KEHF SURESİ 48. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.
وَعُرِضُوا عَلَى رَبِّكَ صَفًّا لَّقَدْ جِئْتُمُونَا كَمَا خَلَقْنَاكُمْ أَوَّلَ مَرَّةٍ بَلْ زَعَمْتُمْ أَلَّن نَّجْعَلَ لَكُم مَّوْعِدًا ﴿٤٨﴾
KEHF SURESİ 48. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
(zeame) ellen nec'ale lekum mev'ıden
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve uridû | ve sunuldular, arz edildiler |
alâ rabbi-ke | senin Rabbine, Rabbine |
saffen | saf saf, sıra halinde |
lekad | andolsun |
ci'tumû-nâ | bize geldiniz |
kemâ | gibi |
halaknâ-kum | sizi yarattık |
evvele | ilk, evvel |
merratin | kez, defa |
bel | hayır |
zeamtum
(zeame) |
zanda bulundunuz
: (zanda bulunup bir şey söyledi) |
ellen nec'ale | bizim asla yapmayacağımız, yapamayacağımız |
lekum | size |
mev'ıden | vaadedilen |
Saf saf Rabbine arz olundular (sunulacaklar). Andolsun ki siz, Bize, ilk yarattığımız gibi geldiniz (geleceksiniz). Hayır, size vaadedileni yapmayacağımız zannında bulundunuz.
KEHF SURESİ 48. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Hepsi saf saf Rabbinin huzuruna çıkarılırlar. Onlara, “Andolsun, sizi ilk önce yarattığımız gibi bize geldiniz. Oysa siz, sizin için hesaba çekileceğiniz bir zaman belirlemediğimizi sanmıştınız” denir.
Diyanet İşleri
Hepsi de saf saf Rabbine arz edilir, andolsun ki der, önce nasıl yarattıysak sizi öylece geldiniz tapımıza; size muayyen bir zaman tâyin etmedik mi sandınız?
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve hepsi sıra sıra Rabbinin huzuruna çıkarılmışlardır: Andolsun ki sizi ilk defasında yarattığımız şekilde bize geldiniz. Oysa size vâdedilenlerin tahakkuk edeceği bir zaman tayin etmediğimizi sanmıştınız, değil mi?
Adem Uğur
Saf saf Rablerine arz olunmuşlardır (inanç mertebelerine göre yer alırlar)! Andolsun ki, sizi ilk yarattığımız gibi (bilinç karışıklığından arınmış, saf şuurlar olarak) bize geldiniz. . . Belki siz, sizin için böyle bir aşamayı oluşturmayacağımızı sandınız!
Ahmed Hulusi
Hepsi saf halinde, sıra sıra Rabbinin huzuruna çıkarılacaklar. Allah onlara:
Ahmet Tekin
'Andolsun ki, sizi ilk defasında yarattığımız şekilde bize geldiniz. Oysa size va’dedilenlerin gerçekleşeceği bir zaman tayin etmediğimizi sanmıştınız, değil mi?' buyuracak.
Saflar halinde Rabbine sunulurlar. 'Andolsun, sizi ilk kez yarattığımız gibi bize geldiniz. Hayır, sizin için buluşma vakti belirlemeyeceğimizi sanmıştınız (değil mi)?'
Ahmet Varol
Onlar senin Rabbine sıra sıra sunulmuşlardır. Andolsun, siz ilk defa yarattığımız gibi bize gelmiş oldunuz. Hayır, bizim size bir kavuşma zamanı tesbit etmediğimizi sanmıştınız değil mi?
Ali Bulaç
Onlar, saf halinde Rabbine arzedilmişlerdir. (Sonra onlara şöyle denir): Yemin olsun ki, sizi ilk önce yarattığımız gibi (çıplak olarak) bize geldiniz. Fakat, size kıyamet için yaptığımız vaadi yerine getirmiyeceğiz, sanmıştınız; değil mi?
Ali Fikri Yavuz
Dizi dizi Rabbine sunulduklarinda onlara: «And olsun ki, sizi ilk defa yarattigimiz gibi Bize geldiniz. Sizi bir yere toplamak icin soz vermedigimizi iddia etmistiniz degil mi?» denir.
Bekir Sadak
(Hepsi de) saf saf Rabbınıza arzedilmişlerdir. And olsun ki, sizi ilk yarattığımız gibi bize geldiniz. Ama (ne yazık ki) size va'dimizi gerçekleştirecek bir yer ve zaman belirlemediğimizi iddia edip durdunuz.
Celal Yıldırım
Dizi dizi Rabbine sunulduklarında onlara: 'And olsun ki, sizi ilk defa yarattığımız gibi Bize geldiniz. Sizi bir yere toplamak için söz vermediğimizi iddia etmiştiniz değil mi?' denir.
