TEGÂBUN SURESİ 18. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Medine döneminde inmiştir. 18 âyettir. Sûre, adını 9. âyette geçen “et-Teğâbun” kelimesinden almıştır. Teğâbun, aldanma demektir. İnanmayanların aldanışları, Kıyamet gününde açıkça ortaya çıkacağı için bugüne “Yevmü’t-Teğâbun (aldanma günü)” denmiştir.
عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ ﴿١٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
âlimu
el gaybi
ve eş şehâdeti
el azîzu
el hakîmu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
âlimu | bilen |
el gaybi | gayb, bilinmeyen, görünmeyen |
ve eş şehâdeti | ve müşahede edilen, görünen |
el azîzu | azîz (üstün ve güçlü) |
el hakîmu | hakîm (hüküm ve hikmet sahibi) |
Gaybı (görünmeyeni) ve şahadet edileni (görüleni) bilendir. Azîz’dir, Hakîm’dir.
TEGÂBUN SURESİ 18. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
O, idraki aşan hakikatlerin de, idrak alanına giren gerçeklerin de sırrına vakıf olandır; Her işinde mükemmel, her hükmünde tam isabet edendir.
Mustafa İslamoğlu