40, 94, 95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir.


وَالَّذِينَ كَسَبُواْ السَّيِّئَاتِ جَزَاء سَيِّئَةٍ بِمِثْلِهَا وَتَرْهَقُهُمْ ذِلَّةٌ مَّا لَهُم مِّنَ اللّهِ مِنْ عَاصِمٍ كَأَنَّمَا أُغْشِيَتْ وُجُوهُهُمْ قِطَعًا مِّنَ اللَّيْلِ مُظْلِمًا أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ ﴿٢٧﴾


YÛNUS SURESİ 27. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve ellezîne kesebû es seyyiâti cezâu seyyietin bi misli-hâ ve terheku-hum zilletun mâ lehum min allâhi min âsimin ke ennemâ ugsîyet vucûhu-hum kita'an min el leyli muzlimen ulâike ashâbu en nâri hum fî-hâ hâlidûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ellezîne kesebû ve kazanan kimselerin
es seyyiâti seyyiat, derecat kaybettiren ameller, günahlar
cezâu cezası, karşılığı
seyyietin bir kötülüğün, derecat kaybettiren amellerin
bi misli-hâ onun bir misli iledir
ve terheku-hum ve onları kaplar, bürür
zilletun bir zillet, hakirlik, küçük düşme
mâ lehum onlar için (onların) yoktur
min allâhi Allah'tan, Allah'a karşı
min âsimin bir koruyucu
ke ennemâ ancak sanki, gibi
ugsîyet büründü, kaplandı
vucûhu-hum onların yüzleri
kita'an parça(lar)
min el leyli geceden
muzlimen bir karanlık
ulâike işte onlar
ashâbu en nâri ateş halkıdır
hum onlar
fî-hâ orada
hâlidûne devamlı kalanlar, kalacak olanlar

Seyyiat kazanan kimselerin seyyiatlerinin cezası, onun misli kadardır. Ve onları bir zillet kaplar. Ve onların Allah’a karşı bir koruyucusu yoktur. Onların yüzleri karanlık geceden bir parça ile kaplanmış gibidir. İşte onlar, ateş halkıdır. Onlar, orada devamlı kalanlardır (kalacak olanlardır).

YÛNUS SURESİ 27. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Kötü işler yapmış olanlara gelince, bir kötülüğün cezası misliyledir ve onları bir zillet kaplayacaktır. Onları Allah’(ın azabın)dan koruyacak hiçbir kimse de yoktur. Sanki yüzleri, karanlık geceden parçalarla örtülmüştür. İşte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

Diyanet İşleri

Kötülük kazananların cezâsıysa yapılan kötülüğe karşılık onun kadar bir suçtur ve kötülükte bulunanlar zillete düşerler; onları Allah'tan kurtaracak hiç kimse yoktur; yüzleri, kapkaranlık gecenin bir parçasına bürünmüştür sanki. Onlardır cehennem ehli, orada ebedî kalırlar.

Abdulbaki Gölpınarlı

Kötülük yapanlara gelince, kötülüğün cezası misli iledir. Onları zillet kaplayacaktır. Onları Allah'a karşı koruyacak hiç kimse yoktur. Onların yüzleri sanki karanlık geceden bir parçaya bürünmüştür. İşte onlar da cehennem ehlidir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

Adem Uğur

(Yaptıklarıyla) kötülükler kazanmış olanlara gelince; kötülüğün cezası (= karşılığı = sonucu) onun benzeri olacaktır! Onları zillet bürür. . . Onları, Allâh'ın, yaptıklarının sonucunu yaşatmasından koruyacak (hiçbir kuvveleri) yoktur. . . Vechleri (şuurları) gecenin zifirî karanlığına bürünmüş gibidir. . . Onlar sonsuza dek cehennem ehlidirler!

