Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.


أَفَسِحْرٌ هَذَا أَمْ أَنتُمْ لَا تُبْصِرُونَ ﴿١٥﴾


TÛR SURESİ 15. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

e fe sihrun hâzâ em entum lâ tubsirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e mi?
fe o zaman, artık, böylece
sihrun sihir, büyü
hâzâ bu
em yoksa, veya ... mı?
entum siz
lâ tubsirûne görmüyorsunuz

Acaba bu bir sihir mi? Yoksa siz mi görmüyorsunuz?

TÛR SURESİ 15. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

“Bu Kur’an mı bir büyü imiş, yoksa siz mi (gerçeği) göremiyormuşsunuz?”

Diyanet İşleri

Bir büyü mü bu, yoksa görmüyor musunuz?

Abdulbaki Gölpınarlı

Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?

Adem Uğur

"Bu bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz?"

Ahmed Hulusi

'Bu da mı büyüleyerek aklı etki altına alan bir aldatmaca? Yoksa siz azâbı göremiyecek kadar kör müsünüz?'

Ahmet Tekin

Bu da bir büyü müdür yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Ahmet Varol

"Bu da bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz."

Ali Bulaç

(Siz, ey kâfirler, dünyada iken peygamberlere sihirbaz diyordunuz), bu azab da mı sihir? Yoksa (dünyada gerçekleri görmediğiniz gibi), anlamıyor musunuz?

Ali Fikri Yavuz

(15-16) Bu bir buyu mudur, yoksa hala gormez misiniz? Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artik birdir; ancak islediklerinizin karsiligini goruyorsunuz» denir.

Bekir Sadak

Bu da mı sihirdir, yoksa siz göremiyor musunuz?

Celal Yıldırım

(15-16) Bu bir büyü müdür, yoksa hala görmez misiniz? Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artık birdir; ancak işlediklerinizin karşılığını görüyorsunuz' denir.

Diyanet İşleri (eski)

Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?

Diyanet Vakfi

Bu bir büyü müdür, yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Edip Yüksel

Bu da mı sihir? Yoksa siz görmüyor musunuz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Bu da mı sihir, yoksa siz görmüyor musunuz?

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

«Bu da mı bir sihir? Yoksa siz görmüyor musunuz?

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?

Seyyid Kutub

"Bu da bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz."

Gültekin Onan

«(Peki) bu da mı sihir?! Yoksa siz (yine büyülendiniz de) görmüyor musunuz»?!

Hasan Basri Çantay

Bu da mı (bu Cehennem de mi) bir sihirdir, yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Hayrat Neşriyat

Bu bir büyü müdür, yoksa siz görmüyor musunuz?

İbni Kesir

Peki bu, bir yanılsama mıydı yoksa (doğruluğunu) görmek istemediğiniz bir şey mi?

Muhammed Esed

Bu da mı bir sihir, yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Ömer Nasuhi Bilmen

Bir büyü müdür bu? Yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Ömer Öngüt

-Bu da mı sihir? Yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Şaban Piriş

Haydi söyleyin bakalım, bu da mı sihir, yoksa siz mi görmüyormuşsunuz?

Suat Yıldırım

"(Nasıl) Şimdi bu, büyümüymüş, yoksa siz mi görmüyor muşsunuz?"

Süleyman Ateş

«Bu da bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz.»

Tefhim-ul Kuran

Bu da mı büyü? Yoksa görmüyor musunuz?

Ümit Şimşek

"Bu da mı büyü?! Yoksa siz mi görmüyordunuz?"

Yaşar Nuri Öztürk

Peki bu cehennem de, bir büyü müdür yoksa, doğruluğunu görmeye yanaşmadığınız birşey mi?

Abdullah Parlıyan

“Bu bir büyü müdür, yoksa siz mi görmüyorsunuz?”

Bayraktar Bayraklı

(Söyleyin bakalım:) “Bu da mı büyü? Yoksa siz mi görmüyordunuz?”

Cemal Külünkoğlu

“Bu (azap) da bir büyü mü, yoksa siz görmüyor musunuz?”

Kadri Çelik

“Bakın bakalım, (Kur’ân hakkında iddia ettiğiniz gibi) bu da mı bir sihir, yoksa gözleriniz görmüyor (da, vehme kapıldığınızı mı düşünüyorsunuz)?

Ali Ünal

“Bu bir büyü müdür? Yoksa siz mi görmüyorsunuz?”

Harun Yıldırım

Bu kara büyü(nün kabusu)mu, yoksa görmek istemediğiniz bir (hakikat) mi?

Mustafa İslamoğlu

Bu bir sihir midir, yoksa siz mi görmüyorsunuz?

Sadık Türkmen

Bu ateş sihir mi? Yoksa siz görmüyor musunuz?

İlyas Yorulmaz

Acaba bu bir sihir mi? Yoksa siz mi görmüyorsunuz?

İmam İskender Ali Mihr