ŞUARÂ SURESİ 157. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir.
فَعَقَرُوهَا فَأَصْبَحُوا نَادِمِينَ ﴿١٥٧﴾
ŞUARÂ SURESİ 157. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | o zaman, böylece, sonra |
akarû-hâ | onu kestiler |
fe | o zaman, böylece, sonra |
asbahû | oldular |
nâdimîne | pişman olanlar |
Buna rağmen onu kestiler. Sonra da pişman oldular.
ŞUARÂ SURESİ 157. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Derken onu kestiler, fakat pişman oldular.
Diyanet İşleri
Ayaklarını kesip öldürdüler onu da nâdim oldular.
Abdulbaki Gölpınarlı
Buna rağmen onlar deveyi kestiler; ama pişman da oldular.
Adem Uğur
(Uyarıyı dinlemeyip) dişi deveyi vahşice boğazladılar; sonunda da çok pişman oldular.
Ahmed Hulusi
Derken, onu, kılıçla bacaklarından biçerek öldürdüler. Ama pişman da oldular.
Ahmet Tekin
Sonuçta onu boğazladılar; ama pişman oldular.
Ahmet Varol
"Sonunda onu (yine de) kestiler, ancak pişman oldular."
Ali Bulaç
Derken o deveyi kestiler, fakat pişman oldular.
Ali Fikri Yavuz
Onlar ise deveyi kestiler; ama pisman da oldular.
Bekir Sadak
Buna rağmen onlar o deveyi (bacaklarına) vurup devirdiler, (inatla onu) kestiler. (Sonra da) pişmanlık duyarak sabahladılar.
Celal Yıldırım
Onlar ise deveyi kestiler; ama pişman da oldular.
Diyanet İşleri (eski)
Buna rağmen onlar deveyi kestiler; ama pişman da oldular.
Diyanet Vakfi
Nihayet onu kestiler; ancak pişman oldular.
Edip Yüksel
Derken onu vurdular, fakat nâdim oldular
Elmalılı Hamdi Yazır
Derken onu vurdular, fakat pişman oldular;
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Derken onu kestiler; fakat pişman da oldular.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Buna rağmen devenin ayaklarını keserek onu cansız yere devirdiler. Fakat hemen pişman oldular.
Seyyid Kutub
Sonunda onu (yine de) kestiler, ancak pişman oldular.
Gültekin Onan
Derken onu kesdiler. Fakat peşîman oldular.
Hasan Basri Çantay
Derken onu kestiler; bunun üzerine (yaptıklarından) pişmanlık duyan kimseler oldular.
Hayrat Neşriyat
Onlar ise onu kestiler de pişman oldular.
İbni Kesir
Bütün bu uyarılara rağmen onlar yine de o deveyi hoyratça boğazladılar; ama bunu yaptıklarına (çok geçmeden) pişman oldular;
Muhammed Esed
Derken onu boğazladılar, sonra pişman olarak sabahladılar.
Ömer Nasuhi Bilmen
Onlar ise ayaklarını keserek onu öldürdüler, fakat pişman da oldular.
Ömer Öngüt
Buna rağmen kestiler sonra da pişman oldular.
Şaban Piriş
Derken, deveyi boğazladılar, ama çok geçmeden yaptıklarına pişman oldular.
Suat Yıldırım
Nihâyet onu kestiler, ama pişman oldular.
Süleyman Ateş
«Sonunda onu (yine de) kestiler, ancak pişman oldular.»
Tefhim-ul Kuran
Deveyi kestiler ve pişman oldular.
Ümit Şimşek
Onu yere yatırıp kestiler. Sonra da pişman oldular.
Yaşar Nuri Öztürk
Bütün bu uyarılara rağmen, deveyi ayaklarından keserek öldürdüler, sonra da pişman oldular.
Abdullah Parlıyan
Buna rağmen onlar deveyi kestiler, ama sonunda pişman oldular.
Bayraktar Bayraklı
Derken onu kestiler, fakat pişman oldular. Böylece onları azap yakaladı.
Cemal Külünkoğlu
Sonunda onu (yine de) kestiler de böylece pişman olmuş kimseler olarak sabahladılar.
Kadri Çelik
Ama (deveye daha fazla katlanamaya rak,) sonunda onu vahşice boğazladılar; ne var ki, çok geçmeden yaptıklarına pişman oldular.
Ali Ünal
Buna rağmen onlar deveyi kestiler; ama pişman da oldular.
Harun Yıldırım
Buna rağmen onlar, onu işkence yaparak vahşice katlettiler; fakat sonunda pişman oldular;
Mustafa İslamoğlu
Onu kestiler sonra pişman oldular!
Sadık Türkmen
Deveyi boğazladılar sonrada yaptıklarına pişman oldular.
İlyas Yorulmaz
Buna rağmen onu kestiler. Sonra da pişman oldular.
İmam İskender Ali Mihr