LOKMÂN SURESİ 30. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 34 âyettir. Sûre, adını 12. ve 13. âyetlerde anılan Hz. Lokmân’dan almıştır.
ذَلِكَ بِأَنَّ اللَّهَ هُوَ الْحَقُّ وَأَنَّ مَا يَدْعُونَ مِن دُونِهِ الْبَاطِلُ وَأَنَّ اللَّهَ هُوَ الْعَلِيُّ الْكَبِيرُ ﴿٣٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
zâlike
bi enne
allâhe
huve
el hakku
ve enne
mâ
yed'ûne
min dûni-hi
el bâtılu
ve ennellâhe (enne allâhe)
huve
el aliyyu
el kebîru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
zâlike | işte bu |
bi enne | olması sebebiyle |
allâhe | Allah |
huve | o |
el hakku | hak |
ve enne | ve muhakkak ki, mutlaka |
mâ | şey(ler) |
yed'ûne | dua ediyorlar, tapıyorlar |
min dûni-hi | ondan başka |
el bâtılu | bâtıl, boş |
ve ennellâhe (enne allâhe) | ve muhakkak ki Allah |
huve | o |
el aliyyu | âli, çok yüce |
el kebîru | kebir, büyük |
İşte bu, Allah’ın hak olması sebebiyledir. Ve O’ndan başka taptıkları şeyler mutlaka batıldır. Muhakkak ki Allah; Âli’dir (yüce), Kebir’dir (büyük).
LOKMÂN SURESİ 30. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Gerçek böyledir. Tüm kâinâtı belli kanun ve sistemlerle idare eden Allah, ibadet edilmesi gereken, gerçek ilahtır. O'ndan başka yalvarıp yakardıklarınız ise, anlamsız boş ve tamamiyle geçersiz şeylerdir. Gerçekten de Allah, pek yüce ve çok büyüktür.
Abdullah Parlıyan