Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


فَأَتْبَعَ سَبَبًا ﴿٨٥﴾


KEHF SURESİ 85. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe etbea sebeben
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe etbea böylece tâbî oldu
sebeben sebep, vesile

Böylece bir sebebe tâbî oldu (yola koyuldu).

KEHF SURESİ 85. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

O da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.

Diyanet İşleri

O, batıya doğru bir yol tutmuştu.

Abdulbaki Gölpınarlı

O da bir yol tutup gitti.

Adem Uğur

O da bir yolu kullandı.

Ahmed Hulusi

O da, bu sayede doğru sebep ve vesilelere, meşrû araçlara başvurarak bir hedefe yöneldi.

Ahmet Tekin

O da bir yol tuttu.

Ahmet Varol

O da, bir yol tuttu.

Ali Bulaç

O da (batıya ulaşmak için) bir yol tuttu.

Ali Fikri Yavuz

O da bir yol tuttu.

Bekir Sadak

O da bir sebebi (seçip ona göre) bir yol izledi.

Celal Yıldırım

O da bir yol tuttu.

Diyanet İşleri (eski)

O da bir yol tutup gitti.

Diyanet Vakfi

Nitekim, o bir yol izledi

Edip Yüksel

Derken bir sebebi ta'kıb etti

Elmalılı Hamdi Yazır

Derken o bir sebebi izledi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Derken o da bu yollardan birini tutup gitti.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

O da bir sebebe sarılarak yola koyuldu.

Seyyid Kutub

O da, bir yol tuttu.

Gültekin Onan

Oda (batıya doğru) bir yol tutdu.

Hasan Basri Çantay

Böylece (o da) bir sebeb (batıya doğru, bir yol) ta'kib etti.

Hayrat Neşriyat

O da bir yol tuttu.

İbni Kesir

Ve bu sayede o da (yaptığı her işde) doğru ve meşru araçlara başvurdu.

Muhammed Esed

Artık o, bir yol takibe başladı.

Ömer Nasuhi Bilmen

O da bir yol tutup gitti.

Ömer Öngüt

O da bir yol tuttu.

Şaban Piriş

(84-85) Biz ona dünyada geniş imkânlar verdik ve onun ihtiyaç duyduğu her konuda sebep ve vasıtalar ihsan ettik. O da batıya doğru bir yol tuttu.

Suat Yıldırım

O da (kendisini batı ülkelerine ulaştıracak) bir yol tuttu.

Süleyman Ateş

O da, bir yol tutmuş oldu.

Tefhim-ul Kuran

O da bir sebebi izledi.

Ümit Şimşek

O da bir sebebi izledi.

Yaşar Nuri Öztürk

Ve bu sayede, O da yaptığı her işte, doğru ve meşru araçlara başvurdu.

Abdullah Parlıyan

O da bir yol tutup gitti.

Bayraktar Bayraklı

(84-85) Doğrusu biz, onu yeryüzünde büyük bir kudret sahibi kıldık ve ona her şeyin yolunu öğrettik. O da (Batı'ya gitmek için) bir yol tuttu.

Cemal Külünkoğlu

O da bir yol tutmuş oldu.

Kadri Çelik

Gün geldi, gerekli imkânla donanmış olarak batı yönünde sefere çıktı.

Ali Ünal

O da bir yol tutup gitti.

Harun Yıldırım

o da kendisini (amacına) ulaştıracak bir araca başvurdu.

Mustafa İslamoğlu

Derken, o da bir sebebi izledi gitti.

Sadık Türkmen

O da bu öğrendiklerini uyguladı.

İlyas Yorulmaz

Böylece bir sebebe tâbî oldu (yola koyuldu).

İmam İskender Ali Mihr