ZÂRİYÂT SURESİ 50. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “ez-zâriyât” kelimesinden almıştır. Zâriyât, esip savuran rüzgârlar demektir.
فَفِرُّوا إِلَى اللَّهِ إِنِّي لَكُم مِّنْهُ نَذِيرٌ مُّبِينٌ ﴿٥٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe firrû
ilâ allâhi
innî
lekum
min-hu
nezîrun
mubînun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe firrû | öyleyse kaç, sığın |
ilâ allâhi | Allah'a |
innî | muhakkak ki ben |
lekum | sizin için |
min-hu | ondan, onun tarafından gönderilmiş |
nezîrun | nezir, uyarıcı |
mubînun | açık, apaçık |
Öyleyse Allah’a firar edin (kaçın ve sığının). Muhakkak ki ben, sizin için O’ndan (Allah tarafından gönderilmiş) apaçık bir nezirim.
ZÂRİYÂT SURESİ 50. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
(48-51) Yeri de döşedik, ne güzel döşeyicilerdir. Ve her şeyden iki çift yarattık. Tâ ki, tefekkür edesiniz. «Artık Allah'a kaçın, şüphe yok ki, ben sizin için O'nun tarafından bir apaçık korkutucuyum. Ve Allah ile beraber başka bir ilâh ittihaz etmeyin. Muhakkak ki, ben sizin için O'ndan bir apaçık korkutucuyum.»
Ömer Nasuhi Bilmen