Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


إِنَّمَا وَلِيُّكُمُ اللّهُ وَرَسُولُهُ وَالَّذِينَ آمَنُواْ الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلاَةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَهُمْ رَاكِعُونَ ﴿٥٥﴾


MÂİDE SURESİ 55. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

innemâ veliyyu-kum(u) allâhu ve resûlu-hu ve ellezîne âmenû ellezîne yukîmûne es salâte ve yu'tûne ez zekâte ve hum râkıûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
innemâ sadece, ancak
veliyyu-kum(u) sizin veliniz, dostunuz
allâhu ve resûlu-hu Allâh (cc.) ve O'nun Resulü
ve ellezîne âmenû ve âmenû olan kimseler, Allâh'a ulaşmayı dileyenler
ellezîne yukîmûne o kimseler ikame ederler
es salâte namaz
ve yu'tûne ve verirler
ez zekâte zekat
ve hum ve onlar
râkıûne rüku edenler, Allâh'ın önünde saygıyla baş eğenler

Sizin velîniz (dostunuz) sadece Allah ve O’nun Resûl'ü ve âmenû olup namazı kılan, zekâtı veren kimselerdir ve onlar rükû edenlerdir.

MÂİDE SURESİ 55. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Sizin dostunuz ancak Allah’tır, Resûlüdür ve Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazı kılan, zekâtı veren mü’minlerdir.

Diyanet İşleri

Sizin dostunuz, sahibiniz, ancak Allah'tır ve Peygamberidir ve inananlar, namaz kılanlar ve rükû ederken zekât verenlerdir.

Abdulbaki Gölpınarlı

Sizin dostunuz (veliniz) ancak Allah'tır, Resulüdür, iman edenlerdir; onlar ki Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı kılar, zekâtı verirler.

Adem Uğur

Sizin Veliyy'niz sadece Allâh'tır, "HÛ"nun Rasûlüdür ve (şu) iman edenlerdir ki, onlar salâtı ikame ederler ve rükû hâlinde zekâtı verirler.

Ahmed Hulusi

Sizin veliniz, dostunuz, koruyucunuz, emrinde olduğunuz otorite yalnız Allah’tır, Rasulüdür, iman edenlerdir. Onlar namazı âdâbına riâyet ederek, aksatmadan âşikâre kılanlar, cemaatle namaza muntazam bir şekilde devam ederek, saygıyla Allah’ın emirlerine itaat edip, İslâmî faaliyetlere-kamu hizmetine katılarak, vicdanlarını, servetlerini, sosyal bünyelerini arındıran, berekete vesile olan zekâtı verenlerdir.

Ahmet Tekin

Sizin dostunuz ancak Allah, Peygamberi ve namaz kılan, zekat veren, rüku eden mü'minlerdir.

Ahmet Varol

Sizin dostunuz (veliniz), ancak Allah, O'nun elçisi, rüku' ediciler olarak namaz kılan ve zekatı veren mü'minlerdir.

Ali Bulaç

Sizin veliniz ve yardımcınız ancak Allah’la onun peygamberidir; bir de iman edenlerdir ki, onlar, Allah’ın emirlerine boyun eğerek namaza devam ederler ve zekât verirler.

Ali Fikri Yavuz

Sizin dostunuz ancak Alah, O'nun peygamberi ve namaz kilan, zekat veren ve ruku eden mu'minlerdir.

Bekir Sadak

Sizin dostlarınız ancak Allah'tır, O'nun Peygamberidir ve namazı dosdoğru kılıp rükû'u yerine getirerek zekât veren mü'minlerdir.

Celal Yıldırım

Sizin dostunuz ancak Allah, O'nun Peygamberi ve namaz kılan, zekat veren ve rüku eden müminlerdir.

Diyanet İşleri (eski)

Sizin dostunuz (veliniz) ancak Allah'tır, Resûlüdür, iman edenlerdir; onlar ki Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı kılar, zekâtı verirler.

Diyanet Vakfi

Gerçek dostlarınız, ALLAH, elçisi ve namazı gözetip alçak gönüllü olarak zekatı veren müminlerdir.

Edip Yüksel

Sizin veliniz evvel Allah, sonra Resulü, sonra o iyman etmiş olanlardır ki namaza devam ederler ve rükû' halinde zekât verirler

Elmalılı Hamdi Yazır

Sizin dostunuz önce Allah, sonra peygamberi, sonra namaza devam eden ve Allah'ın emirlerine boyun eğerek zekat veren mü'minlerdir,

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Sizin asıl dostunuz Allah'tır, O'nun Resulüdür ve namazlarını kılan zekatlarını veren ve rükû eden müminlerdir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Sizin dostunuz ancak Allah, O'nun peygamberi ve namaz kılan, zekat veren rükua varan müminlerdir.

Seyyid Kutub

Sizin dostunuz (veliniz) ancak Tanrı, O'nun elçisi, rüku ediciler olarak namaz kılan ve zekatı veren inananlardır.

