber gönderseydin de senin âyetlerine uysaydık ve (öylece) mü'minlerden olsaydık» dememeleri için (bunu böyle yaptık).

Celal Yıldırım

Yaptıklarından dolayı, başlarına bir musibet geldiğinde: 'Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de, ayetlerine uysak ve müminlerden olsaydık olmaz mıydı?' derler.

Diyanet İşleri (eski)

Bizzat kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de, âyetlerine uysak ve müminlerden olsaydık! diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Diyanet Vakfi

Kendi elleriyle işledikleri yüzünden başlarına bir musibet geldiğinde, 'Rabbimiz, bize bir elçi gönderseydin de senin ayetlerine uysaydık ve inananlardan olsaydık,' diyemesinler diye...

Edip Yüksel

(47-48) Ellerinin takdim eylediği günahlar yüzünden başlarına birer musîbet gelib de o vakıt «ya rabbenâ bize bir Resûl gönderseydin de âyetlerine uyup mü’minlerden olsakdı ya!» diyecek olmasalardı! Fakat şimdi onlara tarafımızdan hak gelince “Musa’ya verilen gibisi verilse ya!” dediler, ya bundan evvel Mûsâya verilene küfretmediler mi? İki sihir tezâhür etti dediler ve biz hiçbirisine inanmayız dediler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Kendi elleriyle yaptıkları günahlar yüzünden başlarına birer felaket geldiğinde: «Ey Rabbimiz, bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uyup müminlerden olsaydık.» demesinler diye.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Bizzat kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde, «Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de, âyetlerine uysak ve müminlerden olsaydık» diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Kendi elleriyle yaptıkları günahlar yüzünden başlarına bir felaket geldiği zaman; «Rabbimiz ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uysak ve mü'minlerden olsaydık» demesinler diye peygamber gönderdik.

Seyyid Kutub

Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla onlara bir musibet isabet ettiğinde: "Rabbimiz, bize de bir elçi gönderseydin de böylece senin ayetlerine uysaydık ve inançlılardan olsaydık" diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Gültekin Onan

Kendi elleri (ve ihtiyarları) ile öne sürdükleri (küfür ve zulüm) yüzünden onlara her hangi bir musîybet geldiği zaman: «Ey Rabbimiz, bize bir peygamber göndereydin de biz de âyetlerine ittiba edeydik, mü'minlerden olaydık ya» diyecek olmasalardı...

Hasan Basri Çantay

Ellerinin takdîm ettiği şeyler (işlediği günahlar) yüzünden başlarına bir musîbet isabet edip de: 'Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de senin âyetlerine uyupmü’minlerden olsaydık!' diyecek olmasalardı (biz seni göndermezdik)!

Hayrat Neşriyat

Yaptıklarından ötürü başlarına bir musibet geldiği zaman: Rabbımız, bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uysak ve mü'minlerden olsak olmaz mıydı? derler.

İbni Kesir

Ve (ayrıca, Biz seni, Yargı Günü'nde) kendi elleriyle yapıp ettiklerinden ötürü başlarına bir musibet geldiği zaman: "Ey Rabbimiz, bize bir elçi göndermiş olsaydın senin mesajlarına uyar ve inanan kimselerden olurduk!" demesinler diye (gönderdik).

Muhammed Esed

Ve eğer kendi elleriyle takdim ettikleri (günahları) sebebiyle kendilerine bir musibet isabet edip de, «Ey Rabbimiz! Bize bir resûl göndermeli değil mi idin ki, artık âyetlerine tâbi olup da mü'minlerden olsa idik» diyecek olmasalardı (onlara resûl gönderilmezdi).

Ömer Nasuhi Bilmen

Bizzat kendi yaptıklarından ötürü başlarına bir musibet geldiği zaman: “Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de âyetlerine uysaydık ve müminlerden olsaydık olmaz mıydı?” derler.

Ömer Öngüt

Elleriyle yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: “Rabbimiz, bize bir peygamber gönderseydin de, senin ayetlerine tâbi olup müminlerden olsaydık” derler diye...

Şaban Piriş

Eğer senin halkın inkâr ve isyanları yüzünden kıyamet günü duruşmasında başlarına azap geldiğinde:"Ey Ulu Rabbimiz, dünyada iken bize de peygamber göndermiş olsaydın, biz de âyetlerine uyarak müminler arasına dahil olurduk!" demesinler diye seni resul gönderdik.

