Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.


وَالَّذِينَ آمَنُوا وَاتَّبَعَتْهُمْ ذُرِّيَّتُهُم بِإِيمَانٍ أَلْحَقْنَا بِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَمَا أَلَتْنَاهُم مِّنْ عَمَلِهِم مِّن شَيْءٍ كُلُّ امْرِئٍ بِمَا كَسَبَ رَهِينٌ ﴿٢١﴾


TÛR SURESİ 21. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve ellezîne âmenû ve ittebeat-hum zurriyyetu-hum bi îmânin elhaknâ bi-him zurriyyete-hum ve mâ eletnâ-hum min ameli-him min şey'in kulli imriin
(kulli imriin)
bi-mâ kesebe rehînun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ellezîne ve onlar, ... olanlar
âmenû âmenû olanlar (hayattayken, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler)
ve ittebeat-hum ve onlara tâbî oldular
zurriyyetu-hum onların zürriyetleri, nesilleri, soyları
bi îmânin îmân ile
elhaknâ ilhak ettik, dahil ettik, kattık
bi-him onlara, kendilerine
zurriyyete-hum onların zürriyetleri, nesilleri, soyları
ve mâ eletnâ-hum ve onlardan eksiltmedik
min ameli-him onların amellerinden
min şey'in bir şey
kulli her, hepsi
imriin
(kulli imriin)
kişi, insan
: (herkes)
bi-mâ ile, sebebiyle, karşılık olarak
kesebe kazandı
rehînun rehine

Ve (hayattayken, ölmeden önce Allah’a ulaşmayı dileyip) âmenû olan, zürriyetleri de kendilerine îmân ile tâbî olanların zürriyetlerini de kendilerine ilhak ettik (yanlarına kattık). Ve onların amellerinden bir şey eksiltmedik. Herkes kazandığına (dereceler) karşılık bır rehindir.

TÛR SURESİ 21. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

İman eden ve nesilleri de iman konusunda kendilerinin yoluna uyanlar var ya, biz onların nesillerini kendilerine kattık. Bununla beraber onların amellerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Herkes kazandığı karşılığında rehindir.

Diyanet İşleri

Ve inananlarla soylarından, inanarak onlara uyanları, soylarından gelenlerle birleştirir, buluştururuz ve yaptıklarının mükâfatından hiçbir şeyi eksiltmeyiz; herkes, kazancına bağlıdır.

Abdulbaki Gölpınarlı

İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tâbi olanlar (var ya)! İşte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik. Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir.

Adem Uğur

İman edenler ve imanlı olarak kendilerine tâbi olan zürriyetleri var ya; onlara kendilerinden gelenleri de ekledik! Onların kazançlarından hiçbir şeyi de eksiltmedik. . . Her kişi yaptığının getirisine bağlıdır!

Ahmed Hulusi

İman edenlerin, nesilleri de iman ile kendilerine tâbi olanların, işte biz onların nesillerinin mükâfatını da, atalarının mükâfatına denk tuttuk. Atalarının devamlı, bilinçli amellerinin mükâfatından da, bir şey eksiltmedik. Sonuçta ehliyeti hâiz herkes işlediği amellerin, hak ettiklerinin karşılığında sorumlu tutuluyor, kendisini rehin ediyor.

Ahmet Tekin

İman edip nesilleri de imanda kendilerini izleyenler var ya, onların nesillerini kendilerine katmış ve kendi amellerinden bir şey eksiltmemişizdir. Her kişi kazandığına karşılık bir rehindir. [2]

Ahmet Varol

İman edenler ve soyları da kendilerini imanda izleyenler (var ya); biz onların soylarını da kendilerine katıp ekledik. Onların amellerinden hiçbir şeyi eksiltmedik. Her kişi, kendi kazandığına karşılık bir rehindir.

Ali Bulaç

(Dünyada) iman edenlere ve zürriyetleri de iman edib kendilerine uyanlara, (ahirette) zürriyetlerine kavuştururuz. (Onları da, baba ve dedeleri gibi cennete koruz ve derecelerini yükseltiriz.) Bununla beraber (baba ve dedelerinin) amellerinden hiç bir şey eksiltmeyiz. Herkes kazancına bağlıdır, (iyi amel işlerse kurtulur, değilse helâk olur.)

Ali Fikri Yavuz

Inanan, soylari da inancta kendilerine uyan kimselere soylarini da katariz. Onlarin islediklerinden hicbir sey eksiltmeyiz. Herkes kazancina baglidir.

