TÛR SURESİ 47. Ayeti Ali Ünal Meali
Mekke döneminde inmiştir. 49 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “et-Tûr” kelimesinden almıştır. Tûr, dağ demektir. Burada Hz. Mûsâ’ya ilk vahyin geldiği, Sina Yarımadası’nın güneyindeki Sina dağı kastedilmektedir.
وَإِنَّ لِلَّذِينَ ظَلَمُوا عَذَابًا دُونَ ذَلِكَ وَلَكِنَّ أَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ ﴿٤٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve inne
li ellezîne zalemû
azâben
dûne zâlike
ve lâkinne
eksera-hum
lâ ya'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve inne | ve muhakkak ki |
li ellezîne zalemû | zalimlere, zulmedenlere |
azâben | azap |
dûne zâlike | bundan başka vardır |
ve lâkinne | ve lâkin, ancak |
eksera-hum | onların çoğu |
lâ ya'lemûne | bilmiyorlar, bilmezler |
Ve muhakkak ki zulmedenler için, bundan başka bir azap daha vardır ve lâkin onların çoğu bilmezler.
TÛR SURESİ 47. Ayeti Ali Ünal Meali
(İman esaslarını inkâr veya Allah’a şirk koşmak ve Allah’ın dininin tebliğine mani olmaya çalışmakla) en büyük zulmü işleyenlere bu (büyük azaptan) başka bir azap daha vardır. Ama onların çoğu bunu bilmezler.
Ali Ünal