NECM SURESİ 2. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 62 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin başındaki “en-Necm” kelimesinden almıştır. Necm, yıldız demektir.
مَا ضَلَّ صَاحِبُكُمْ وَمَا غَوَى ﴿٢﴾
NECM SURESİ 2. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
mâ dalle | sapmadı, dalâlete düşmedi |
sâhibu-kum | sizin arkadaşınız |
ve mâ gavâ | ve azmadı |
Sahibiniz dalâlete düşmedi ve azmadı.
NECM SURESİ 2. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
(1-2) Battığı zaman yıldıza andolsun ki, arkadaşınız (Muhammed haktan) sapmadı ve azmadı.
Diyanet İşleri
Arkadaşınız, gerçekten ne saptı, ne ayrıldı.
Abdulbaki Gölpınarlı
Arkadaşınız (Muhammed) sapmadı ve bâtıla inanmadı.
Adem Uğur
Arkadaşınız ne saptı ne de azdı!
Ahmed Hulusi
Hemşehriniz, arkadaşınız Muhammed, başına buyruk hareket etmedi, hak yoldan uzaklaşmadı, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih etmedi, bâtıla inanmadı, insanlara karşı hiçbir zaman haince bir düşünce taşımadı.
Ahmet Tekin
Arkadaşınız sapmadı da, azmadı da.
Ahmet Varol
Sahibiniz (arkadaşınız olan peygamber) sapmadı ve azmadı.
Ali Bulaç
Sapmadı doğru yoldan arkadaşınız (Hz. Peygamber), azıtmadı da; (haberiniz olsun, ey Kureyş halkı!)
Ali Fikri Yavuz
Arkadasiniz (Muhammed) sapmamis ve azmamistir.
Bekir Sadak
Arkadaşınız (Muhammed) ne sapıttı, ne de azıttı.
Celal Yıldırım
Arkadaşınız (Muhammed) sapmamış ve azmamıştır.
Diyanet İşleri (eski)
(1-3) Battığı zaman yıldıza andolsun ki, arkadaşınız (Muhammed) sapmadı ve bâtıla inanmadı; o, arzusuna göre de konuşmaz.
Diyanet Vakfi
Arkadaşınız (Muhammed) ne sapmıştır, ne de azmıştır.
Edip Yüksel
Şaşırmadı sahibiniz azıtmadı da
Elmalılı Hamdi Yazır
arkadaşınız şaşırmadı, azıtmadı da!
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Arkadaşınız (Muhammed) sapmadı, azmadı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Arkadaşınız Muhammed ne sapıttı ne de azıttı.
Seyyid Kutub
Arkadaşınız (olan peygamber) sapmadı ve azmadı.
Gültekin Onan
saahibiniz (doğru yoldan) sapmadı. Baatıla da inanmadı.
Hasan Basri Çantay
(1-2) Battığı zaman necm’e (o yıldıza) and olsun ki, arkadaşınız (Muhammed) sapmadı ve azmadı!
Hayrat Neşriyat
Arkadaşınız sapmamış ve azmamıştır.
İbni Kesir
Sizin bu arkadaşınız ne sapmış, ne de aldatılmıştır,
Muhammed Esed
(2-3) Sahibiniz şaşırmadı ve bâtıla inanmadı. Ve hevâdan söz söylemez.
Ömer Nasuhi Bilmen
Arkadaşınız sapmamış ve azmamıştır.
Ömer Öngüt
Arkadaşınız sapıtmadı, azdırılmadı.
Şaban Piriş
Arkadaşınız (Muhammed) yanılmadı, sapmadı, aldanmadı.
Suat Yıldırım
Arkadaşınız sapmadı, azmadı.
Süleyman Ateş
Sahibiniz (olan peygamber) şaşırıp sapmadı ve azmadı.
Tefhim-ul Kuran
Arkadaşınız ne saptı, ne de şaşırdı.
Ümit Şimşek
Ki arkadaşınız ne saptı ne de azdı.
Yaşar Nuri Öztürk
Sizin bu arkadaşınız Muhammed, ne sapıttı, ne azıttı
Abdullah Parlıyan
(1-4) Battığı zaman yıldıza andolsun ki, arkadaşınız Muhammed sapmadı, azmadı. O, arzusuna göre de konuşmuyor. Bildirdikleri, kendisine vahyolunan bir vahiyden ibarettir. [589]
Bayraktar Bayraklı
(1-2) Battığı zaman yıldıza andolsun ki, arkadaşınız (Muhammed Hak'tan) sapmadı ve (batıla inanıp da) azmadı.
Cemal Külünkoğlu
Ki arkadaşınız (olan peygamber) şaşmadı ve yoldan çıkmadı.
Kadri Çelik
Arkadaşınız (Muhammed) ne yanıldı ve doğru yoldan saptı, ne de aldanıp yanlış bir yol tuttu.
Ali Ünal
Arkadaşınız asla sapmadı, batıla da yönelmedi.
Harun Yıldırım
Arkadaşınız ne sapmıştır, ne kanmıştır;
Mustafa İslamoğlu
Arkadaşınız (doğru yoldan) sapmadı ve azıtmadı (doğru yoldan çıkmadı) da!
Sadık Türkmen
Sizin arkadaşınız ne sapıktır, nede azgın birisidir.
İlyas Yorulmaz
Sahibiniz dalâlete düşmedi ve azmadı.
İmam İskender Ali Mihr