Ahmed Hulusi

Kusur işleyenlere, günah yüklenenlere, kusurlarının, günahlarının karşılığı kadar ceza verilir. Onları aşağılık, eziklik ve zillet duygusu kaplar. Onların Allah’tan başka kurtarıcıları da yoktur. Yüzleri, sanki, karanlık gecenin bir parçasına bürünmüştür. İşte bunlar da cehennem ehlidir. Onlar orada ebedî kalırlar.

Ahmet Tekin

Kötülükler kazanmış olanlara gelince, bir kötülüğe aynıyla ceza verilir ve onların yüzlerini aşağılık bürür. Onları Allah'tan kurtaracak yoktur. Yüzleri adeta kapkaranlık bir gecenin parçalarıyla kaplanmış gibidir. Bunlar cehennemliktirler. Orada sürekli kalıcıdırlar.

Ahmet Varol

Kötülükler kazanmış olanlar ise; her bir kötülüğün karşılığı, kendi misliyledir. Bunları bir zillet sarıp kaplar. Onları Allah'tan (kurtaracak) hiç bir koruyucu yok. Onların yüzleri, sanki bir karanlık gecenin parçalarına bürünmüş gibidir. İşte bunlar ateşin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır.

Ali Bulaç

Kötülükleri kazananlara gelince: Bir kötülüğün cezası, misliyledir. (Bir kötülüğe, karşılığı olan bir ceza var. Halbuki bir iyiliğe, on katından yedi yüze ve daha ziyadeye kadar mükâfat vardır.) Onları bir zillet kaplar. Allah’dan kendilerini kurtaracak yoktur. Sanki yüzleri, gece parçalarından kaplanmış kapkaranlık... İşte bunlar da ateşliktirler, o cehennem ateşinde ebedî olarak kalıcıdırlar.

Ali Fikri Yavuz

Kotuluk isleyenlere kotulukleri kadar ceza verilir; onlarin yuzlerini zillet burur; Allah'a karsi onlari savunacak yoktur; yuzleri, geceden kara bir parcayla ortulmus gibidir. Bunlar cehennemliklerdir, orada temelli kalirlar.

Bekir Sadak

Kötülük kazananlara gelince : Kötülüğün cezası, misliyledir; onları ayrıca bir aşağılık ve horluk kaplar. Allah'tan kendilerini kurtaracak hiçbir kurtarıcı ve koruyucu da yoktur. Yüzleri sanki geceden kara bir parça ile örtülmüştür. İşte bunlar Cehennem yaranıdır ve orada temelli kalıcılardır.

Celal Yıldırım

Kötülük işleyenlere kötülükleri kadar ceza verilir; onların yüzlerini zillet bürür; Allah'a karşı onları savunacak yoktur; yüzleri, geceden kara bir parçayla örtülmüş gibidir. Bunlar cehennemliklerdir, orada temelli kalırlar.

Diyanet İşleri (eski)

Kötülük yapanlara gelince, kötülüğün cezası misli iledir. Onları zillet kaplayacaktır. Onları Allah’a karşı koruyacak hiç kimse yoktur. Onların yüzleri sanki karanlık geceden bir parçaya bürünmüştür. İşte onlar da cehennem ehlidir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

Diyanet Vakfi

Kötülük ve günah kazananlara ise kötülüğünün aynısıyla karşılık verilir. Yüzlerini bir aşağılanma duygusu kaplar. ALLAH'tan başka bir koruyucuları yoktur. Yüzleri sanki karanlık geceden bir parçayla bürünmüştür. Onlar ateş halkıdır; onlar orada ebedi kalacaklardır.

