LOKMÂN SURESİ 4. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 34 âyettir. Sûre, adını 12. ve 13. âyetlerde anılan Hz. Lokmân’dan almıştır.
الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلَاةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَهُم بِالْآخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ ﴿٤﴾
LOKMÂN SURESİ 4. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ellezîne | o kimseler, onlar |
yukîmûne | ikame ederler |
es salâte | namaz |
ve yu'tûne | ve verirler |
ez zekâte | zekât |
ve hum | ve onlar |
bi el âhırati | ahirete |
hum | onlar |
yûkinûne | yakîn hasıl ederler, kesin olarak inanırlar |
Onlar, namazı ikame ederler (namaz kılarlar) ve zekâtı verirler. Ve onlar, ahirete (Allah’a ulaşmaya) yakîn hasıl ederler (kesinlikle inanırlar).
LOKMÂN SURESİ 4. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Onlar; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren kimselerdir. Onlar ahirete de kesin olarak inanırlar.
Diyanet İşleri
Onlar, namaz kılarlar ve zekât verirler ve âhirete de iyice inanmışlardır.
Abdulbaki Gölpınarlı
O kimseler, namazı kılarlar, zekâtı verirler; onlar ahirete de kesin olarak iman ederler.
Adem Uğur
Onlar ki, salâtı ikame ederler ve zekâtı verirler; onlar sonsuz geleceklerine ikân sahipleridir.
Ahmed Hulusi
Onlar namazı adâbına riayet ederek, aksatmadan kılanlar, vicdanlarını, servetlerini, sosyal bünyelerini arındıran, berekete vesile olan zekâtı verenler, âhiretin, ebedî yurdun varlığını delilleriyle, gerekçeleriyle bilerek kesinlikle inananlardır.
Ahmet Tekin
Onlar namazı kılar, zekatı verirler ve onlar ahirete kesin olarak inanırlar.
Ahmet Varol
Onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler. Ve onlar kesin bir bilgiyle ahirete inanırlar.
Ali Bulaç
(Güzel iş yapanlar muhsinler) o kimselerdir ki, namazı gereği üzre kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de onlar yakinen (şüphesiz) iman ederler.
Ali Fikri Yavuz
O kimseler namazi kilarlar, zekati verirler; ahirete de yakinen inanirlar.
Bekir Sadak
Onlar ki, namazı vaktinde dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve onlar evet onlar Âhiret'e kesinlikle inanırlar.
Celal Yıldırım
O kimseler namazı kılarlar, zekatı verirler; ahirete de yakinen inanırlar.
Diyanet İşleri (eski)
O kimseler, namazı kılarlar, zekâtı verirler; onlar ahirete de kesin olarak iman ederler.
Diyanet Vakfi
Onlar ki namazı gözetirler, zekatı verirler; ahiret hakkında da kuşkuları yoktur.
Edip Yüksel
Ki namazı kılarlar ve zekâtı verirler, Âhırete de onlar yakîn edinirler
Elmalılı Hamdi Yazır
ki (onlar) namazı kılar, zekatı verirler, ahirete de kesin inanç edinirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onlar, namazı kılarlar, zekatı verirler, âhirete de kesin olarak inanırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
İşte onlar ki, namaz kılarlar, zekât verirler, ahirete de kesin olarak inanırlar.
Seyyid Kutub
Onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler. Ve onlar kesin bir bilgiyle ahirete (iman ederler).
Gültekin Onan
(O ihsan erbabı) ki onlar dosdoğru namazı kılanlar, zekâtı verenlerdir. Onlar âhirete yakıyn (ya'ni katî insan) haasıl edenlerin de ta kendileridir.
Hasan Basri Çantay
Onlar ki, namazı hakkıyla edâ ederler ve zekâtı verirler; onlar, âhirete de gerçekten kat'î olarak îmân edenlerdir.
Hayrat Neşriyat
Onlar ki; namaz kılarlar, zekat verirler ve onlar ahirete de yakınen inanırlar.
İbni Kesir
onlar ki namazlarında kararlılık gösterir ve karşılıksız yardımda bulunurlar: çünkü onlar içlerinde öteki dünyaya kesin bir inanç besleyenlerdir.
Muhammed Esed
Onlar ki, namazı ikame ederler ve zekâtı verirler ve onlar, ahirete kat'i surette inanırlar.
Ömer Nasuhi Bilmen
Onlar ki namazı kılarlar, zekâtı verirler ve onlar ahirete de kesin olarak iman ederler.
Ömer Öngüt
Onlar, namazı kılarlar, zekatı verirler ve onlar ahirete yakinen inananlardır.
Şaban Piriş
Onlar namazı hakkıyla ifa ederler, zekâtı verirler, âhirete de tam olarak iman ederler.
Suat Yıldırım
Onlar ki namazı kılarlar, zekâtı verirler ve onlar âhirete de kesin olarak inanırlar.
Süleyman Ateş
Onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler. Ve onlar kesin bir bilgiyle ahirete inananlardır.
Tefhim-ul Kuran
Onlar namazı dosdoğru kılar, zekâtı verirler; âhirete de onların tam ve kesin bir imanı vardır.
Ümit Şimşek
Ki onlar namazı kılarlar, zekâtı verirler. Ve onlar âhirete de gözle görmüşçesine inanırlar.
Yaşar Nuri Öztürk
Onlar ki, namazlarında duyarlı ve devamlıdırlar ve karşılıksız yardım olan zekatı verirler ve ahirete de kesin bir inanç besleyerek bağlanmışlardır.
Abdullah Parlıyan
Güzeli hayata geçirenler, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler; onlar âhirete de kesin olarak iman ederler.
Bayraktar Bayraklı
O (güzel davrana)nlar; namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve onlar ahirete de kesin olarak inanırlar.
Cemal Külünkoğlu
Onlar namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve onlar kesin bir bilgiyle ahirete inananlardır.
Kadri Çelik
Onlar, namazı bütün şartlarına riayet ederek, aksatmadan ve vaktinde kılar ve malî sorumluluklarını tam olarak yerine getirirler; Âhiret’e de şüphe götürmez bir kesinlikle inanırlar.
Ali Ünal
O kimseler, namazı kılarlar, zekâtı verirler; onlar ahirete de kesin olarak iman ederler.
Harun Yıldırım
onlar ki namazı hakkını vererek eda ederler, arınıp yücelmek için ödenmesi gereken bedeli öderler; zira onlar ahirete inananların ta kendisidirler.
Mustafa İslamoğlu
Onlar ki; namazı gereği gibi kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.
Sadık Türkmen
O, iyi ve güzel davrananlar, namazlarını kılarlar, zekâtlarını verirler ve ahirete inançları da kesindir.
İlyas Yorulmaz
Onlar, namazı ikame ederler (namaz kılarlar) ve zekâtı verirler. Ve onlar, ahirete (Allah’a ulaşmaya) yakîn hasıl ederler (kesinlikle inanırlar).
İmam İskender Ali Mihr