Gültekin Onan

Sizin yâriniz ancak Allahdır, Onun peygamberidir, Allahın emîrlerine boyun eğici olarak namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren o mü minlerdir.

Hasan Basri Çantay

Sizin dostunuz ancak Allah’dır, O’nun Resûlüdür ve (Allah’ın emrine) boyun eğen kimseler olarak namazı hakkıyla edâ eden ve zekâtı veren mü’minlerdir.

Hayrat Neşriyat

Sizin dostunuz yalnız Allah, O'nun Rasulü ve namaz kılan, zekat veren, rüku edenlerdir.

İbni Kesir

Unutmayın ki sizin yardımcılarınız sadece Allah ve Elçisi ve imana erenler olacaktır; (yani) namazlarında devamlı ve dikkatli olanlar, arındırıcı (mali) yükümlülüklerini yerine getirenler ve (Allahın karşısında) boyun eğenler:

Muhammed Esed

Sizin velîniz ancak Allah Teâlâ'dır. Ve O'nun peygamberidir ve imân etmiş olanlardır. O imân edenler ki, namazı dosdoğru kılarlar ve zekâtı verirler ve onlar rükua varanlardır.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sizin dostunuz ancak Allah'tır, onun Peygamber'idir ve Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazlarını kılan, zekâtlarını veren müminlerdir.

Ömer Öngüt

Sizin veliniz ancak Allah, O’nun Peygamberi, namaz kılan, boyun eğerek zekat veren müminlerdir.

Şaban Piriş

Sizin dostunuz ancak Allah’tır, O’nun Resulüdür ve Allah’a tam boyun eğerek namazlarını hakkıyla ifa eden, zekâtlarını veren müminlerdir.

Suat Yıldırım

Sizin veliniz, ancak Allâh, Elçisi ve namazlarını kılan, zekâtlarını veren, rükû'a varan mü'minlerdir.

Süleyman Ateş

Sizin dostunuz (veliniz), ancak Allah, O'nun Resulü, rükû' ediciler olarak namaz kılan ve zekâtı veren mü'minlerdir.

Tefhim-ul Kuran

Sizin veliniz ancak Allah'tır, Resulüdür, bir de namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, Allah huzurunda eğilen mü'minlerdir.

Ümit Şimşek

Sizin gönül dostunuz Allah'tır, O'nun resulüdür, bir de rükû eder bir halde namazı kılıp zekâtı vererek iman edenlerdir.

Yaşar Nuri Öztürk

Unutmayın ki, sizin dost ve yardımcınız sadece Allah, elçisi ve iman edenlerdir. O iman edenler ki, namazlarında devamlı ve dikkatlidirler, arındırıcı mali yükümlülükleri olan zekâtı da verirler ve Allah'ın karşısında da boyun eğerler.

Abdullah Parlıyan

Sizin dostunuz, ancak Allah'tır, peygamberdir ve Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı kılıp zekâtı veren, iman edenlerdir.

Bayraktar Bayraklı

(Ey inananlar!) Sizin gerçek dostunuz ve yardımcınız ancak Allah'tır ve O'nun Resulüdür, bir de Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı dosdoğru ifa eden ve zekâtı veren mü'minlerdir.

Cemal Külünkoğlu

Sizin veliniz ancak Allah, O'nun peygamberi ve namaz kılıp rükû halinde zekât (sadaka) veren müminlerdir.

Kadri Çelik

Sizin işlerinizi kendisine havale edeceğiniz hakikî dostunuz ve koruyucunuz ancak (ve öncelikle) Allah’tır, (sonra) O’nun Rasûlü’dür ve (sonra) iman etmiş olup, Allah’a tam boyun eğmişlik içinde namazlarını bütün şartlarına riayet ederek vaktinde ve aksatmadan kılan ve zekâtlarını her dönem hakkıyla verenlerdir.

Ali Ünal

Sizin veliniz ancak Allah’tır. O’nun Rasulü’dür ve iman edenlerdir ki namazı dosdoğru kılarlar ve rüku edici olarak zekâtı verirler.

Harun Yıldırım

Yalnızca Allah, O'nun Elçi'si ve inananlardır sizin müttefikiniz. O inananlar ki, namazı hakkını vererek kılarlar, zekatı gönülden gelerek verirler; çünkü onlar Allah'a boyun eğerler.

Mustafa İslamoğlu

Sizin dostunuz ancak Allah’tır, Rasûlüdür ve Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazı gereği gibi kılan, zekâtı veren müminlerdir.

Sadık Türkmen

Sizin, yardımına sığınacağınız makam (veli) Allah, onun elçisi ve namazı kılan, zekatı veren ve saygıyla Allah'ın önünde eğilip iman edenlerdir.

İlyas Yorulmaz

Sizin velîniz (dostunuz) sadece Allah ve O’nun Resûl'ü ve âmenû olup namazı kılan, zekâtı veren kimselerdir ve onlar rükû edenlerdir.

İmam İskender Ali Mihr