ŞÛRÂ SURESİ 39. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 53 âyettir. Sûre, adını 38. âyette geçen “Şûrâ” kelimesinden almıştır. Şûrâ, danışma demektir.
وَالَّذِينَ إِذَا أَصَابَهُمُ الْبَغْيُ هُمْ يَنتَصِرُونَ ﴿٣٩﴾
ŞÛRÂ SURESİ 39. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve ellezîne | ve onlar |
izâ | ... olduğu zaman |
esâbe-hum | onlara isabet etti |
el bagyu | saldırı, tecavüz, haddi aşma |
hum | onlar |
yentesırûne | yardımlaşırlar |
Ve onlar, kendilerine bir saldırı isabet ettiği zaman yardımlaşırlar.
ŞÛRÂ SURESİ 39. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
(36-39) (Dünyalık olarak) size her ne verilmişse, bu dünya hayatının geçimliğidir. Allah’ın yanında bulunanlar ise daha hayırlı ve kalıcıdır. Bu mükâfat, inananlar ve Rablerine tevekkül edenler, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler ve namazı dosdoğru kılanlar; işleri, aralarında şûrâ (danışma) ile olanlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcayanlar, bir saldırıya uğradıkları zaman, aralarında yardımlaşanlar içindir.
Diyanet İşleri
Ve bir zulme uğradıkları zaman haddi aşmaksızın birbirlerine yardım ederek karşı duranlara.
Abdulbaki Gölpınarlı
Bir haksızlığa uğradıkları zaman, yardımlaşırlar.
Adem Uğur
Onlar ki, zorbalıkla karşılaştıklarında birlikte mücadele ederek galip gelirler!
Ahmed Hulusi
İman edenler, bir haksızlığa, bir saldırıya, bir baskıya ve zulme uğradıkları zaman, zâlimlere, saldırganlara ve baskı yapanlara yardımlaşarak hadlerini bildirenlerdir.
Ahmet Tekin
Bir tecavüze uğradıklarında birlikte karşı koyarlar.
Ahmet Varol
Ve haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyanlardır.
Ali Bulaç
O kimselerdir ki, kendi haklarına tecavüz vaki olduğu zaman, onlar yardımlaşırlar (ve intikam alırlar, haklarını yerine getirirler).
Ali Fikri Yavuz
Bir haksizliga ugradiklarinda, ustun gelmek icin aralarinda yardimlasirlar.
Bekir Sadak
Ve zulme, hakları tecâvüze uğradıkları zaman, yardımlaşıp kendilerini savunanlar içindir.
Celal Yıldırım
Bir haksızlığa uğradıklarında, üstün gelmek için aralarında yardımlaşırlar.
Diyanet İşleri (eski)
Bir haksızlığa uğradıkları zaman, yardımlaşırlar.
Diyanet Vakfi
Haksızlığa uğradıklarında kendilerini savunurlar.
Edip Yüksel
Ve onlar ki kendilerine bağy (haklarına tecavüz) vaki' olduğu vakıt yardımlaşır onlar öcünü alırlar
Elmalılı Hamdi Yazır
Kendilerine bir saldırı olduğu vakit birbirleriyle yardımlaşır, öçlerini alırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onlar, bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman birbirleriyle yardımlaşırlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman, yardımlaşarak kendilerini savunurlar.
Seyyid Kutub
Ve haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyanlardır.
Gültekin Onan
(36-37-38-39) Size verilen şey dünyâ hayaatının (geçici birer) fâidesidir. Allah indinde olan (sevab) ise daha hayırlı, daha süreklidir. (Bu sevablar) îman edib de ancak Rablerine güvenib dayanmakda, büyük günâhlardan ve faahiş kötülüklerden kaçınmakda, öfkelendikleri zaman bizzat (kusurları) örtmekde (bağışlamakda) olanlara, Rablerinin (tevhîd ve ibâdete âid da'vetine) icabet edenlere, namaz (ların) ı dosdoğru kılanlara — ki bunların işleri aralarında müşavere (ile) dir—, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allaha tâat uğrunda) harcamakda bulunanlara, kendilerine tağallüb ve zulüm vaaki olduğu zaman elbirlik (mazluma) yardım eyleyenlere mahsusdur.
Hasan Basri Çantay
Ve kendilerine zulüm vâki' olduğu zaman, onlar yardımlaş(arak intikamlarını al)an kimselerdir.
Hayrat Neşriyat
Onlar ki; kendilerine zulüm vaki olunca yardımlaşırlar.
İbni Kesir
ve bir zorbalık ile karşılaştıkları zaman kendilerini savunanlar (için).
Muhammed Esed
Ve o kimse için ki onlara bir zulüm isabet ettiği zaman onlar yardımlaşmakta bulunurlar.
Ömer Nasuhi Bilmen
Bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman birbirine yardım ederler.
Ömer Öngüt
Haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyarlar.
Şaban Piriş
Onlar zulme uğradıklarında yardımlaşıp haklarını alırlar.
Suat Yıldırım
Bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman kendilerini savunurlar.
Süleyman Ateş
Ve haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyanlardır.
Tefhim-ul Kuran
Onların hakkına tecavüz edildiği zaman hep birlikte yardımlaşarak haklarını alırlar.
Ümit Şimşek
Kendilerine zulüm ve haksızlık gelip çattığında, yardımlaşırlar.
Yaşar Nuri Öztürk
Ve bir zulme uğradıkları zaman, birbirlerine yardım ederek karşı dururlar.
Abdullah Parlıyan
Kendilerine bir haksızlık yapıldığında yardımlaşarak üstesinden gelirler.
Bayraktar Bayraklı
Onlar, bir haksızlığa, zorbalığa uğradıkları zaman, birlik olup karşı koyarlar (zulme boyun eğmezler).
Cemal Külünkoğlu
Ve hakları çiğnendiği zaman, birlik olup karşı koyarlar.
Kadri Çelik
Onlar, (fert veya toplum olarak) bir tecavüze maruz kaldıklarında yardımlaşır (ve tecavüzü birlikte savarlar).
Ali Ünal
Onlar ki, haklarına tecavüz edildiği zaman yardımlaşarak karşı koyarlar.
Harun Yıldırım
yine onlar, haksız bir saldırıya muhatap olduklarında meşru müdaafa için dayanışma sergilerler.
Mustafa İslamoğlu
Bir zulüm ve haksızlık kendilerine gelip çattığında; yardımlaşarak/birbirlerine arka çıkarak karşı koyanlardır!
Sadık Türkmen
Onlardan birine bir zorbalık isabet ederse, onlar kendi aralarında yardımlaşırlar.
İlyas Yorulmaz
Ve onlar, kendilerine bir saldırı isabet ettiği zaman yardımlaşırlar.
İmam İskender Ali Mihr