Bekir Sadak

Onlar ki imân ettiler ve soyları da kendilerine imân ile uydular, soylarını onlara eriştirip katarız ve biz, onların amellerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Her kişi kazandığına karşılık rehindir.

Celal Yıldırım

İnanan, soyları da inançta kendilerine uyan kimselere soylarını da katarız. Onların işlediklerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Herkes kazancına bağlıdır.

Diyanet İşleri (eski)

İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tâbi olanlar (var ya)! İşte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik. Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir.

Diyanet Vakfi

Soyları tarafından izlenen inananlara soylarını da katarız ve onların yaptıklarından hiç bir şeyi eksiltmeyiz. Herkes kazanmış olduğu şeylerin bir ipoteğidir.

Edip Yüksel

Ve İyman edenleri ki zürriyyetleri de iyman ile arkalarından gelmiş, zürriyyetlerini kendilerine ilhak etmişizdir, bununla beraber kendilerine amellerinden hiçbir şey eksiltmemişizdir, herkes kazancına bağlıdır.

Elmalılı Hamdi Yazır

İman edip zürriyetleri de iman ile arkalarından gelmiş olanlar, işte Biz, onların nesillerini de kendilerine katmışızdır. Bununla beraber kendilerine amellerinden hiçbir şey de eksiltmemişizdir. Herkes kazancına bağlıdır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

İman edip zürriyetleri de iman ile kendilerine tâbi olanlar (yok mu?); işte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Kendilerinin amellerinden birşey de eksiltmedik. Herkes kendi kazandığına bağlıdır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

İnanan, soyları da inançta kendilerine uyan kimselere soylarını da katarız. Onların işlediklerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Herkes kazancına bağlıdır.

Seyyid Kutub

İnananlar ve soyları kendilerini inançta izleyenler; biz onların soylarını da kendilerine katıp ekledik. Onların amellerinden hiçbir şeyi eksiltmedik. Her kişi, kendi kazandığına karşılık bir rehindir.

Gültekin Onan

İman edib de zürriyyetleri de îman ile kendilerine tâ'bi olanlar (yok mu?) biz onların nesillerini de kendilerine katdık. Kendilerinin amelinden bir şey de eksiltmedik. Herkes kazancı mukaabilinde bir rehindir.

Hasan Basri Çantay

Ve îmân edip zürriyetleri de kendilerine îmân ile tâbi' olanlara gelince, (biz) onların zürriyetlerini (Cennette) kendilerine katmışızdır; bununla berâber onların amellerinden kendilerine hiçbir şey eksiltmemişizdir. Her kişi, kendi kazandığına karşılık (bizzat kendi nefsiyle) bir rehindir!

Hayrat Neşriyat

İman edip de soyları da imanda kendilerine tabi olanlar; onlara, soylarını da kattık. Onların işlediklerinden hiç bir şey eksiltmedik. Herkes kazandığı ile bağlıdır.

İbni Kesir

Kendileri iman eden ve soyları bu imanı sürdürecek olanlara gelince, Biz onları soyları ile bütünleştirecek ve işlerini heder ettirmeyeceğiz (ama, sonuçta) herkes kendi kazandığının hesabını verecek.

Muhammed Esed

Ve o kimseler ki, imân ettiler ve kendilerine zürriyetleri de imân ile tâbi oldular, onlara zürriyetlerini de kattık ve onlar için amellerinden bir şeyi de eksiltmedik. Her bir şahıs, kendi kazandığı şeye bağlıdır.

Ömer Nasuhi Bilmen

İman edenleri ve kendilerini iman ile takip eden zürriyetlerini kavuştururuz. Onların amellerinden de hiçbir şey eksiltmemişizdir. Herkes kazandıklarına karşılık bir rehindir.

Ömer Öngüt

İman edenleri, soylarından da iman ederek onlara tabi olanları bir araya getirdik. Çalışmalarından hiçbir şey eksiltmedik. Her kişi, kazancına bağlı bir rehinedir.

Şaban Piriş

Kendileri iman edip zürriyetleri de iman ile kendilerinin izinden gidenlerin nesillerini de kendilerine kavuştururuz. Onların emeklerinden hiçbir şeyin mükâfatını eksiltmeyiz. Onlardan her biri kazandığı güzel neticeleri ile daimdir.

Suat Yıldırım

Kendileri inanmış, zürriyetleri de imânda kendilerine uymuş olan kimselerin zürriyetlerini de kendilerine katmışızdır; kendi ameller(inin sevâb)ından da hiçbir şey eksiltmemişizdir. Herkes kendi kazandığına bağlıdır.

