Mekke döneminde inmiştir. 46 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “en-Nâzi’ât” kelimesinden almıştır.


يَقُولُونَ أَئِنَّا لَمَرْدُودُونَ فِي الْحَافِرَةِ ﴿١٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

yekûlûne e innâ le merdûdûne fî el hâfirati
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
yekûlûne derler
e mi?
innâ muhakkak ki biz
le gerçekten, mutlaka
merdûdûne dönenler, döndürülen kimseler
fî el hâfirati eski hal, ilk hal (izi üzerinde geri dönme)

Derler ki: “Gerçekten biz mutlaka (mezardaki cesetlerimiz dirilerek) ilk halimize geri döndürülen kimseler mi olacağız?”

NÂZİÂT SURESİ 10. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali

(10-12) (O inkârcılar) diyorlar ki: “Çürümüş kemik haline geldikten sonra mı biz eski durumumuza getirileceğiz! Öyle ise bu zarar dolu bir dönüştür.”

Cemal Külünkoğlu