ZUMER SURESİ 40. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını 71 ve 73. âyetlerde geçen “Zümer” kelimesinden almıştır. Zümer; zümreler, gruplar demektir.
مَن يَأْتِيهِ عَذَابٌ يُخْزِيهِ وَيَحِلُّ عَلَيْهِ عَذَابٌ مُّقِيمٌ ﴿٤٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
men
ye'tî-hi
azâbun
yuhzî-hi
ve yahıllu
aleyhi
azâbun
mukîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
men | kim, kişi |
ye'tî-hi | ona gelir |
azâbun | azap |
yuhzî-hi | onu rezil eder, alçaltır |
ve yahıllu | ve iner, çöker |
aleyhi | ona, onun üstüne |
azâbun | azap |
mukîmun | mukim, daimî, sürekli |
Kendisini rezil edecek azap, kime gelecekse (ona ulaşır) ve mukim (sürekli) azap onun üstüne iner.
ZUMER SURESİ 40. Ayeti Celal Yıldırım Meali
(39-40) De ki: Ey milletim! Bulunduğunuz hal, kurduğunuz düzen, başvurduğunuz çare üzere yapacağınızı yapın; şüpheniz olmasın ki, ben de gerekeni yapmaya çalışıyorum. Kime rüsvay edici azabın geleceğini ve üzerine devamlı azabın ineceğini ileride bilip anlayacaksınız.
Celal Yıldırım