KEHF SURESİ 74. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.
فَانطَلَقَا حَتَّى إِذَا لَقِيَا غُلَامًا فَقَتَلَهُ قَالَ أَقَتَلْتَ نَفْسًا زَكِيَّةً بِغَيْرِ نَفْسٍ لَّقَدْ جِئْتَ شَيْئًا نُّكْرًا ﴿٧٤﴾
KEHF SURESİ 74. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | böylece |
intalekâ | ikisi gitti (oradan ayrıldı) |
hattâ | oluncaya kadar |
izâ | olduğu zaman |
lekıyâ | ikisi karşılaştılar, rastladılar |
gulâmen | (erkek) çocuk |
fe | o zaman |
katele-hu | onu öldürdü |
kâle | dedi |
e katelte | sen öldürdün mü |
nefsen | bir nefs, kişi |
zekiyyeten | temiz, masum |
bi gayri | olmaksızın, karşılık olmaksızın |
nefsin | bir nefs, kişi |
lekad | andolsun |
ci'te | sen (geldin) yaptın, tahakkuk ettirdin |
şey'en | bir şey |
nukren | kötü, şeriate uymayan |
Böylece bir (erkek) çocuğa rastlayıncaya kadar gittiler. (Hızır A.S), onu (çocuğu) öldürdü. (Musa A.S): “Sen, temiz (masum) bir kişiyi (başka) bir nefse karşılık olmaksızın mı öldürdün? Andolsun ki sen, kötü (şeriate uymayan) bir şey yaptın.” dedi.
KEHF SURESİ 74. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Yine yola koyuldular. Nihayet bir erkek çocukla karşılaştıklarında, adam (hemen) onu öldürdü. Mûsâ, “Bir cana karşılık olmaksızın suçsuz birini mi öldürdün? Andolsun çok kötü bir iş yaptın!” dedi.
Diyanet İşleri
Gene yola düştüler, derken bir erkek çocuğa rastladılar, o zât, çocuğu öldürdü. Mûsâ bir cana kıymamışken tuttun, tertemiz birisini öldürdün, andolsun ki pek kötü ve menedilmiş bir şey yaptın sen dedi.
Abdulbaki Gölpınarlı
Yine yürüdüler. Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında (Hızır) hemen onu öldürdü. Musa dedi ki: Tertemiz bir canı, bir can karşılığı olmaksızın (kimseyi öldürmediği halde) katlettin ha! Gerçekten sen fena bir şey yaptın!
Adem Uğur
Yollarına devam ettiler. . . Nihayet küçük yaşta bir erkek çocuğa rastgeldiler; (Hızır) onu öldürdü! (Musa) dedi: "Kısas gerekçesi olmaksızın suçsuz birini öldürdün? Gerçekten çok çirkin - yanlış bir şey yaptın!"
Ahmed Hulusi
Bunun üzerine birlikte yürüdüler. Nihayet bir delikanlıya rastladıklarında, Hızır hemen onu öldürdü. Mûsâ:
Ahmet Tekin
'Bir cana karşılık olmadan, kısas uygulama zarureti bulunmadan, masum bir cana mı kıydın? Doğrusu çok kötü bir şey yaptın.' dedi.
Yeniden yola koyuldular. Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında hemen onu öldürdü. (Musa): 'Bir can karşılığı olmaksızın suçsuz bir canı öldürdün mü? Doğrusu çok çirkin bir şey yaptın!' dedi.
Ahmet Varol
Böylece ikisi (yine) yola koyuldular. Nitekim bir çocukla karşılaştılar, o hemen tutup onu öldürüverdi. (Musa) Dedi ki: "Bir cana karşılık olmaksızın, tertemiz bir canı mı öldürdün? Andolsun, sen kötü bir iş yaptın."
Ali Bulaç
Yine gittiler. Nihayet bir oğlana rastgeldikleri vakit, tuttu Hızır bunu öldürüverdi. Mûsâ dedi ki: “- Tertemiz (günah işlememiş) bir kimseyi, bir can karşılığı olmaksızın öldürdün ha!... Doğrusu görülmemiş bir şey yaptın.”
Ali Fikri Yavuz
Yine gittiler; sonunda bir erkek cocuga rastladilar, o hemen onu oldurdu. Musa: «Bir cana karsilik olmaksizin masum bir cana mi kiydin? Dogrusu pek kotu bir sey yaptin» dedi.
Bekir Sadak
Derken yollarına devam ettiler ; sonunda bir oğlan çocuğuna rastladılar. O kul, o oğlanı öldürdü. Musa: «Bir cana karşılık olmaksızın tertemiz masum bir canı mı öldürdün ? Doğrusu çok kötü bir iş yaptın !» dedi.
