Mekke döneminde inmiştir. 99 âyettir. Sûre, adını 80. âyette geçen “Hicr” kelimesinden almıştır. Hicr, Medine’nin kuzeyinde vaktiyle Semûd kavminin yaşadığı bir yerin adıdır.


الَّذِينَ جَعَلُوا الْقُرْآنَ عِضِينَ ﴿٩١﴾


HİCR SURESİ 91. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ellezîne cealû el kur'âne ıdîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ellezîne o kimseler ki, onlar
cealû kıldılar, yaptılar
el kur'âne Kur'ân'ı
ıdîne kısım kısım, parça parça

Onlar, Kur’ân-ı Kerim’i parça parça kıldılar.

HİCR SURESİ 91. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Ki onlar, (bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr ederek) Kur’an’ı da parça parça edenlerdir.

Diyanet İşleri

Öyle kişilerdi onlar ki Kurân'ı parça parça ettiler; bir kısmına inandılar da bir kısmına inanmadılar.

Abdulbaki Gölpınarlı

Onlar, Kur'an'ı bölüp ayıranlardır.

Adem Uğur

Kurân'ı, işlerine geldiği gibi böldüler (çıkarları yönünden Kurân'ı değerlendirdiler)!

Ahmed Hulusi

Onlar, Kur’ân’ın tutarsız, çelişkili anlamlar yığını olduğunu, Tevrat’a ve İncil’e uygun ve aykırı kısımlarının bulunduğunu ortaya koymaya çalışanlardır.

Ahmet Tekin

Onlar ki, Kur'an'ı kısım kısım yaptılar. [6]

Ahmet Varol

Ki onlar Kur'anı parça parça kıldılar.

Ali Bulaç

Onlar, o kimselerdir ki, kitablarını kısım kısım yapmışlardı (bir kısmına inanıyor, diğer bir kısmına inanmıyorlardı.)

Ali Fikri Yavuz

(90-93) Kuran'i islerine geldigi gibi bolenlere de, kendi Kitablarinin bir kismina inanip bir kismini kabul etmiyen yahudi ve hiristiyanlara da nitekim Kitap indirmistik; Rabbine and olsun ki hepsini, yaptiklarindan sorumlu tutacagiz.

Bekir Sadak

Kur'ân'ı parça parça edenlere de (azâb indirmiştik).

Celal Yıldırım

(90-93) Kuran'ı işlerine geldiği gibi bölenlere de, kendi Kitablarının bir kısmına inanıp bir kısmını kabul etmeyen yahudi ve hıristiyanlara da nitekim Kitap indirmiştik; Rabbine and olsun ki hepsini, yaptıklarından sorumlu tutacağız.

Diyanet İşleri (eski)

Onlar, Kur'an'ı tutarsız parçalar olarak nitelendirenlere gelince,

Diyanet Vakfi

Onlar ki Kuran'ı parçalara ayırdılar.

Edip Yüksel

O, Kur'anı kısım kısım tefrık edenlere

Elmalılı Hamdi Yazır

O Kur'an'ı kısım kısım ayıranlara.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Onlar, Kur'ân'ın bir kısmına inanıp bir kısmına inanmayarak onu kısım kısım böldüler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Onlar ki, Kur'an'ın ayetleri arasında da ayırım gözettiler.

Seyyid Kutub

Ki onlar Kuranı parça parça kıldılar.

Gültekin Onan

(90-91) Nitekim iş bölümü yapanlara, Kur'ânı parçalayanlara da (öyle azâb) indirmişdik.

Hasan Basri Çantay

Onlar ki, Kur’ân’ı kısım kısım ayırdılar (bir kısmına hak, bir kısmına bâtıl dediler).

Hayrat Neşriyat

Onlar ki; Kur'an'ı parçalara ayırmışlardı.

İbni Kesir

işte onlar, (şimdi) Kur'an'ı da tutarsız, insicamsız bir anlam (demeti) olarak göstermek istiyorlar!

Muhammed Esed

O kimseler (in üzerine ki, Kur'an'ı) taksime uğratmak istemişlerdi.

Ömer Nasuhi Bilmen

Onlar Kur'an'ı parça parça edenlerdir.

Ömer Öngüt

Onlar, Kur’an’ı parçalayan kimselerdir.

Şaban Piriş

(90-91) Tıpkı o bölüşenlerin, O Kur’ân’ı parça parça edenlerin başlarına indirdiğimiz felaket gibi.

Suat Yıldırım

Onlar ki Kur'ân'ı bölük bölük ettiler.

Süleyman Ateş

Ki onlar Kur'anı parça parça kıldılar.

Tefhim-ul Kuran

Onlar Kur'ân'ı parça parça edenlerdir.

Ümit Şimşek

Onlar ki Kur'an'ı parça parça/bölük bölük/falcılık aracı yaptılar.

Yaşar Nuri Öztürk

İşte onlar, Kur'ân'ı parça parça ettiler de, bir kısmına inanıp, bir kısmına inanmadılar.

Abdullah Parlıyan

Onlar, Kur'ân'ı bölüp ayıranlardır.

Bayraktar Bayraklı

(91-93) Onlar ki, (bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr ederek) Kur'an'ın ayetleri arasında da ayırım gözettiler. Rabbin hakkı için, onların tümünü muhakkak sorguya çekeceğiz. Onları yaptıkları işlerden sorumlu tutacağız.

Cemal Külünkoğlu

O kimseler ki Kur'an'ı parça parça kıldılar.

Kadri Çelik

Ki onlar, Kur’ân’ı bölük bölük edip (dağıtıyorlardı).

Ali Ünal

Onlar, Kur'an'ı bölüp ayıranlardır.

Harun Yıldırım

Onlar ki, (şimdi de) Kur'an'ı birbirinden kopuk sözler demeti olarak tasavvur ediyorlar.

Mustafa İslamoğlu

Işte yine onlardan bir topluluk; Kur’an’ın bir kısmını kabul edip bir kısmını reddediyorlar.

Sadık Türkmen

Onlar da Kur'an'ı birbirinden kopuk tutarsız parçalara ayırdılar.

İlyas Yorulmaz

Onlar, Kur’ân-ı Kerim’i parça parça kıldılar.

İmam İskender Ali Mihr