Mekke döneminde inmiştir. 68-70. âyetlerin Medine döneminde indiği konusunda bir rivayet de vardır. 77 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “el-Furkân” kelimesinden almaktadır. Furkân, “hak ile batılı birbirinden ayıran” demek olup Kur’an’ın isimlerinden biridir.


إِذَا رَأَتْهُم مِّن مَّكَانٍ بَعِيدٍ سَمِعُوا لَهَا تَغَيُّظًا وَزَفِيرًا ﴿١٢﴾


FURKÂN SURESİ 12. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

izâ raet-hum min mekânin baîdin semiû lehâ tegayyuzan ve zefîran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
izâ ... olduğu zaman
raet-hum onları gördü
min mekânin bir mekândan, bir yerden
baîdin uzak
semiû işittiler
lehâ onu, onun
tegayyuzan öfkeli (olan), öfke
ve zefîran ve uğultulu (olan), uğultu

(Cehennem), onları uzaktan gördüğü zaman onun öfkesini ve uğultusunu işittiler.

FURKÂN SURESİ 12. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Bu ateş onları uzak bir mesafeden görünce onun müthiş kaynamasını ve uğultusunu işitirler.

Diyanet İşleri

Ateş, onları tâ uzaktan gördü mü duyacak onlar, ateşin şiddetli kızgınlığını ve harıl harıl yanarken çıkardığı sesi.

Abdulbaki Gölpınarlı

Cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerini görünce, onun öfkelenişini (müthiş kaynamasını) ve uğultusunu işitirler.

Adem Uğur

Daha cehenneme girmeden (kabir âlemlerindeyken), onun taşan öfkesini ve şiddetli uğultulu sesini işitirler.

Ahmed Hulusi

Cehennem ateşi, uzak bir mesafeden kâfirleri görünce; onlar cehennemin öfkeli kükremesine, kaynamasına ve uğultusuna kulak verirler.

Ahmet Tekin

O onları uzak bir yerden görünce onlar onun öfkelenişini [2] ve uğultusunu duyarlar.

Ahmet Varol

(Ateş,) Onları uzak bir yerden gördüğünde, onlar bunun gazablı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Ali Bulaç

Öyle ki, bu ateş onları uzak bir yerden gördüğü vakit, onlar, bunun galeyan ve homurdanışını işitirler.

Ali Fikri Yavuz

Bu ates, onlara uzak bir yerden gozukunce, onun kaynamasini ve ugultusunu isitirler.

Bekir Sadak

O ateş bunları uzak bir yerden görünce, onun, öfkesinden köpürüp korkunç uğultusunu duyarlar,

Celal Yıldırım

Bu ateş, onlara uzak bir yerden gözükünce, onun kaynamasını ve uğultusunu işitirler.

Diyanet İşleri (eski)

Cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerini görünce, onun öfkelenişini (müthiş kaynamasını) ve uğultusunu işitirler.

Diyanet Vakfi

Cehennem onları uzaktan görünce, onun öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Edip Yüksel

Ki onları gördüğü vakıt ona mahsus bir hışımlanma, bir zefîr işitirler

Elmalılı Hamdi Yazır

O ateş onları uzak bir yerden gördüğü zaman, ona özgü bir hışımlanma ve uğultu duyarlar.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Ki, cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerine görününce, onun bir hışımlanmasını (kaynamasını) ve uğultusunu işitirler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Bu ateş onları uzaktan görünce onun uğultusu ve öfkeli solumaları kulaklarına gelir.

Seyyid Kutub

(Ateş,) Onları uzak bir yerden gördüğünde, onlar bunun gazablı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Gültekin Onan

O, kendilerini uzak bir yerden gördüğü zaman onlar bunun o müdhiş gazablanışını ve uğultusunu duyacaklardır.

Hasan Basri Çantay

(Bu öyle bir ateştir ki) onları (o kâfirleri) uzak bir yerden görünce, onun öfkelenişini ve homurtusunu işitirler.

Hayrat Neşriyat

Bu, kendilerine uzak bir yerden gözükünce onun kaynayışını ve uğultusunu duyacaklardır.

İbni Kesir

O ateş uzaktan karşılarına çıkınca onun öfkeli kükremesini ve uğultusunu işitecekler;

Muhammed Esed

Onları uzak bir mekandan görünce onun için bir galeyan ve bir şiddetli ses işitirler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Cehennem onları uzak bir yerden gördüğü zaman, onlar bunun müthiş gazaplanışını ve uğultusunu işitirler.

Ömer Öngüt

Bu ateş onlara uzak bir yerden göründüğü zaman, onun gürültüsünü ve uğultusunu işitirler.

Şaban Piriş

Bu ateş onları, daha uzaktan görünce, onun öfkesinden gürlediğini ve korkunç homurtusunu işitirler.

Suat Yıldırım

(Bu ateş) onları uzak bir yerden görünce onlar bunun öfkesini ve homurtusunu işitirler.

Süleyman Ateş

(Ateş,) Onları uzak bir yerden gördüğünde, onlar bunun gazablı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Tefhim-ul Kuran

Onu uzaktan gördüklerinde öfkeyle gürleyişini işitirler.

Ümit Şimşek

O, onları uzak bir yerden gördüğünde, onlar onun kaynayan öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Yaşar Nuri Öztürk

Ateş onları taa uzaktan gördü mü, onlar ateşin şiddetli kızgınlığını ve harıl harıl yanarken çıkardığı sesi duyacaklar.

Abdullah Parlıyan

O ateş uzaktan kendilerine göründüğünde, onun kaynama sesini ve uğultusunu işitirler.

Bayraktar Bayraklı

(Bu ateş) onları uzak bir yerden görünce onlar onun gazaplı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Cemal Külünkoğlu

(Ateş,) Onları uzak bir mesafeden gördüğünde, onlar bunun (ateşin) gazaplı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Kadri Çelik

Bu Ateş onları daha uzaktan görünce, onun öfkeyle nasıl gürlediğini ve nasıl korkunç homurtular çıkardığını işitirler.

Ali Ünal

Cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerini görünce, onun öfkelenişini (müthiş kaynamasını) ve uğultusunu işitirler.

Harun Yıldırım

Onlar, çok uzak bir mekandan dahi, kendilerini gördüğü zaman o ateşin nasıl bir homurtuyla kükrediğini elbet işitecekler.

Mustafa İslamoğlu

(ateş) uzak bir yerden onları gördüğü zaman, onlar bunun öfkesini ve homurtusunu işitirler.

Sadık Türkmen

Ateş onları uzaktan gördüğü zaman, ateşe girecekler öfke ile kaynayan ateşin sesini duyarlar.

İlyas Yorulmaz

(Cehennem), onları uzaktan gördüğü zaman onun öfkesini ve uğultusunu işittiler.

İmam İskender Ali Mihr