Mekke döneminde inmiştir. 83 âyettir. Sûre, adını ilk âyeti oluşturan “Yâ-Sîn” harflerinden almıştır.


فَلَا يَحْزُنكَ قَوْلُهُمْ إِنَّا نَعْلَمُ مَا يُسِرُّونَ وَمَا يُعْلِنُونَ ﴿٧٦﴾


YÂSÎN SURESİ 76. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe lâ yahzun-ke kavlu-hum innâ na'lemu mâ yusirrûne ve mâ yu'linûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe artık
lâ yahzun-ke seni mahzun etmesin
kavlu-hum onların sözü, sözleri
innâ muhakkak ki biz
na'lemu biliriz
mâ yusirrûne sır olan şeyler, sakladıkları şeyler
ve mâ yu'linûne ve aleni olan, açıkladıkları şeyler

Artık onların sözleri seni mahzun etmesin. Muhakkak ki Biz, sakladıklarını da açıkladıklarını da biliriz.

YÂSÎN SURESİ 76. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

(Ey Muhammed!) Artık onların sözü seni üzmesin. Çünkü biz, onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliyoruz.

Diyanet İşleri

Mahzûn etmesin seni onların sözleri; şüphe yok ki biz, gizlediklerini de biliriz, açığa vurduklarını da.

Abdulbaki Gölpınarlı

(Resûlüm!) O halde onların sözleri sakın seni üzmesin. Kuşkusuz biz, onların gizlemekte olduklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Adem Uğur

O hâlde onların lafı seni mahzun etmesin. . . Muhakkak ki biz onların gizlediklerini de açıkladıklarını da biliriz.

Ahmed Hulusi

Rasulüm, onların sözleri seni üzmesin. Biz onların gizledikleri niyetlerini, halkı yanıltan fısıltılar yayarak yaptıkları faaliyetleri de, açıkça söylediklerini, alenen yaptıklarını da biliyoruz.

Ahmet Tekin

Artık onların sözleri seni üzmesin. Şüphesiz biz onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliyoruz.

Ahmet Varol

Öyleyse onların sözleri seni hüzne kaptırmasın. Gerçekten biz, sakladıklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Ali Bulaç

O halde (Ey Rasûlüm), o kâfirlerin sözü, (tekzibi) seni mahzun etmesin. Biz, onların (içlerinde) gizlediklerini de, açığa vurduklarını da biliriz.

Ali Fikri Yavuz

Bunlarin sozu seni uzmesin. Biz onlarin gizlediklerini de, aciga vurduklarini da suphesiz biliriz.

Bekir Sadak

Sakın onların sözü seni üzmesin. Şüphesiz ki, biz onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da biliriz.

Celal Yıldırım

Bunların sözü seni üzmesin. Biz onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da şüphesiz biliriz.

Diyanet İşleri (eski)

(Resûlüm!) O halde onların sözleri sakın seni üzmesin. Kuşkusuz biz, onların gizlemekte olduklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Diyanet Vakfi

Sözleri seni üzmesin. Gizledikleri ve açıkladıkları her şeyi çok iyi biliriz.

Edip Yüksel

O halde onların lâkırdıları seni mahzûn etmesin, biz onların içlerini de biliriz dışlarını da

Elmalılı Hamdi Yazır

O halde onların lakırdıları seni üzmesin. Biz onların içlerini de biliriz dışlarını da.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

O halde onların sözleri seni üzmesin. Biz onların içlerini de biliriz, dışlarını da.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Onların sözü seni üzmesin. Biz onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliyoruz.

Seyyid Kutub

Öyleyse onların sözleri seni hüzne kaptırmasın. Gerçekten biz, sakladıklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Gültekin Onan

O halde (habîbim) onların lâfı seni gamnâk etmesin. Şübhe yok ki biz onların neler gizlemekde olduklarını, neler açıklaya geldiklerini biliyoruz.

Hasan Basri Çantay

(Habîbim, yâ Muhammed!) Öyle ise onların sözü, seni üzmesin! Şübhesiz ki biz,(onlar) neyi gizlerler ve neyi açıklarlarsa biliriz.

Hayrat Neşriyat

Onların sözü seni üzmesin. Şüphesiz ki Biz; onların gizlediklerini de, açıkladıklarını da biliriz.

İbni Kesir

Ama o (hakikati inkar eden)lerin sözlerinden üzüntüye kapılma; şüphe yok ki Biz onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da biliriz.

Muhammed Esed

İmdi onların lâkırdıları seni mahzun etmesin. Şüphe yok ki Biz, onların neleri gizlediklerini ve neleri ilan ettiklerini biliyoruz.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sözleri seni üzmesin. Şüphesiz ki biz, onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliriz.

Ömer Öngüt

Onların sözleri seni üzmesin. Biz onların gizlediklerini de açıkladıklarını da elbette biliyoruz.

Şaban Piriş

O halde ey Resulüm, üzülme sen onların laflarına, onların gizlediklerini de iyi biliriz, açıkladıklarını da, sen hiç tasalanma!

Suat Yıldırım

Onların sözü seni üzmesin. Biz onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliyoruz.

Süleyman Ateş

Öyleyse onların sözleri seni hüzne kaptırmasın. Gerçekten biz, onların saklamakta olduklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Tefhim-ul Kuran

Onların sözü seni tasalandırmasın. Biz onların sakladıklarını da biliriz, açığa vurduklarını da.

Ümit Şimşek

Artık onların sözü seni üzmesin! Biz onların sır olarak tuttuklarını da açıkladıklarını da biliyoruz.

Yaşar Nuri Öztürk

Ey peygamber! O gerçekleri inkâr edenlerin, düzensiz ve asılsız konuştuklarından dolayı, üzüntüye kapılma, şüphesiz biz onların içlerini de biliriz, dışlarını da.

Abdullah Parlıyan

O halde, onların sözleri sakın seni üzmesin. Şüphesiz biz, onların gizlemekte olduklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Bayraktar Bayraklı

(Ey Resulüm!) Öyleyse onların sözü seni üzmesin! Çünkü biz, onların (içlerinde) gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliyoruz.

Cemal Külünkoğlu

Öyleyse onların sözleri seni hüzne kaptırmasın. Gerçekten biz onların saklamakta olduklarını da açığa vurduklarını da biliyoruz.

Kadri Çelik

O halde (ey Rasûlüm), onların sözleri seni üzmesin. Biz içlerinde neleri gizliyorlar, neleri dışa vuruyorlar hepsini biliyoruz.

Ali Ünal

(Resûlüm!) O halde onların sözleri sakın seni üzmesin. Kuşkusuz biz, onların gizlemekte olduklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz.

Harun Yıldırım

Artık onların sözleri seni üzmesin: unutma ki Biz onların gizlediklerini de biliriz, açıkladıklarını da.

Mustafa İslamoğlu

Onların sözü seni üzmesin. Biz gizledikleri ve açığa vurdukları şeyleri biliyoruz.

Sadık Türkmen

Onların sözleri seni üzmesin. Biz onların içlerinde sakladıklarını da, açıkça söylediklerini de biliyoruz.

İlyas Yorulmaz

Artık onların sözleri seni mahzun etmesin. Muhakkak ki Biz, sakladıklarını da açıkladıklarını da biliriz.

İmam İskender Ali Mihr