Mekke döneminde inmiştir. 135 âyettir. Sûre, adını birinci âyette yer alan harflerden almıştır.


وَإِنِّي لَغَفَّارٌ لِّمَن تَابَ وَآمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا ثُمَّ اهْتَدَى ﴿٨٢﴾


TÂHÂ SURESİ 82. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve in-nî le gaffârun li men tâbe ve âmene ve amile sâlihan summe ihtedâ
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve in-nî ve muhakkak ki ben
le gaffârun elbette, mutlaka Gaffar olan, gafur olan, mağfiret eden (günahları sevaba çeviren)
li men kimse için
tâbe tövbe etti (mürşidin önünde)
ve âmene ve âmenû oldu (ölmeden evvel Allah'a ulaşmayı diledi) ve kalbine îmân yazılıp mü'min oldu, îmânı arttı
ve amile sâlihan ve salih ameller (nefsi ıslâh edici ameller) yaptı
summe sonra
ihtedâ hidayete erdirildi

Ve muhakkak ki Ben, (mürşidin önünde 12 ihsanla) tövbe edenler ve (ikinci defa) âmenû (kalbine îmân yazıldığı için îmânı artan mü’min) olanlar ve salih amel (zikir) yapanlar (nefsi ıslâh edici amel işleyenler) için mutlaka Gaffar’ım (onların günahlarını sevaba çevirenim). Sonra onlar, (Benim tarafımdan) hidayete erdirilir (ölmeden önce ruhları Allah’a ulaştırılır).

TÂHÂ SURESİ 82. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

“Şüphe yok ki ben, tövbe edip inanan ve salih ameller işleyen, sonra da doğru yol üzere devam eden kimse için son derece affediciyim.”

Diyanet İşleri

Ve şüphe yok ki ben bütün suçlarını örterim tövbe edip inananın ve iyi işlerde bulunup sonra da doğru yolu bulanın.

Abdulbaki Gölpınarlı

Şu da muhakkak ki ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra (böylece) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım.

Adem Uğur

Muhakkak ki ben, tövbe eden (hakikatine yakışmayan davranışlarını fark edip pişmanlıkla dönen), iman eden ve imanın gereklerini uygulayan, sonra da doğru yolu bulan kimseye elbette Ğaffar'ım.

Ahmed Hulusi

Ben tevbe ederek, isyandan vazgeçip bana itaate yönelenleri, iman edip, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenleri, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşma-sını sağlayanları, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanları, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenleri, artık doğru yolda sebat eden kimseleri daima koruma kalkanına alırım, bağışlarım.

Ahmet Tekin

Şüphesiz ben tevbe eden, iman eden, salih amel işleyen sonra hidayete eren için çok bağışlayıcıyım.

Ahmet Varol

Gerçekten ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.

Ali Bulaç

Bununla beraber, şüphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip salih amel işleyen sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için Gaffar’ım (çok bağışlayıcıyım).

Ali Fikri Yavuz

Dogrusu Ben, tevbe edeni, inanip yararli is isleyerek dogru yola gireni bagislarim.

Bekir Sadak

Şüphesiz ki ben tevbe edipinanan ve iyi yararlı amelde bulunduktan sonra doğru yolu bulanı çok bağışlayanım.

Celal Yıldırım

Doğrusu Ben, tevbe edeni, inanıp yararlı iş işleyerek doğru yola gireni bağışlarım.

Diyanet İşleri (eski)

Şu da muhakkak ki ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra (böylece) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım.

Diyanet Vakfi

Tevbe eden, inanan, erdemli yaşayan ve sürekli doğruyu arayanlar için Bağışlayıcıyım.

Edip Yüksel

Bununla beraber şübhe yok ki ben, tevbe eden ve iyman edip salih amel yapan, sonra da doğru giden kimse için gaffarım

Elmalılı Hamdi Yazır

Bununla birlikte, Ben tevbe eden, iman edip yararlı işler yapan sonra da doğru giden kimse için çok bağışlayıcıyım, şüphesiz.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Bununla beraber, şüphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip salih amel işleyen, sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için çok bağışlayıcıyım.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Kuşku yok ki, ben tövbe edip iman edenlere iyi ameller işleyip doğru yoldan ayrılmayanlara karşı affediciyim.