Celal Yıldırım
Yine gittiler; sonunda bir erkek çocuğa rastladılar, o hemen onu öldürdü. Musa: 'Bir cana karşılık olmaksızın masum bir cana mı kıydın? Doğrusu pek kötü bir şey yaptın' dedi.
Diyanet İşleri (eski)
Yine yürüdüler. Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında (Hızır) hemen onu öldürdü. Musa dedi ki: Tertemiz bir canı, bir can karşılığı olmaksızın (kimseyi öldürmediği halde) katlettin ha! Gerçekten sen fena bir şey yaptın!
Diyanet Vakfi
Böylece yürüdüler. Nihayet bir delikanlıya rastladıklarında onu hemen öldürdü. 'Kimseye kıymamış suçsuz bir kimseyi niçin öldürdün? Sen, çok kötü bir iş yaptın,' dedi
Edip Yüksel
Yine gittiler, nihayet bir oğlana rast geldiler tuttu onu öldürüverdi, â! dedi: tertemiz bir nefsi bir nefis mukabili olmaksızın öldürdün mü? alimallah çok münker bir şey yaptın
Elmalılı Hamdi Yazır
Yine gittiler nihayet bir oğlana rastgeldiler; tuttu onu öldürüverdi. Musa: «Bir can karşılığı olmaksızın masum bir cana mı kıydın? Doğrusu çok kötü birşey yaptın!» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Yine gittiler. Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında Hızır hemen onu öldürdü. Musa: «Kısas olmadan masum bir cana nasıl kıyarsın? Doğrusu sen çok fena bir şey yaptın» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Yine yola koyuldular. Bir süre sonra bir genç ile karşılaştılar. O kulumuz, delikanlıyı öldürdü. Musa; «Bir cana karşılık olmaksızın masum bir cana mı kıydın? Gerçekten çok kötü bir iş yaptın» dedi.
Seyyid Kutub
Böylece ikisi (yine) yola koyuldular. Nitekim bir çocukla karşılaştılar, o hemen tutup onu öldürüverdi. (Musa) Dedi ki: "Bir cana karşılık olmaksızın, tertemiz bir canı mı öldürdün? Andolsun, sen benzeri görülmedik (nükra) bir şey yaptın."
Gültekin Onan
Yine gitdiler. Nihayet bir oğlan çocuğuna rast geldikleri zaman o, hemen bunu öldürdü. (Musa) dedi ki: «Tertemiz (ma'sum) bir canı, (diğer) bir can karşılığı olmaksızın, öldürdün ha! Andolsun ki sen kötü bir şey yapdın»!
Hasan Basri Çantay
Yine (berâberce) gittiler; nihâyet bir erkek çocuğa rastladıkları zaman, (Hızır)tuttu onu öldürüverdi. (Mûsâ:) 'Bir cana karşılık olmaksızın ma'sum bir cana mı kıydın? Gerçekten çok çirkin bir şey yaptın!' dedi.
Hayrat Neşriyat
Yine gittiler, nihayet bir erkek çocuğa rastladılar. O, hemen bunu öldürdü. Cana karşılık olmaksızın masum bir kimseye mi kıydın? Doğrusu, çok kötü bir şey yaptın, dedi.
İbni Kesir
Böylece yeniden yola koyuldular; sonunda genç bir adama rastladılar: (bilge kişi) onu öldürdü, (Musa bunu görünce:) "Bir başka cana karşılık olmaksızın masum bir cana kıydın, öyle mi?" diye çıkıştı, "Gerçekten, çok korkunç bir iş yaptın sen!"
Muhammed Esed
Yine gittiler, nihâyet bir oğlan çocuğuna rastgeldikleri an hemen onu öldürüverdi. Dedi ki: «Bir tertemiz nefsi, bir nefs mukabilinde olmaksızın öldürdün mü? Muhakkak ki, pek kötü bir şey yapmış oldun.»
Ömer Nasuhi Bilmen
Yine yürüyüp gittiler. Nihayet bir erkek çocuğuna rastladılar. (Hızır) hemen onu öldürdü. Musa: “Mâsum bir canı, bir cana karşılık olmaksızın mı öldürdün? Doğrusu çok kötü bir iş yaptın!” dedi.
Ömer Öngüt
Yine yola devam ettiler. Sonunda bir gençle karşılaştılar. O, hemen onu öldürdü: -Bir cana karşılık olmaksızın, masum bir cana mı kıydın? Gerçekten çok kötü bir iş yaptın.
Şaban Piriş
Yine yola koyuldular. Nihayet bir oğlan çocuğuna rastladılar ve (Hızır) onu öldürdü. Mûsâ atılıp: "Ne yaptın?" dedi, "masum ve günahsız bir canı, kısas hükmü ile bir can karşılığında olmaksızın mı öldürdün?Doğrusu görülmemiş derecede fena bir iş yaptın!"