Diyanet İşleri (eski)
Ve hepsi sıra sıra Rabbinin huzuruna çıkarılmışlardır: Andolsun ki sizi ilk defasında yarattığımız şekilde bize geldiniz. Oysa size vâdedilenlerin tahakkuk edeceği bir zaman tayin etmediğimizi sanmıştınız, değil mi?
Diyanet Vakfi
Ve sırayla Rabbine sunulurlar. Bize, ilk başta sizi nasıl yarattıysak öyle gelirsiniz. Oysa, böyle bir buluşmayı gerçekleştirmeyeceğimizi ileri sürüyordunuz.
Edip Yüksel
Ve hepsi saffolarak Rabbına arz edilmişlerdir, işte buyurur celâlim hakkı için ilk def'a yarattığımız gibi bize geldiniz, fakat size hiç bir mev'id yapmıyacağız zuummetmiştiniz değilmi
Elmalılı Hamdi Yazır
Hepsi saf saf Rabbine arzedilecekler; (O da şöyle) buyurur: «İşte andolsun ki, ilk önce yarattığımız gibi bize geldiniz; fakat siz va'd ettiğimiz zamanı gerçekleştiremeyeceğimizi sanmıştınız, değil mi?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onlar, saf halinde Rabbine arz edilmişlerdir. Allah, onlara şöyle diyecektir: «Şüphesiz sizi ilk önce yarattığımız gibi bize geldiniz. Fakat, size kıyamet için yaptığımız vaadi yerine getirmeyeceğimizi sanmıştınız, değil mi?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Hepsi sıra sıra Rabb'inin huzuruna çıkarılırlar. Onlara «Tıpkı ilk yarattığımızda olduğunuz gibi şimdi karşımıza çıktınız. Oysa benimle hiç karşılaşmayacağınızı sanmıştınız» denir.
Seyyid Kutub
Onlar senin rabbine sıra sıra sunulmuşlardır. Andolsun, siz ilk defa yarattığımız gibi bize gelmiş oldunuz. Hayır, bizim size bir kavuşma zamanı tesbit etmediğimizi sanmıştınız değil mi?
Gültekin Onan
Hepsi saf (lar) haaline Rabbine arz edilmişlerdir. Andolsun ki sizi ilk defa yaratdığımız gibi bize geldiniz. Hayır, size va'dimizi yerine getirecek bir zaman ta'yîn etmediğimizi sandınız değil mi?
Hasan Basri Çantay
Ve (hepsi) sıra sıra Rabbinin huzûruna arz olunmuş (çıkarılmış)lardır. (Onlara:)'And olsun ki, sizi ilk def'a yarattığımız gibi (çıplak ve hiçbir şeye sâhip olmayarak) bize geldiniz. Hayır! Size (söylenenlerin gerçekleşeceği) bir va'd zamânı(nı) aslâ ta'yîn etmediğimizi sanmıştınız, değil mi?' (denir).
Hayrat Neşriyat
Saflar halinde Rabbına sunulduklarında onlara: Andolsun ki; sizi ilk kez yarattığımız gibi Bize geldiniz. Sizi toplamak için bir söz vermediğimizi iddia etmiştiniz değil mi?
İbni Kesir
Ve dizi dizi Rablerinin huzuruna çıkarıldıklarında (Rableri onlara şöyle diyecek:) "İşte, sizi ilk kez yarattığımız günkü gibi (bütünüyle yapayalnız ve boyun eğmiş olarak) huzurumuza geldiniz; oysa, sizin için böyle bir buluşmayı gerçekleştirmeyeceğimizi sanıyordunuz hep!"
Muhammed Esed
Ve Rabbine bir saf olarak arzedilmişlerdir. Muhakkak ki siz, kendinizi ilk defa yarattığımız gibi Bize gelmiş oldunuz. Hayır. Siz zû'm etmiş idiniz ki, sizin için hiçbir mev'id tayin etmeyeceğiz.
Ömer Nasuhi Bilmen
Hepsi saf saf Rabbinin huzuruna arzedilirler. “Andolsun ki sizi ilk defasında yarattığımız şekilde bize geldiniz. Halbuki siz, vâdedilenlerin gerçekleşeceği bir zaman tayin etmediğimizi sanmıştınız. ”
Ömer Öngüt
Saf saf Rablerinin huzuruna arz edilirler. -İlk defa sizi yarattığımız gibi yine bize geldiniz. Oysa sizi toplayacağımıza dair bir söz vermediğimizi iddia etmiştiniz.
Şaban Piriş
Hepsi sıra sıra Rabbinin huzuruna arz olundular. Ve şöyle nida edildi onlara: "İlkin sizi nasıl yarattıksa, aynen o şekilde Biz’e döndünüz. Siz ise, böyle bir buluşma belirlemediğimizi iddia ederdiniz değil mi?"