Edip Yüksel

Seyyiat kazananlara gelince kötülüğün cezası misliledir, ve onları bir zillet kaplar, Allahdan kendilerini kurtaracak yoktur, sanki yüzleri gece parçalarından kaplanmış kapkaranlık, onlar, eshabı nar, hep orada muhalleddirler

Elmalılı Hamdi Yazır

Kötülükler kazanmış olanlara gelince, kötülüğün cezası misliyledir ve onları aşağılık kaplar; Allah'tan kendilerini kurtaracak yoktur; sanki yüzleri gece parçalarından kaplanmış kapkaranlık! Onlar cehennem ehli olup hep orada ebedi kalacaklardır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Kötülük kazanmış olanlara gelince, kötülüğün cezası, misli kadardır. Ve onları bir aşağılık ve eziklik kaplar. Onlar için Allah'dan başka hiçbir kurtarıcı yoktur. Yüzleri karanlık gecelerden bir parçaya bürünmüş gibidir. İşte onlar cehennem ehlidir. Orada ebedî kalacaklardır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Dünyada kötülük işleyenlere gelince, her kötülüklerine karşılığı kadar ceza verilir. Yüzlerini horlanmışlık kaplar. Onları Allah'dan kurtaracak hiç kimseleri yoktur. Yüzleri sanki gecenin kesitleri ile kaplıdır. Onlar cehennemliklerdir, orada ebedi olarak kalacaklardır.

Seyyid Kutub

Kötülükler kazanmış olanlar ise; her bir kötülüğün karşılığı, kendi misliyledir. Bunları bir zillet sarıp kaplar. Onları Tanrı'dan (kurtaracak) hiç bir koruyucu yok. Onların yüzleri, sanki bir karanlık gecenin parçalarına bürünmüş gibidir. İşte bunlar ateşin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır.

Gültekin Onan

Kötülükler kazanmış olanlar (a gelince: Onların) bir kötülüğünü) n cezası bir misliyledir. Kendilerini bir horlukdur kaplayacak. Onları Allahdan hiç bir kurtarıcı da yokdur. Sanki yüzleri karanlık geceden bir parçaya bürünmüşdür onların. İşte bunlar da ateşin yaranıdırlar ki kendileri onun için ebedî kalıcıdırlar.

Hasan Basri Çantay

Kötülükleri kazananlara gelince, bir kötülüğün cezâsı onun misli iledir ve onları bir zillet kaplar. Onları Allah’(dan gelecek azâb)a karşı kurtarıcı hiçbir kimse yoktur. Sanki yüzleri, geceden karanlık parçalarla kaplanmıştır. İşte onlar ateş ehlidirler! Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar!

Hayrat Neşriyat

Kötülükleri kazananlara; kötülükleri kadar ceza verilir. Onların yüzlerini zillet bürür. Allah'a karşı onları savunacak kimse yoktur. Yüzleri, geceden de kara bir parçayla örtülmüş gibidir. İşte bunlar da ateşin yaranıdırlar. Orada temelli kalacaklardır.

İbni Kesir

Ama kötü işler yapmış olanlara gelince; kötülüğün karşılığı kendisi kadar olacaktır; ve Allah'a karşı kendilerini savunacak kimseleri olmayacağına göre (utanç) ve aşağılanma onları, sanki yüzlerini kopkoyu bir gecenin karanlığı bürümüş gibi, gölgeleyecek: İşte bunlardır cehennemlikler; orada yerleşip kalacak olanlar...

Muhammed Esed

Ve o kimseler ki, kötülükleri kazandılar. Kötülüğün cezası da kendi misli iledir. Ve onları bir alçaklık kaplar. Onlar için Allah'tan koruyacak bir şey yoktur. Onların yüzleri sanki geceden karanlık bir parçaya bürünmüştür. İşte onlar ateşin yârânıdır. Onlar onun içinde ebedî sûrette kalacak kimselerdir.

Ömer Nasuhi Bilmen

Kötülükleri yapanlara gelince, kötülüğün cezası kendi mislidir. Onları zillet kaplar. Onları Allah'tan koruyacak hiç kimse bulunmaz. Onların yüzleri sanki karanlık geceden bir parçaya bürünmüştür. İşte bunlar da cehennemliklerdir. Orada ebedî kalacaklardır.

Ömer Öngüt

Kötülük işleyenlere, kötülükleri kadar ceza vardır. Onların yüzünü zillet bürümüştür. Onları Allah’a karşı savunacak kimse yoktur. Sanki onların yüzleri gece gibi karanlık bir parçayla örtülmüştür. İşte onlar ateşin dostlarıdır. Onlar, orada ebedidirler.