Suat Yıldırım
Yine yürüdüler. Nihâyet bir oğlana rastladılar. (O kul) hemen onu öldürdü. (Mûsâ): "Bir can karşılığı olmadan temiz bir cana kıydın ha? Doğrusu sen, çirkin bir iş yaptın!" dedi.
Süleyman Ateş
Böylece ikisi (yine) yola koyuldular. Nitekim bir çocukla karşılaştılar, o hemen tutup onu öldürüverdi. (Musa) Dedi ki: «Bir cana karşılık olmaksızın, tertemiz bir canı mı öldürdün? Andolsun, sen kötü bir iş yaptın.»
Tefhim-ul Kuran
Yine yola koyuldular. Bir erkek çocuğa rast geldiklerinde, o zat onu öldürdü. Musa 'Bir cana kıymamış mâsum bir kimseyi mi öldürdün?' dedi. 'Doğrusu çok kötü bir iş yaptın.'
Ümit Şimşek
Yine yola koyuldular. Bir süre sonra bir oğlana rastgeldiler; tuttu onu öldürdü. Mûsa dedi: "Tertemiz bir insanı, bir cana karşılık olmaksızın öldürdün ha!? Vallahi çok kötü bir iş yaptın!"
Yaşar Nuri Öztürk
Böylece yeniden yola koyuldular. Bir çocuğa rastladılar. O zat çocuğu öldürdü. Musa bunu görünce, “Tertemiz bir canı, bir can karşılığı olmaksızın öldürdün, öyle mi?” diye çıkıştı. “Gerçekten çok korkunç bir iş yaptın sen.”
Abdullah Parlıyan
Yine yürüdüler. Nihayet bir erkek çocuğuna rastladılar. O kul, hemen onu öldürdü. Mûsâ, “Bir can karşılığı olmadan temiz bir çocuğa kıydın ha? Doğrusu sen, çirkin bir iş yaptın!” dedi.
Bayraktar Bayraklı
Derken yollarına devam ettiler. Sonunda bir erkek çocuğa rastladılar. O kul (Hızır) o erkek çocuğu öldürdü. Musa: “Bir cana karşılık olmaksızın tertemiz masum bir canı mı öldürdün? Doğrusu çok kötü bir iş yaptın” dedi.
Cemal Külünkoğlu
Böylece ikisi (yine) yola koyuldular. Nitekim bir çocukla karşılaştılar da o hemen tutup onu öldürüverdi. (Musa) Dedi ki: “Bir cana karşılık olmaksızın, tertemiz bir cana mı kıydın? Şüphesiz sen kötü bir iş yaptın.”
Kadri Çelik
Tekrar yola koyuldular. Nihayet yeni yetme bir gence rastladılar; (Hızır,) bu defa da onu öldürüverdi. “Ne yaptın?” dedi Musa, “Kimseyi öldürmemiş masum bir cana mı kıydın? Doğrusu, görülmemiş derecede kötü bir iş yaptın!”
Ali Ünal
Yine yürüdüler. Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında hemen onu öldürdü. Musa dedi ki: Tertemiz bir canı, bir can karşılığı olmaksızın katlettin ha! Gerçekten sen fena bir şey yaptın!
Harun Yıldırım
Tekrar yola koyuldular; en sonunda bir delikanlıya rastladılar; derken, o (alim kişi) onu öldürüverdi. (Musa) "Ne, sen bir cana karşılık olmaksızın masum bir cana kıydın, öyle mi?" dedi; "Doğrusu sen çok büyük bir yasağı çiğnedin!"
Mustafa İslamoğlu
Yine yürüdüler. Nihayet bir gence rastladıklarında, o (kul, yani insan suretindeki melek) hemen onu öldürdü. (Musa): “Temiz bir canı katlettin ha! Bir nefse/cana karşılık olmaksızın. Doğrusu sen çirkin bir iş yaptın” dedi.
Sadık Türkmen
Yine bir müddet beraber gittiler ve bir çocukla karşılaştılar. O kul çocuğu öldürdü. Musa “Karşılığı olmadığı halde, tertemiz bir kişiyi öldürdün. Çok çirkin bir iş yaptın” dedi.
İlyas Yorulmaz
Böylece bir (erkek) çocuğa rastlayıncaya kadar gittiler. (Hızır A.S), onu (çocuğu) öldürdü. (Musa A.S): “Sen, temiz (masum) bir kişiyi (başka) bir nefse karşılık olmaksızın mı öldürdün? Andolsun ki sen, kötü (şeriate uymayan) bir şey yaptın.” dedi.
İmam İskender Ali Mihr