Mekke döneminde inmiştir. 135 âyettir. Sûre, adını birinci âyette yer alan harflerden almıştır.


يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَلَا يُحِيطُونَ بِهِ عِلْمًا ﴿١١٠﴾


TÂHÂ SURESİ 110. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ya'lemu mâ beyne eydî-him ve mâ halfe-hum ve lâ yuhîtûne bihî ılmen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ya'lemu o bilir
mâ beyne eydî-him onların elleri arasındakini, onların önlerindekini
ve mâ halfe-hum ve onların arkasındakileri
ve lâ yuhîtûne ve ihata edemez
bihî onu
ılmen ilim olarak, ilimle

(Allah), onların önündeki(leri) ve arkasındaki(leri) (onların geçmişini ve geleceğini) bilir ve onu, ilim ile ihata edemezler (bilemezler).

TÂHÂ SURESİ 110. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

O, önlerindekini ve arkalarındakini (dünyadaki ve ahiretteki durumlarını) bilir. Onların bilgisi ise Rahmân’ı kuşatamaz.

Diyanet İşleri

Önlerinde ne varsa onu da bilir, artlarında ne varsa onu da ve onların bilgisi, bunu ihata edemez.

Abdulbaki Gölpınarlı

O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onların ilmi ise bunu kapsayamaz:

Adem Uğur

Onların önlerindekini de, arkalarındakini de (geçmiş ve geleceklerini) bilir. . . O'nun ilmini ihâta edemezler.

Ahmed Hulusi

Allah onların âşikare, saklı gizli yaptıklarını da, gelecekte yapacaklarını da bilir. Onların hiçbirinin ilmi, onu anlamaya, kavramaya yetmez.

Ahmet Tekin

O, onların önlerindekini de arkalarındakini de bilir. Onlarsa O'nu bilgi bakımından kuşatamazlar.

Ahmet Varol

O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O'nu kavrayıp kuşatamazlar.

Ali Bulaç

Allah, onların geleceklerini de, geçmişlerini de bilir. Kulların ilmi ise asla bunu kavrayamaz.

Ali Fikri Yavuz

Allah onlarin gecmislerini de, geleceklerini de bilir. Onlarin hicbirinin ilmi ise O'nu kusatamaz.

Bekir Sadak

Allah onların önlerindekini de, arkalarındakini de bilir; onların ilmi ise, O'nu kuşatamaz, kavrayamaz.

Celal Yıldırım

Allah onların geçmişlerini de, geleceklerini de bilir. Onların hiçbirinin ilmi ise O'nu kuşatamaz.

Diyanet İşleri (eski)

O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onların ilmi ise bunu kapsayamaz.

Diyanet Vakfi

Hiç kimse O'nu bilgice kavrayamazken, O onların geçmişini de geleceğini de bilir.

Edip Yüksel

O onların önlerindekini ve arkalarındakini bilir, onlar ise onu ılmen ihata edemezler

Elmalılı Hamdi Yazır

O, onların geleceklerini de bilir geçmişlerini de. Fakat onların bilgisi O'nu kapsayamaz.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Allah, onların geleceklerini de, geçmişlerini de bilir. Onlar ise O'nu ilmen kavrayamazlar.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Allah, insanların geçmişlerini ve geleceklerini tümü ile bilir,

Seyyid Kutub

O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O'nu kavrayıp kuşatamazlar.

Gültekin Onan

O, onların önlerindekileri de, arkalarındakilerini de bilir. Onların ilmi ise asla bunu kavrayamaz.

Hasan Basri Çantay

'(O) onların önlerindekini ve arkalarındakini (geçmişlerini ve geleceklerini) bilir; ve (onlar) bunu ilmen kuşatamazlar.'

Hayrat Neşriyat

O, onların önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onların hiç birinin ilmi asla bunu kavrayamaz.

İbni Kesir

(Çünkü) O, insanların gözleri önünde olanı da, onlardan saklı tutulanı da bütünüyle bilmektedir, ama onlar O'nu bilgice asla kuşatamazlar.

Muhammed Esed

Onların ilerisinde olanı da, gerilerinde olanı da bilir. Onlar ise O'nu ilmen ihata edemezler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Allah onların geçmişlerini de geleceklerini de bilir. Kulların ilmi ise bunu kavrayamaz.

Ömer Öngüt

Allah, önlerindekini de; arkalarındakini de bilir. Onların ilmi bunu kavrayamaz.

Şaban Piriş

O, onların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Kulların ilmi ise bunu asla kavrayamaz.

Suat Yıldırım

O, onların önlerindekini ve arkalarındakini (geçmişlerini ve geleceklerini) bilir; onlar ise bilgice O'nu kavrayamazlar.

Süleyman Ateş

O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O'nu kavrayıp kuşatmazlar.

Tefhim-ul Kuran

Allah onların geçmişini de bilir, geleceğini de. Onların bilgisi ise Allah'ı kuşatamaz.

Ümit Şimşek

Onların önden gönderdiklerini de arkada bıraktıklarını da bilir, ama onlar O'nu ilimle kuşatamazlar.

Yaşar Nuri Öztürk

Çünkü O Allah, tüm insanların olmuş olacak, gelmiş gelecek her yaptıklarını bilir. Ama onlar Allah'ı bilgileriyle kavrayamazlar.

Abdullah Parlıyan

“O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onlar, bilgi olarak Allah'ı kuşatamazlar.”

Bayraktar Bayraklı

(Allah) onların önlerindeki (gelecekleri)ni ve arkalarındaki (geçmişleri)ni bilir. Onların bilgisi ise O'nu(n bilgisini) asla kavrayamaz.

Cemal Külünkoğlu

O, önlerindekini de arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O'nu kavrayıp ihata edemezler.

Kadri Çelik

Allah, bütün kullarını gelecekte ve o Yargı Günü’nde neyin beklediğini ve onların dünyadaki bütün halleri, ne yapıp ne söyledikleri dahil bütün geçmişlerini bilir, (bilir de, bazılarına bazıları hakkında şefaat etme yetkisi verir;) o (kul)lar ise, (bunu bilmedikleri gibi,) bilme kapasiteleriyle Allah’ı da asla kavrayamazlar.

Ali Ünal

O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onların ilmi ise bunu kapsayamaz:

Harun Yıldırım

O onların bildiklerini de, bilmediklerini de biliyor; fakat insan bilgi (kapasitesinin sınırlılığı) sebebiyle bunu asla kavrayamaz.

Mustafa İslamoğlu

O (Allah) onların, önlerindekini ve arkalarındakini bilir. Onlar ise ilimce onu kavrayıp kuşatamazlar.

Sadık Türkmen

Çünkü onların yapıp önlerine koyduklarını ve yapmaları gerekenlerin hangilerini yapmadıklarını yalnızca Rahman bilir. Ama hiçbir kimse, o Rahman hakkında bilgi sahibi olamaz.

İlyas Yorulmaz

(Allah), onların önündeki(leri) ve arkasındaki(leri) (onların geçmişini ve geleceğini) bilir ve onu, ilim ile ihata edemezler (bilemezler).

İmam İskender Ali Mihr