Mekke döneminde inmiştir. 50 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mürselât” kelimesinden almıştır. Mürselât, gönderilenler demektir.


انطَلِقُوا إِلَى مَا كُنتُم بِهِ تُكَذِّبُونَ ﴿٢٩﴾


MURSELÂT SURESİ 29. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

intalikû ilâ kuntum bi-hî tukezzibûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
intalikû (ayrılıp) gidin
ilâ ...'e
şey
kuntum siz ... oldunuz
bi-hî onu, kendisini
tukezzibûne yalanlıyorsunuz

O yalanlamış olduğunuz şeye gidin!

MURSELÂT SURESİ 29. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Onlara şöyle denecek: “Yalanlamakta olduğunuz şeye (cehennem azabına) gidin.”

Diyanet İşleri

Haydi yürüyün yalanladığınıza doğru.

Abdulbaki Gölpınarlı

(İnkârcılara o gün şöyle denilir:) yalan sayageldiğiniz azaba doğru gidin!

Adem Uğur

Haydi, yalanlamakta olduğunuza gidin!

Ahmed Hulusi

Haydi yalanladığınız yere, cezalandırma merkezine uğrayın.

Ahmet Tekin

Yalanlamakta olduğunuz (azab)a doğru gidin.

Ahmet Varol

Kendisini yalanladığınız (azab)a gidin.

Ali Bulaç

(Kıyameti inkâr edenlere o gün şöyle denir): Haydi (dünyada) yalan saydığınız azaba gidin.

Ali Fikri Yavuz

Inkarcilara o gun soyle denir: «Yalanlayip durdugunuz seye gidin.»

Bekir Sadak

Yalanlayıp durduğunuz şey'e (azaba) doğru yollanın.

Celal Yıldırım

İnkarcılara o gün şöyle denir: 'yalanlayıp durduğunuz şeye gidin;'

Diyanet İşleri (eski)

(İnkârcılara o gün şöyle denilir:) yalan sayageldiğiniz azaba doğru gidin!

Diyanet Vakfi

Haydi yalanlamakta olduğunuz şeye doğru yürüyün.

Edip Yüksel

Haydi boşanın o yalan dediğinize

Elmalılı Hamdi Yazır

Haydi boşalıp (gidin) o yalan dediğinize.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

(Kıyameti yalanlayanlara şöyle denir): «Haydin gidin o yalanladığınız şeye doğru.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Şimdi inkar ettiğiniz yere koşunuz!

Seyyid Kutub

Kendisini yalanladığınız (azab)a gidin.

Gültekin Onan

(O kâfirlere şöyle denilecek:) «(Haydi) o yalan diyegeldiğiniz şey'e (azaba) gidin».

Hasan Basri Çantay

(Ki o gün kâfirlere şöyle denilir:) 'Kendisini, yalanlamakta olduğunuz (azâb)a gidin!'

Hayrat Neşriyat

Varın yalanlayıp durduğunuz şeye gidin.

İbni Kesir

Haydi, yalanlayıp durduğunuz şu (kıyamete) doğru gidin bakalım!

Muhammed Esed

(28-29) O gün vay haline yalanlayanların. Kendisini yalanladığınız şeye gidiniz.

Ömer Nasuhi Bilmen

Haydi, yalanlamış olduğunuz azaba doğru gidin!

Ömer Öngüt

Haydi yalanladığınıza yürüyün.

Şaban Piriş

Nankörlere ise şöyle denir: "Haydi, durmayın yalan dediğiniz o azaba girin bakalım!"

Suat Yıldırım

"Haydi yalanladığınız (azâb)a gidin!

Süleyman Ateş

Kendisini yalanlamakta olduğunuz (azab)a gidin.

Tefhim-ul Kuran

Haydi, yalanlayıp durduğunuz şeye gidin.

Ümit Şimşek

Haydi, yalanlamakta olduğunuz şeye gidin!

Yaşar Nuri Öztürk

O gün inkârcılara şöyle denilecek: “Haydi o yalanlayıp durduğunuz o azaba gidin.

Abdullah Parlıyan

(29-33) Yalan sayageldiğiniz şeye doğru gidiniz! Üç boyutlu azaba, ne gölgelendiren ne de alevden koruyan bir gölgeye gidiniz. O saray gibi kocaman bir kıvılcım saçar. Her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir.

Bayraktar Bayraklı

(Kıyameti inkâr edenlere o gün şöyle denir): Haydi yalan saydığınız azaba gidin.

Cemal Külünkoğlu

Kendisini yalanlamakta olduğunuza (azaba) gidin.

Kadri Çelik

“Haydi, yürüyün (dünyada iken) hep yalanladığınız o (Ateş’e)!

Ali Ünal

Haydi kalkıp gidin yalanladığınız şeye!

Harun Yıldırım

Haydi artık, yalanlayıp durduğunuz (Hesap Günü'ne) doğru ilerleyin bakalım!

Mustafa İslamoğlu

Haydi, yalanlıyor olduğunuz şeye gidin,

Sadık Türkmen

Haydi bakalım! Şu yalanlamış olduğunuz hesap gününe gidin.

İlyas Yorulmaz

O yalanlamış olduğunuz şeye gidin!

İmam İskender Ali Mihr