Mekke döneminde inmiştir. 30 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mülk” kelimesinden almıştır.


فَلَمَّا رَأَوْهُ زُلْفَةً سِيئَتْ وُجُوهُ الَّذِينَ كَفَرُوا وَقِيلَ هَذَا الَّذِي كُنتُم بِهِ تَدَّعُونَ ﴿٢٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe lemmâ raev-hu zulfeten sîet vucûhu ellezîne keferû ve kîle hâzâ ellezî kuntum bi-hî teddeûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe fakat
lemmâ ... olduğu zaman
raev-hu onu gördüler
zulfeten yakın olarak
sîet karardı
vucûhu vechler, yüzler
ellezîne onlar, ... olanlar
keferû inkâr ettiler
ve kîle ve denildi
hâzâ bu
ellezî o ki
kuntum siz ... oldunuz
bi-hî onu, kendisini
teddeûne davet ettiğiniz, acele istediğiniz

Fakat onu (azabı), yakın olarak gördükleri zaman inkâr edenlerin yüzleri karardı. Ve onlara: “Bu sizin kendisini davet ettiğiniz (ne zaman diye sorduğunuz) azaptır.” denildi.

MULK SURESİ 27. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Vaktâ ki, onu (o azabı) yakın bir halde görüverdiler. Kâfir olmuş olanların yüzleri çirkinleşmiş oldu ve denildi ki: «İşte bu odur ki, siz bunu talep ettiniz.»

Ömer Nasuhi Bilmen