ZÂRİYÂT SURESİ 42. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “ez-zâriyât” kelimesinden almıştır. Zâriyât, esip savuran rüzgârlar demektir.
مَا تَذَرُ مِن شَيْءٍ أَتَتْ عَلَيْهِ إِلَّا جَعَلَتْهُ كَالرَّمِيمِ ﴿٤٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
mâ tezeru
min şey'in
etet
aleyhi
illâ
cealet-hu
ke
er ramîmi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
mâ tezeru | bırakmıyor |
min şey'in | bir şey |
etet | geldi |
aleyhi | onun üzerine |
illâ | ancak, hariç, ...'den başka |
cealet-hu | onu kıldı, yaptı (... haline getirdi) |
ke | gibi |
er ramîmi | çürümüş, ufalanmış, kül gibi toz halinde |
(O rüzgâr), üzerinden geçtiği (hiç)bir şeyi bırakmayarak, mutlaka kül gibi toz haline getirdi.
ZÂRİYÂT SURESİ 42. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Üzerinden geçtiği hiçbir şeyi bırakmıyor, onu kül gibi ediyordu.
Süleyman Ateş