Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.


فَذَرْهُمْ حَتَّى يُلَاقُوا يَوْمَهُمُ الَّذِي فِيهِ يُصْعَقُونَ ﴿٤٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe zer-hum hattâ yulâkû yevme-hum ellezî fî-hi yus'akûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe o zaman, artık, böylece
zer-hum onları bırak, terket
hattâ yulâkû kavuşuncaya kadar
yevme-hum onların günü
ellezî o kimseler ki
fî-hi onda
yus'akûne şiddetli ses ile helâk olacaklar

Artık onları, helâk olacakları günlerine kavuşuncaya kadar terket.

TÛR SURESİ 45. Ayeti Bayraktar Bayraklı Meali

Artık, çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları kendi hallerine bırak!

Bayraktar Bayraklı