Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


وَلَمْ تَكُن لَّهُ فِئَةٌ يَنصُرُونَهُ مِن دُونِ اللَّهِ وَمَا كَانَ مُنتَصِرًا ﴿٤٣﴾


KEHF SURESİ 43. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lem tekun lehu fietun yansurûne-hu min dûni allâhi ve mâ kâne muntesiran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lem tekun ve olmadı, olmaz, yoktu
lehu ona
fietun grup, topluluk, kimseler
yansurûne-hu ona yardım ederler (edecekler)
min dûni allâhi Allah'tan başka
ve mâ kâne ve olmadı
muntesiran yardım edilen, yardım alan

Ve Allah’tan başka ona yardım edecek kimseler yoktu. Ve o, yardım alan (yardım edilen) olmadı.

KEHF SURESİ 43. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Onun, Allah’tan başka kendisine yardım edebilecek kimseleri yoktu. Kendi kendini kurtaracak güçte de değildi.

Diyanet İşleri

Ona Allah'tan başka yardım edecek bir topluluk olmadığı gibi onun da bu zararı gidermeye bir kudreti yoktu.

Abdulbaki Gölpınarlı

Kendisine Allah'tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi kendi kendini de kurtaracak güçte değildi.

Adem Uğur

Allâh dûnunda ne bir yardımcısı vardı ne de kendi kendine yetecek gücü!

Ahmed Hulusi

Kendisine Allah’ın dışında kulları durumundakilerden yardım edecek adamları olmadığı gibi, kendi kendini kurtaracak güçte de değildi.

Ahmet Tekin

Ona, Allah'tan başka yardım edecek birileri yoktu; kendi kendine de yardım edemedi.

Ahmet Varol

Allah'ın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi.

Ali Bulaç

Allah’dan gayri, kendisine yardım edecek bir topluluğu da yoktu, Allah’ın intikamından kendi nefsini de kurtaramadı.

Ali Fikri Yavuz

Ona, Allah'tan baska yardim edebilecek adamlari da yoktu, kendi kendini de kurtaramadi.

Bekir Sadak

Ona Allah'tan başka yardım edecek bir çevre ve topluluğu da yoktu; kendi kendine yardım edecek durumda da değildi.

Celal Yıldırım

Ona, Allah'tan başka yardım edebilecek adamları da yoktu, kendi kendini de kurtaramadı.

Diyanet İşleri (eski)

Kendisine Allah'tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi kendi kendini de kurtaracak güçte değildi.

Diyanet Vakfi

ALLAH'tan başka kendisine yardım edecek bir destek bulamadı. Kendini de kurtaramadı.

Edip Yüksel

Allahdan başka yardım edecek bir cemaati de olmadı, kendi kendine de kurtaramadı

Elmalılı Hamdi Yazır

Allah'tan başka kendisine yardım edecek bir topluluk da bulunmadı; kendi kendini de kurtaramadı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Onun Allah'tan başka yardım edecek adamları yoktur ve Allah'a karşı kendi nefsini de kurtaramadı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

O anda ne Allah dışında, yardımına koşabilecek destekçiler bulabildi ve ne de kendi kendini kurtarabildi.

Seyyid Kutub

Tanrı'nın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi.

Gültekin Onan

Ona Allahdan başka yardım edecek bir cemaat yokdu. Kendisi de öc alabilecek değildi.

Hasan Basri Çantay

Allah’dan başka ona yardım edecek adamları da yoktu; kendi kendini kurtarıcı da değildi.

Hayrat Neşriyat

Allah'tan başka ona yardım edecek adamları da yoktu. Yardım edilen de olmadı.

İbni Kesir

Çünkü şimdi artık onun ne Allah yerine kendisine yardım ulaştıracak kimsesi vardı, ne de kendi başının çaresine bakabilecek durumdaydı.

Muhammed Esed

Ve onun için Allah'tan başka yardım edecek bir cemaat de yok idi ve kendisine yardım edebilecek bir halde değildi.

Ömer Nasuhi Bilmen

Allah'tan başka, kendisine yardım edecek bir topluluğu da yoktu. Kendi kendine yardım edecek güçte de değildi.

Ömer Öngüt

Allah’tan başka ona yardım edecek topluluk da yoktu. Yardım edilen de olmadı.

Şaban Piriş

Hasılı o, Allah’tan başka kendisine sahip çıkacak bir topluluk da bulamadı, kendi kendini de kurtaramadı.

Suat Yıldırım

Allah'tan başka, kendisine yardım eden bir topluluğu da olmadı, kendi kendisini de kurtaramadı.

Süleyman Ateş

Allah'ın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi.

Tefhim-ul Kuran

Artık ne ona Allah'tan başka yardım edebilecek birileri vardı, ne de o kendi başının çaresine bakacak haldeydi.

Ümit Şimşek

Allah dışında kendisine yardım edecek bir topluluğu da çıkmadı. Kendi kendini de kurtaramadı.

Yaşar Nuri Öztürk

Kendisine Allah'tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi, kendi kendini de kurtaracak güçte değildi.

Abdullah Parlıyan

Kendisine Allah'tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi, kendi kendini kurtaracak güçte de değildi.

Bayraktar Bayraklı

Onun, Allah'tan başka kendisine yardım edebilecek kimseleri yoktu. Kendi kendini kurtaracak güçte de değildi.

Cemal Külünkoğlu

Allah'ın dışında ona yardım edecek bir topluluk yoktu, kendi kendine de yardım edemedi.

Kadri Çelik

(Herkes gibi) onun da Allah’tan başka (O’nun izni dışında ve O’na karşı) kendisine yardım edecek bir topluluğu olamazdı, olmadı ve kendi gücü de kendisini kurtarmaya yetmedi.

Ali Ünal

Kendisine Allah'tan başka yardım edecek destekçileri olmadığı gibi kendi kendini de kurtaracak güçte değildi.

Harun Yıldırım

Artık onun Allah'tan gayrı kendisine destek çıkacak hiç kimsesi yoktu. Üstelik kendi başının çaresine bakacak durumda da değildi.

Mustafa İslamoğlu

Allah dışında kendisine yardım edecek bir topluluk da yoktu. Kendi kendine de yardım edemedi.

Sadık Türkmen

Bundan sonra onun Allah dan başka kendisine yardım edecek ne birileri var, nede kendi kendine yardım edecek gücü var.

İlyas Yorulmaz

Ve Allah’tan başka ona yardım edecek kimseler yoktu. Ve o, yardım alan (yardım edilen) olmadı.

İmam İskender Ali Mihr