Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


مَاكِثِينَ فِيهِ أَبَدًا ﴿٣﴾


KEHF SURESİ 3. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

mâkisîne fî-hi ebeden
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
mâkisîne kalıcıdırlar
fî-hi orada
ebeden ebediyyen, ebedî olarak

Orada ebedî olarak kalıcıdırlar (kalacaklardır).

KEHF SURESİ 3. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

(2-4) (Allah onu), katından gelecek şiddetli bir azap ile (inanmayanları) uyarmak, salih ameller işleyen mü’minleri, içlerinde ebedî olarak kalacakları güzel bir mükâfat (cennet) ile müjdelemek ve “Allah, bir çocuk edindi” diyenleri de uyarmak için dosdoğru bir kitap kıldı.

Diyanet İşleri

O mükâfât yurdunda ebedî kalacaktır onlar.

Abdulbaki Gölpınarlı

Onlar orada ebedî kalacaklarlardır.

Adem Uğur

Ki (bu iman edenler) onun içinde sonsuza dek kalacaklardır.

Ahmed Hulusi

Onlar cennet nimetleri içinde ebedî kalacaklar.

Ahmet Tekin

Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır.

Ahmet Varol

Onlar orda ebedi olarak kalıcıdırlar.

Ali Bulaç

Ebediyyen orada (cennet’de) kalacaklardır.

Ali Fikri Yavuz

(1-4) Hamd Allah'a muhsustur ki, kendi katindan siddetli bir baskini haber vermek ve yararli is yapan muminlere, icinde temelli kalacaklari guzel bir mukafati mujdelemek ve : «Allah cocuk edindi» diyenleri uyarmak icin kuluna egri bir taraf birakmadigi dosdogru Kitap'i indirmistir.

Bekir Sadak

(1-2-3-4) Hamd O Allah'a ki, (inkarcı sapıkları) kendi katından şiddetli bir azâb ile korkutmak; iyi-yararlı amellerde bulunan mü'minleri, içinde devamlı kalacakları güzel bir mükâfatla müjdelemek ve «Allah çocuk edindi» diyenleri uyarmak için kulu (Muhammed'e) kitabı indirdi ve onda hiçbir eğrilik meydana getirmedi; onu dosdoğru sapasağlam tuttu.

Celal Yıldırım

(1-4) Hamd Allah'a mahsustur ki, kendi katından şiddetli bir baskını haber vermek ve yararlı iş yapan müminlere, içinde temelli kalacakları güzel bir mükafatı müjdelemek ve : 'Allah çocuk edindi' diyenleri uyarmak için kuluna eğri bir taraf bırakmadığı dosdoğru Kitap'ı indirmiştir.

Diyanet İşleri (eski)

(1-4) Hamd olsun Allah'a ki, O, (insanları) kendi tarafından çetin bir azap ile ikaz etmek, iyi iş ve davranışlarda bulunan müminlere, kendileri için, içinde ebedî kalacakları (cennette) güzel bir ecir bulunduğunu müjdelemek ve «Allah evlât edindi» diyenleri de uyarmak için kuluna (Muhammed'e), kendisinde hiçbir (tezat ve) eğrilik bulunmayan dosdoğru Kitab'ı indirdi.

Diyanet Vakfi

Ki orada sürekli kalacaklardır.

Edip Yüksel

Ebediyyen onda ârâm edecekler

Elmalılı Hamdi Yazır

ebedi olarak orada kalacaklar.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Onlar orada sürekli kalacaklardır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Mü'minler o ödül yerinde (cennette) sürekli kalacaklardır.

Seyyid Kutub

(Onlar) Orada ebediyen kalıcıdırlar.

Gültekin Onan

(1-2-3-4) (Kâfirleri) cânib (-i ilâhîsi) nden en çetin bir azâb ile korkutmak, güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunan mü'minlere de içinde ebedî kalacakları güzel bir ecr (ve mükâfat) ı müjdelemek, (hele) «Allah evlâd edindi» diyenlere ma'ruz kalacakları kötü aakıbetleri haber vermek için, kendisinde hiç bir eğrilik yapmadığı, o dosdoğru kitabı (Kur'ânı) kulu (Muhammed sallellâhü aleyhi ve sellem) üzerine indiren Allaha hamd olsun.

Hasan Basri Çantay

(Ki o mü’minler) orada ebedî olarak kalıcıdırlar.

Hayrat Neşriyat

Orada temelli kalacaklardır.

İbni Kesir

içinde sonsuza kadar kalacakları (bir mutluluk esenlik halini müjdelemek için).

Muhammed Esed

(2-3) Müstakım olarak (indirdi ki) tarafından sadır olan bir şiddetli azap ile (kâfirleri) korkutsun ve sâlih sâlih amellerde bulunan mü'minleri de tebşir eylesin, ki onlar için şüphe yok güzel bir mükâfaat vardır. Orada (o mü'minler) ebedîyyen ikamette bulunacaklardır.

Ömer Nasuhi Bilmen

Orada ebedî kalacaklardır.

Ömer Öngüt

(2-3) Kitabı, O’ndan gelecek şiddetli bir azabın uyarısını yapması ve doğruları yapan müminlere de içinde ebedi kalacakları güzel bir mükafaatın olduğunu müjdelemesi

Şaban Piriş

(2-4) Dosdoğru bir kitap olarak gönderdi. Ta ki Kendi nezdinde inkârcılar için hazırladığı şiddetli azabı bildirerek onları uyarsın. Makbul ve güzel işler yapan müminleri de ebediyyen içinde kalacakları güzel bir mükâfatla müjdelesin ve ta ki "Allah evlat edindi" diyenleri uyarsın.

Suat Yıldırım

Onlar sürekli olarak o mükâfât içinde bulunacaklardır.

Süleyman Ateş

Onlar orda ebedi olarak kalıcıdırlar.

Tefhim-ul Kuran

O mü'minler orada ebediyen kalacaklardır.

Ümit Şimşek

Onlar, o hal üzere sonsuza dek kalıcıdırlar.

Yaşar Nuri Öztürk

İçinde sonsuza kadar kalacakları cennetleri müjdelemek için.

Abdullah Parlıyan

(2-4) Onu dosdoğru bir kitap olarak indirdi ki Allah'ın katından gelecek şiddetli azaba karşı uyarsın; iyi işler yapan müminlere de, kendileri için, içinde süreli bulunacakları güzel bir ödül olduğunu müjdelesin ve “Allah çocuk edindi” diyenleri de uyarsın.

Bayraktar Bayraklı

(2-4) (Allah onu), katından gelecek şiddetli bir azap ile (inanmayanları) uyarmak, faydalı eylemlerde bulunan mü'minleri, içlerinde ebedi kalacakları güzel mükâfat yurdu olan (cennet) ile müjdelemek ve “Allah, bir çocuk edindi” diyenleri de (korkutup) uyarmak için dosdoğru bir kitap kıldı.

Cemal Külünkoğlu

Onlar onda ebedi olarak kalıcıdırlar.

Kadri Çelik

Hem de, orada ebedî kalmak üzere–

Ali Ünal

Onlar orada ebedî kalacaklardır.

Harun Yıldırım

içinde ebedi kalacakları (bir karşılığı)...

Mustafa İslamoğlu

Orada sonsuz kalıcıdırlar.

Sadık Türkmen

(Onlar, verilen mükafaatlar veya azap) İçinde sürekli kalıcıdırlar.

İlyas Yorulmaz

Orada ebedî olarak kalıcıdırlar (kalacaklardır).

İmam İskender Ali Mihr