Seyyid Kutub

Gerçekten ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.

Gültekin Onan

(Bununla beraber) şübhesiz ki ben tevbe ve îman edenleri, iyi iyi amel (ve hareket) de bulunanları, sonra da doğru yolda (ölünceye kadar) sebat edenleri elbette çok yarlığayıcıyım.

Hasan Basri Çantay

Şübhesiz ki ben, tevbe eden ve îmân edip sâlih amel işleyen, sonra da hidâyette(sebât edip, sabırlı) olan kimseye karşı elbette çok mağfiret ediciyim.

Hayrat Neşriyat

Muhakkak ki ben; tevbe edeni, inanarak salih amel işleyeni sonra da doğru yola gireni elbette bağışlayanım.

İbni Kesir

Bununla birlikte, yine unutmayın ki, pişman olup doğru yola dönen, imana erişip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyan ve bundan sonra da doğru yolda yürüyen kimse için gerçek bağışlayıcı Benim.

Muhammed Esed

Ve şüphe yok ki, Ben tevbe eden ve imân eyleyen ve sâlih amelde bulunan, sonra da doğru yolda sebat gösteren kimse için çok yarlığayıcıyım.

Ömer Nasuhi Bilmen

Bununla beraber şüphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip sâlih amel işleyen, sonra da hak yolunda (ölünceye kadar) sebat eden kimseyi elbette çok bağışlayıcıyım.

Ömer Öngüt

Ben, elbette, tevbe edeni ve iman edip, doğruları yapanı sonra da doğru yolda yürüyeni bağışlarım.

Şaban Piriş

Şu da muhakkak ki inkârdan dönüş yapan, iman eden, güzel ve makbul işler yapan, böylece doğru yola giren kimseyi de affederim.

Suat Yıldırım

"Ve Ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra da yola gelen kimseye karşı çok bağışlayıcıyımdır."

Süleyman Ateş

Gerçekten ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.

Tefhim-ul Kuran

Bununla beraber, tevbe ederek iman eden, güzel işler yapan ve doğru yola yönelen kimse için de Ben çok bağışlayıcıyımdır.

Ümit Şimşek

Ve ben, tövbe eden, inanan, hayra ve barışa yönelik iş yapıp sonra da düzgün bir biçimde yol alan kimseye karşı, gerçekten çok affediciyim, Gaffâr'ım.

Yaşar Nuri Öztürk

Bununla birlikte yine unutmayın ki, pişman olup doğru yola dönen, imana erişip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyan ve bundan sonra da, doğru yolda yürüyen kimse için gerçek bağışlayıcı benim.”

Abdullah Parlıyan

“Doğrusu ben, tövbe edeni, inanıp yararlı işler yapanı, sonra da doğru yola gideni bağışlarım.”

Bayraktar Bayraklı

Şüphe yok ki ben, tevbe edip inanan ve faydalı işler yapan, sonra da doğru yol üzere devam eden kimse için son derece affediciyim.

Cemal Külünkoğlu

Gerçekten ben tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra hidayete erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.

Kadri Çelik

Şurası da muhakkak ki, tuttuğu yanlış yol ve işlediği günahlardan tevbe ile vazgeçen ve iman edip, imanı istikametinde sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha dönük işler yapan, sonra da bir daha yanlış yola sapmayıp, doğruda sebat eden her kim olursa olsun, onun için ise çok bağışlayıcıyımdır.

Ali Ünal

Şu da muhakkak ki ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra (böylece) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım.

Harun Yıldırım

Ama şu da var ki Ben, af dileyip samimiyetle Bana yönelen, iman eden ve erdemli davranan, nihayet doğru yolda olan herkesi tekrar tekrar bağışlayan biriyim!

