SÂFFÂT SURESİ 97. Ayeti Muhammed Esed Meali
Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.
قَالُوا ابْنُوا لَهُ بُنْيَانًا فَأَلْقُوهُ فِي الْجَحِيمِ ﴿٩٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kâlû
ibnû
lehu
bunyânen
fe
elkû-hu
fî el cahîmi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâlû | dediler |
ibnû | bina edin, inşa edin |
lehu | ona, onun için |
bunyânen | binalar, üst üste inşa edilen şeyler, mancınık |
fe | sonra |
elkû-hu | onu atın |
fî el cahîmi | alevlerle yanan ateşin içine |
"Onun için yüksek binalar (mancınık) inşa edin. Sonra da onu alevlerle yanan ateşin içine atın!" dediler.
SÂFFÂT SURESİ 97. Ayeti Muhammed Esed Meali
Onlar, "Bir odun yığını hazırlayın ve o'nu yanan ateşin içine atın!" diye bağırdılar.
Muhammed Esed