Suat Yıldırım
Ve hepsi sıra sıra senin Rabbine sunulmuşlardır: "Andolsun, sizi ilk defa yarattığımız gibi (çırılçıplak, yalnız, malsız, mülksüz) bize geldiniz! Oysa siz, size (yaptıklarınızdan hesap sorulacak) bir zaman tayin etmeyeceğimizi sanmıştınız!"
Süleyman Ateş
Onlar senin Rabbine sıra sıra sunulmuşlardır. Andolsun, sizi ilk defa yarattığımız gibi bize gelmiş oldunuz. Hayır, siz, bizim size bir kavuşma zamanı tesbit etmediğimizi sanmıştınız değil mi?
Tefhim-ul Kuran
Hepsi saf saf Rabbine arz olunur. İlk önce sizi nasıl yarattıysak, öylece huzurumuza gelmişsinizdir. Halbuki size olan vaadimiz için bir zaman belirlemediğimizi sanıyordunuz.
Ümit Şimşek
Hepsi, saflar halinde Rabbine arz edilmiştir. Yemin olsun, sizi ilk kez yarattığımız gibi yine bize geldiniz. Ama siz, sizin için hesabın görüleceği bir zaman belirlemeyeceğimizi sanmıştınız.
Yaşar Nuri Öztürk
Ve saf saf Rablerinin huzuruna çıkarıldıklarında, Rableri onlara şöyle diyecek: “İşte sizi ilk kez yarattığımız günkü gibi, bütünüyle yapayalnız ve boyun eğmiş olarak huzurumuza geldiniz. Oysa siz, size verdiğimiz sözü yerine getirecek bir zaman tayin etmediğimizi sanmıştınız değil mi?”
Abdullah Parlıyan
İnsanlar, sıra sıra Rabblerinin huzuruna çıkarılırlar. Andolsun ki, sizi ilk defa yarattığımız gibi bize geldiniz. Fakat, size bir buluşma sözü vermediğimizi sanmıştınız, değil mi?
Bayraktar Bayraklı
(O gün) sıralar halinde hepsi Rablerinin huzuruna çıkarılacaklar. Onlara: “Andolsun, sizi ilk önce yarattığımız gibi (şimdi de çırılçıplak olarak, hiçbir şeyiniz olmaksızın) bize geldiniz. Oysa siz, sizin için hesaba çekileceğiniz bir zaman belirlemediğimizi sanmıştınız değil mi” denir.
Cemal Külünkoğlu
Onlar senin Rabbine sıra sıra sunulurlar. Şüphesiz sizi ilk defa yarattığımız gibi bize gelmiş olursunuz. Hayır, bizim size bir buluşma zamanı tayin etmediğimizi sandınız, değil mi?
Kadri Çelik
Hepsi, (dünyada iken hakimiyetini kabul etmek istemedikleri ve Kendisine ortaklar tanıdıkları) Rabbinin huzuruna sıra sıra arz olundu. “İşte, en başta sizi nasıl yaratmışsak, aynen öyle (dünyevî bütün mal, evlât, makam, isim ve statüden soyunmuş olarak) Bize geldiniz. Size böyle bir randevu vermediğimizi iddia ediyordunuz değil mi?
Ali Ünal
Ve hepsi sıra sıra Rabbinin huzuruna çıkarılmışlardır: Andolsun ki sizi ilk defasında yarattığımız şekilde bize geldiniz. Oysa size vâdedilenlerin tahakkuk edeceği bir zaman tayin etmediğimizi sanmıştınız, değil mi?
Harun Yıldırım
Sonunda saf halinde Rabbinin huzuruna çıkarıldıklarında: "İşte, nihayet sizi ilk yarattığımız günkü gibi Bize geldiniz; fakat (dünyadayken) sizin için böylesi bir buluşmayı gerçekleştiremeyeceğimizi düşünüyordunuz!" (denilecek).
Mustafa İslamoğlu
Hepsi sıra sıra Rabbinin huzuruna sunulmuşlardır. Ant olsun, sizi ilk defa yarattığımız gibi Bize geldiniz. Oysa siz, sizin için; belli bir hesap zamanı tayin etmeyeceğimizi sanmıştınız.
Sadık Türkmen
Sıralar halinde insanlar Rablerinin huzuruna getirilir ve “Sizi ilk yarattığımız gibi, bizim karşımıza geldiniz. Halbuki siz, bizim size vaat ettiğimiz, yeniden diriltmeye gücümüzün yetmeyeceğini zannediyordunuz” denir.
İlyas Yorulmaz
Saf saf Rabbine arz olundular (sunulacaklar). Andolsun ki siz, Bize, ilk yarattığımız gibi geldiniz (geleceksiniz). Hayır, size vaadedileni yapmayacağımız zannında bulundunuz.
İmam İskender Ali Mihr