Süleyman Ateş

İman edenler ve soyları da kendilerini imanda izleyenler (var ya); biz onların soylarını da kendilerine katıp eklemişiz. Onların amellerinden hiçbir şeyi eksiltmedik. Her kişi, kendi kazanmakta olduğuna karşılık bir rehindir.

Tefhim-ul Kuran

İman edenleri ve onların nesillerinden iman ederek kendilerine tâbi olanları birbirine kavuşturmuş, kimsenin çalışmasından da birşeyi eksiltmemişizdir. Herkes kendi kazancına bağlıdır.

Ümit Şimşek

İman edip zürriyetleri de imanda kendilerine uyanların, soy soplarını da kendilerine katmışızdır. Ve kendi amellerinden kendilerinin hiçbir şeyini eksiltmemişizdir. Her kişi, kazandığı karşılığında bir rehindir.

Yaşar Nuri Öztürk

Onlar ki, inandılar, soyları da imanda kendilerine uydu. Onları cennete sokarken soylarını da kendilerine eriştirip, cennete katmışızdır ve kendi amellerinin sevabından da, hiç birşey eksiltmemişizdir. Ama sonunda herkes kendi kazandığına bağlıdır, yani ona göre ceza veya mükafat görecektir.

Abdullah Parlıyan

İnananlar ve soyları da imanlı olarak kendilerine uyanları, soyları ile buluştururuz. Onların yaptıklarından hiçbir şeyi eksiltmeyiz. Herkes kazandığına karşılık rehindir.[587]

Bayraktar Bayraklı

(Dünyada) iman eden ve nesilleri de iman konusunda kendilerinin yoluna uyanlar var ya, işte biz onların nesillerini (ahirette) kendilerine kavuştururuz. Bununla beraber onların amellerinden hiçbir şey eksiltmeyiz. Her kişi, kendi kazandığına karşılık bir rehindir (ona göre muamele görecektir).

Cemal Külünkoğlu

İman edenler ve soyları da imanda kendilerine tabi olanlar (var ya), biz onların soylarını da kendilerine katıp ekleriz. Onların amellerinden hiç bir şeyi eksiltmeyiz. Her kişi, kendi kazanmakta olduğuna karşılık bir rehindir.

Kadri Çelik

Kendileri iman etmiş oldukları gibi, zürriyetleri de iman ile kendilerini takip edenlerin zürriyetlerini, (imanları kendileri seviyesinde olmasa bile) onlara kavuştururuz ve (bu kavuşturmadan dolayı) onların amellerine verdiğimiz mükâfattan hiçbir şey eksiltmeyiz. Bununla birlikte herkes, (Cennet’ten dünyada iken) kazandıkları nisbetinde istifade eder.

Ali Ünal

İman edenler ve soyları kendilerini imanda izleyenler; biz onların soylarını da kendilerine katıpekledik. Onların amellerinden hiç bir şeyi eksiltmedik. Her kişi kendi kazandığına karşılık bir rehindir.

Harun Yıldırım

Kendileri iman eden, ve soyları da bu muhteşem imanı izleyenlere gelince: Biz onları soylarıyla buluşturacağız ve kendi yaptıklarının (karşılığından) da hiçbir şey eksiltmeyeceğiz; (ne ki) herkesin (akıbeti) kendi kazandıklarına bağlıdır.

Mustafa İslamoğlu

Gerçeklere inananlar ve soyları da inançta kendilerine uymuş olanlar; işte Biz onların soylarını da kendilerine katmışızdır. Onlara yaptıklarından hiçbir şey eksiltmemişizdir. Herkes kazandığına karşılık bir rehindir!

Sadık Türkmen

İman edenleri ve iman ederek onların izinden giden soylarını da onların yanlarına katarız ve biz hiçbir kimsenin yaptıklarını eksiltmeyiz. Her kişi yaptığının karşılığı olarak layık olduğu yerde tutulur.

İlyas Yorulmaz

Ve (hayattayken, ölmeden önce Allah’a ulaşmayı dileyip) âmenû olan, zürriyetleri de kendilerine îmân ile tâbî olanların zürriyetlerini de kendilerine ilhak ettik (yanlarına kattık). Ve onların amellerinden bir şey eksiltmedik. Herkes kazandığına (dereceler) karşılık bır rehindir.

İmam İskender Ali Mihr