Mekke döneminde inmiştir. 46 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “en-Nâzi’ât” kelimesinden almıştır.


يَقُولُونَ أَئِنَّا لَمَرْدُودُونَ فِي الْحَافِرَةِ ﴿١٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

yekûlûne e innâ le merdûdûne fî el hâfirati
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
yekûlûne derler
e mi?
innâ muhakkak ki biz
le gerçekten, mutlaka
merdûdûne dönenler, döndürülen kimseler
fî el hâfirati eski hal, ilk hal (izi üzerinde geri dönme)

Derler ki: “Gerçekten biz mutlaka (mezardaki cesetlerimiz dirilerek) ilk halimize geri döndürülen kimseler mi olacağız?”

NÂZİÂT SURESİ 10. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali

Kâfirler (dünyada öldükten sonra dirilmeyi inkâr ederek) şöyle diyorlar: “- Biz mi, sahiden (öldükten sonra) evvelki hale döndürüleceğiz?

Ali Fikri Yavuz