KASAS SURESİ 57. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır.
وَقَالُوا إِن نَّتَّبِعِ الْهُدَى مَعَكَ نُتَخَطَّفْ مِنْ أَرْضِنَا أَوَلَمْ نُمَكِّن لَّهُمْ حَرَمًا آمِنًا يُجْبَى إِلَيْهِ ثَمَرَاتُ كُلِّ شَيْءٍ رِزْقًا مِن لَّدُنَّا وَلَكِنَّ أَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ ﴿٥٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâlû | ve dediler |
in | eğer |
nettebiı | tâbî olursak, uyarsak |
el hudâ | hidayet |
mea-ke | seninle beraber |
nutehattaf | atılırız |
min ardı-nâ | ülkemizden, memleketimizden, yerimizden, yurdumuzdan |
e | mi? |
ve lem numekkin | ve yerleşik kılmadık, yerleştirmedik |
lehum | onları |
haramen | harem olan, hürmet edilen |
âminen | emin olan |
yucbâ | toplanır |
ileyhi | onlara |
semerâtu | ürünler |
kulli şey'in | her şey, her çeşit |
rızkan | rızık olarak |
min ledun-nâ | katımızdan |
ve lâkinne | ve ancak, fakat |
eksera-hum | onların çoğu |
lâ ya'lemûne | bilmiyorlar, bilmezler |
Ve: "Eğer seninle beraber hidayete tâbî olursak (Allah’a ulaşmayı dilersek), yerimizden atılırız (yurdumuzdan kovuluruz)." dediler. Onları, katımızdan rızık olarak her çeşit üründen toplanıp, onlara getirildiği haram kılınan (hürmet edilen yerde, haremde) yerde emin olarak yerleştirmedik mi? Fakat onların çoğu (Allah tarafından olduğunu) bilmezler.
KASAS SURESİ 57. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
(Kureyş’liler) dediler ki: “- (Doğrusun amma), eğer biz doğru yola (dinine) uyar, seninle beraber olursak yerimizden (Mekke’den) kovuluruz.” Tarafımızdan bir rızık olarak, onları, çeşitli bir çok mahsüllerin gelib toplanacağı emin bir Harem’de (içinde Beytullah olan hürmete değer bir yerde) yerleştirmedik mi? Fakat onların çoğu (bunların Allah katından bir rızık olduğunu) bilmezler.
Ali Fikri Yavuz