NECM SURESİ 40. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 62 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin başındaki “en-Necm” kelimesinden almıştır. Necm, yıldız demektir.
وَأَنَّ سَعْيَهُ سَوْفَ يُرَى ﴿٤٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve enne
sa'ye-hu
sevfe
yurâ
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve enne | ve ... olduğu |
sa'ye-hu | onun emeği, onun yaptığı çalışma (amel) |
sevfe | yakında |
yurâ | görülecektir |
Ve onun yaptığı çalışma (amel), yakında görülecektir.
NECM SURESİ 40. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(36-44) Yoksa o Mûsâ’nın ve o çok vefalı İbrâhim’in sahifelerinde bulunan şu kesin gerçekler hakkında bilgi edinmedi mi ki: Hiçbir kimse başkasının günah yükünü çekemez. İnsan, emek ve gayretinin neticesinden başka şey elde edemez. Bu gayretinin semeresi de ileride ortaya çıkacaktır. Emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenecektir. Elbette son durak, Rabbinin huzuru olacaktır. O’dur güldüren ve ağlatan; O’dur öldüren ve yaşatan.
Suat Yıldırım