Mustafa İslamoğlu

Şüphesiz ben çok bağışlayıcıyım; tövbe eden, inanan ve salih amel/faydalı işleri en iyi şekilde yapan, sonra da doğru yola gelen kimseye karşı!

Sadık Türkmen

Şunu iyi bilin ki ben, tövbe eden ve doğru işler yapanları, sonrada o doğru yolu takip etmeye devam edenleri, kesinlikle bağışlarım.

İlyas Yorulmaz

Ve muhakkak ki Ben, (mürşidin önünde 12 ihsanla) tövbe edenler ve (ikinci defa) âmenû (kalbine îmân yazıldığı için îmânı artan mü’min) olanlar ve salih amel (zikir) yapanlar (nefsi ıslâh edici amel işleyenler) için mutlaka Gaffar’ım (onların günahlarını sevaba çevirenim). Sonra onlar, (Benim tarafımdan) hidayete erdirilir (ölmeden önce ruhları Allah’a ulaştırılır).

İmam İskender Ali Mihr

(Bununla beraber) Şüphesiz ki ben, tövbe edip îmân edenleri, iyi işlerde bulunanları, sonra da hak yolunda sebat gösterenleri elbette çok bağışlayıcıyım.

Abdullah Aydın

Bununla beraber, hiç şüphe yok ki ben, tevbekâr olan ve îmân edip yararlı iş gören, sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için çok bağışlayıcıyım.

Ahmet Davudoğlu

Ben (şirkten ve günahtan) tövbe eden ve salih amel işleyen sonra da doğru yolda sebat eden kimseye karşı elbette çok bağışlayıcıyım.

Ali Arslan

Doğrusu ben, tevbe edeni, inanan ve yararlı iş yapanı, sonra da doğru yola gireni elbette bağışlarım.

Arif Pamuk

(Maamafih) Ben, (şirkten) tevbe ve (vâhdaniyyetime) îmân edenler, sâlih amel işleyenler, sonra da doğru yolu tutanlar hakkında muhakkak ki Gaffar'ım.

Ayntabî Mehmet Efendi

Ve kesinlikle ben, dönüş yaparak îmân edip salih ameller yaptıktan sonra, doğru yolda gitmeye devam eden kişi için çok bağışlayanım.

Bahaeddin Sağlam

Şu da muhakkak ki ben, tövbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra (böylece) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım.

Diyanet Vakfı (1993)

(Bunula beraber) Şüphesiz ben, tövbe edenleri, iman edip iyi işler yapanları, sonra doğru yolu tutanları elbette çok bağışlayıcıyımdır.

Hasan Tahsin Feyizli

Doğrusu ben, tevbe edeni, inanıp yararlı iş işleyerek doğru yola gireni bağışlarım.

Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay

“Şüphesiz ben de Tevbe eden ve îman eden, hem de yararlı iş yapan sonra hidâyette sebat eden kimseye elbette çok mağfiret edenim.”

Hüseyin Kaleli

İnkardan dönüp tövbe eden, iman edip güzel işler yapan ve hidayete devam eden kimse için de, muhakkak ki Ben çok bağışlayıcıyımdır.

İsmail Mutlu, Şaban Döğen

Kim inkardan vazgeçip tövbe eder, iman edip salih amel işler ve hidayete devam ederse, şüphesiz ki ben, onu çokca bağışlarım.

Bir Heyet

Şu bir gerçek ki; Ben Allah’a dönen, îmân edip salih amel işleyen sonra da doğru yol üzerinde devam edenleri bağışlarım.

Nedim Yılmaz

Hiç şüphe yok ki Ben, tövbe edenleri, doğru dürüst işler işleyenleri, doğru yolu tutanları yarlığayıcıyım.

Ömer Rıza Doğrul

Şüphesiz ben tövbe edeni, îmân edip salih amel işleyen ve sonrada doğru yola girenler için çok bağışlayıcıyım.

Talat Koçyiğit

Bununla beraber ben, tövbe eden, îmân edip salih amel işleyen ve sonra da hidayete giden kimseyi elbette mağfiret ediciyim.

Ziya Kazıcı, Necip Taylan