Suat Yıldırım

Kendi elleriyle yaptıkları (günâhları) yüzünden başlarına bir felâket geldiği zaman: "Ey Rabbimiz, bize bir elçi gönderseydin de âyetlerine uyup mü'minlerden olsaydık." diyecek olmasalardı (seni göndermezdik. Bu bahanelerine fırsat vermemek için seni gönderdik).

Süleyman Ateş

Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla, onlara bir musibet isabet ettiğinde: «Rabbimiz, bize de bir peygamber gönderseydin de böylece biz de senin ayetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık» diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Tefhim-ul Kuran

Tâ ki, kendi elleriyle hazırladıkları bir musibet başlarına gelip de 'Rabbimiz, keşke bize bir peygamber gönderseydin de Senin âyetlerine uysaydık ve mü'minlerden olsaydık' demesinler.

Ümit Şimşek

Kendi ellerinin önden hazırladıkları yüzünden başlarına bir musibet geldiğinde hemen şöyle diyorlar: "Rabbimiz, bize bir resul gönderseydin de senin ayetlerine uyup müminlerden olsaydık ne olurdu!"

Yaşar Nuri Öztürk

Kendi elleriyle yaptıkları günahlar yüzünden, başlarına bir felaket geldiği zaman: “Ey Rabbimiz! bize bir elçi göndersen de, ayetlerine uyup mü'minlerden olsaydık” diyecek olmasalardı, seni göndermezdik. Bu bahanelere fırsat vermemek için seni gönderdik.

Abdullah Parlıyan

Yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde, “Ey Rabbimiz! Keşke bize bir peygamber gönderseydin de ilkelerine uyup inananlardan olsaydık, olmaz mıydı?” derler.

Bayraktar Bayraklı

Kendi yaptıkları (günahlar) yüzünden başlarına bir musibet gelip de: “Ey Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de ayetlerine uysaydık ve müminlerden olsaydık” demesinler diye seni peygamber olarak gönderdik.

Cemal Külünkoğlu

Kendi ellerinin öne sürdükleri dolayısıyla onlara bir musibet isabet ettiğinde, “Rabbimiz! Bize de bir peygamber gönderseydin de böylece biz de senin ayetlerine uysaydık ve müminlerden olsaydık” diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Kadri Çelik

Sonra, bizzat işleyip kendi elleriyle gönderdikleri (ve geleceklerini inşada malzeme teşkil eden günahları) sebebiyle başlarına (dünyada veya Âhiret’te) bir musibet geldiğinde, “Rabbimiz, eğer bize bir rasûl göndermiş olsaydın, o takdirde biz âyetlerine uyar ve mü’minlerden olurduk!” demesinler.

Ali Ünal

Bizzat kendi yaptıklarından dolayı başlarına bir musibet geldiğinde: Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gönderseydin de, âyetlerine uysak ve müminlerden olsaydık! diyecek olmasalardı (seni göndermezdik).

Harun Yıldırım

İmdi muhataplar, elleriyle işledikleri yüzünden başlarına bir musibet gelmesi durumunda: "Rabbimiz! Keşke bize bir elçi gönderseydin de biz de Senin mesajlarına uyup inanan kimselerden olsaydık, olmaz mıydı?" demesinler diye (gönderdik seni).

Mustafa İslamoğlu

Kendi elleriyle yaptıkları yüzünden, onlara bir musibet isabet ettiğinde: “Rabbimiz! Ne olurdu bize bir elçi göndersen de ayetlerine tabi olsak ve müminlerden olsak” diyorlar.

Sadık Türkmen

Onlara elleriyle kazandıklarının karşılığı olarak bir musibet isabet etmiş olsaydı “Rabbimiz! Bize bir elçi göndermiş olsaydın, inananlar olarak ayetlerine tabi olurduk” derlerdi.

İlyas Yorulmaz

Ve eğer elleriyle takdim ettikleri (yaptıkları) sebebiyle onlara bir musîbet isabet ederse: "Rabbimiz keşke bize bir resûl gönderseydin böylece biz, Senin âyetlerine tâbî olur ve mü’minlerden olurduk." diyecek olmasalardı (seni Nebî-Resûl olarak göndermezdik).

İmam İskender Ali Mihr