Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan “en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir.


فَأَنجَيْنَاهُ وَأَهْلَهُ إِلَّا امْرَأَتَهُ قَدَّرْنَاهَا مِنَ الْغَابِرِينَ ﴿٥٧﴾


NEML SURESİ 57. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe enceynâ-hu ve ehle-hû illâmraetehu (illâ emraete-hu) kaddernâ-hâ min el gâbirîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe böylece
enceynâ-hu biz onu kurtardık
ve ehle-hû ve onun ailesi
illâmraetehu (illâ emraete-hu) onun hanımı hariç
kaddernâ-hâ onu takdir ettik
min el gâbirîne geride kalanlardan

Böylece onu ve ailesini, hanımı hariç (olmak üzere) kurtardık. Onu geride kalanlardan taktir ettik.

NEML SURESİ 57. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Biz de onu ve ailesini kurtardık. Ancak karısı başka. Onun geride kalıp helâk olmasını takdir ettik.

Diyanet İşleri

Derken, onu ve âilesini kurtardık, ancak karısını kurtarmadık, onun, geri kalanlarla kalmasını takdîr etmiştik.

Abdulbaki Gölpınarlı

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.

Adem Uğur

Biz de Onu ve ehlini kurtardık, karısı müstesna. . . Onu, geride kalıp helâk olanlardan (olmasını) takdir ettik.

Ahmed Hulusi

Bunun üzerine Lût’u ve ailesini, mü’minleri kurtardık. Yalnız karısı müstesna. Onun geride, azâba uğrayanların içinde kalmasına hükmettik.

Ahmet Tekin

Biz de onu ve karısı dışında bütün ailesini kurtardık. Onun geride kalanlardan olmasını takdir ettik.

Ahmet Varol

Biz de, onu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.

Ali Bulaç

Bunun üzerine biz de Lût’u ve âilesini kurtardık; ancak karısını geride kalanlardan (helâke uğrayanlardan) takdir ettik.

Ali Fikri Yavuz

Bunun uzerine onu ve ailesini kurtardik, yalniz karisinin geride kalanlardan olmasini gerekli bulduk.

Bekir Sadak

Biz, Lût'u da, ailesini de kurtardık ; ancak karısını değil, onu geride kalıp (yok edilecekler) arasında takdîr ettik.

Celal Yıldırım

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık, yalnız karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk.

Diyanet İşleri (eski)

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.

Diyanet Vakfi

Biz de onu ve ailesini kurtardık, yalnız karısı hariç; onu geride kalanlardan saydık.

Edip Yüksel

Bunun üzerine onu ve ehlini necâta çıkardık ancak karısını kalanlardan takdir etmiştik

Elmalılı Hamdi Yazır

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık; ancak kansının geride kalanlar arasında olmasını takdir etmiştik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Lût'u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını kararlaştırdık.

Seyyid Kutub

Biz de, onu ve ehlini (ailesini) kurtardık, Yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.

Gültekin Onan

Bunun üzerine biz de hem onun, hem geri kalanlardan olmasını takdîr etdiğimiz karısından, başka bütün haanedânını kurtardık.

Hasan Basri Çantay

Bunun üzerine (biz de) onu ve ehlini kurtardık. Ancak karısı hâriç; onun (inkârısebebiyle) geride kalanlardan olmasını takdîr ettik.

Hayrat Neşriyat

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısının geride kalanlardan olmasını takdir ettik.

İbni Kesir

Ve bunun üzerine Biz de o'nu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısının geride kalanlar arasında olmasını gerekli gördük.

Muhammed Esed

Binaenaleyh O'nu ve bütün hanedanını necâta erdirdik, zevcesi müstesna. Onu takdirimizle azapta bâki kalanlardan kıldık.

Ömer Nasuhi Bilmen

Biz de onu ve âilesini kurtardık. Yalnız karısı müstesnâ. Onun geride kalanlar arasında olmasını takdir ettik.

Ömer Öngüt

O’nu ve ailesini kurtardık, yalnız, geride kalanlardan olmasını takdir ettiğimiz karısı hariç.

Şaban Piriş

Biz onu, ailesini ve beraberinde olanları kurtardık. Yalnız eşinin geride kalıp azaba uğrayanlardan olmasını takdir etmiştik.

Suat Yıldırım

Biz de onu ve âilesini kurtardık, yalnız karısının (azâbda) kalanlardan olmasını takdir ettik.

Süleyman Ateş

Biz de, onu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.

Tefhim-ul Kuran

Biz de onu ve ailesini kurtardık-karısı dışında; çünkü onu geride kalanlar arasında takdir etmiştik.

Ümit Şimşek

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Karısı hariç. Onu, arkada kalanlardan biri olarak takdir etmiştik.

Yaşar Nuri Öztürk

Ve bunun üzerine biz de, O'nu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısının geride kalanlar arasında olmasını gerekli gördük.

Abdullah Parlıyan

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Karısı müstesna; çünkü onun, geride kalmasını gerekli bulduk.

Bayraktar Bayraklı

Biz de Lût'u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını takdir ettik.

Cemal Külünkoğlu

Biz de onu ve ailesini kurtardık. Sadece karısı müstesna; onu geride kalanlardan (azaba uğrayanlardan olmasını) takdir ettik.

Kadri Çelik

Neticede Biz de O’nu ve ailesini kurtardık, hanımı hariç. O’nun geride kalıp helâk edilenlerden olmasını takdir buyurduk.

Ali Ünal

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.

Harun Yıldırım

Derken, Biz onu ve (iman) ailesini kurtardık; ancak karısının dökülenler arasında yer almasına karar verdik.

Mustafa İslamoğlu

Onu ve eşi haricindeki ailesini kurtardık. (Lût’un eşi) azabı hak edenlerden oldu!

Sadık Türkmen

Karısının dışında, Lut'u ve ehlini kurtardık. Karısı yerle bir olanlardan oldu.

İlyas Yorulmaz

Böylece onu ve ailesini, hanımı hariç (olmak üzere) kurtardık. Onu geride kalanlardan taktir ettik.

İmam İskender Ali Mihr