Şaban Piriş

Kötülük işleyenler ise, yaptıkları kötülük kadar ceza görürler. Kendilerini bir zillettir kaplayacak... Onları Allah’ın bu cezasından kurtaracak bir kimse yoktur. Yüzleri sanki kapkaranlık gece parçalarıyla kaplanmıştır. İşte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır.

Suat Yıldırım

Kötü işler yapanlara da (yaptıkları) kötülüğün aynen cezâsı verilir. Ve onların yüzlerini bir horluk kaplar. Onları Allah'tan kurtaracak hiç kimse yoktur. Sanki yüzleri, karanlık geceden parçalara bürünmüştür. İşte onlar da ateş halkıdır, hep orada kalacaklardır.

Süleyman Ateş

Kötülükler kazanmış olanlar ise; her bir kötülüğün karşılığı, kendi misliyledir. Bunları bir zillet sarıp kaplar. Onları Allah'tan (kurtaracak) hiç bir koruyucu da yok. Onların yüzleri, sanki bir karanlık gecenin parçalarına bürünmüş gibidir. İşte bunlar ateşin halkıdırlar; onda ebedi olarak kalacaklardır.

Tefhim-ul Kuran

Günah işleyenlerin cezası ise, günahlarına denk bir kötülüktür. Onları bir zillet kaplar. Kendilerini Allah'ın elinden kurtarabilecek hiç kimse yoktur. Sanki yüzleri koyu karanlık geceden bir parçaya bürünmüştür. Onlar ateş ehlidir ve orada sürekli kalacaklardır.

Ümit Şimşek

Kötülük kazananlara ise kötülüğün miktarınca karşılık vardır. Ama yüzlerini bir zillet de kaplar. Onları Allah'tan kurtaracak kimse yoktur. Yüzleri gece parçalarından karanlıklarla kaplanmış gibidir. Ateşin dostlarıdır bunlar. Sürekli kalıcıdırlar içinde.

Yaşar Nuri Öztürk

Ama kötü iş yapmış olanlara gelince, kötülüğün karşılığı kendisi kadar olacaktır. Ve onları bir utanç ve aşağılanma bürüyecektir. Allah'a karşı onları koruyacak ta yoktur. Sanki yüzler gecenin karartıcı parçalarıyla kaplanmış gibidir. İşte bunlardır cehennemde ebedî olarak kalacak olanlar.

Abdullah Parlıyan

Kötülük kazananlara ise kötülüklerine denk ceza vardır. Fakat yüzlerini bir zillet de kaplar. Onları Allah'ın azabından kurtaracak kimse yoktur. Onların yüzleri sanki karanlık geceden bir parçaya bürümüştür. İşte onlar da cehennem ehlidir. Onlar orada süreli kalacaklardır.

Bayraktar Bayraklı

Kötülük (günah) kazananların cezası, yaptıkları kötülük kadar olacak ve kendilerini bir zillet kaplayacaktır. Onları Allah'ın azabından koruyacak kimse de yoktur. Onların yüzleri sanki gecenin karanlık bir parçasıyla kaplanmıştır. İşte onlar cehennem halkıdır, onlar orada ebedî kalacaklardır.

Cemal Külünkoğlu

Kötülükler kazanmış olanlara ise o kötülük kadar kötü bir ceza verilir ve onların yüzlerini zillet bürür. Onları Allah'tan (kurtaracak) hiç bir koruyucu da yok. Onların yüzleri, karanlık bir gecenin parçalarıyla bürünmüş gibidir. İşte bunlar ateşin yarenleridir, onlar onda temelli kalıcılardır.

Kadri Çelik

Kötülük işleyip günah kazanan, hesaplarına hep kötülük geçirenlere gelince, ancak işledikleri kötülüğün karşılığı ne ise onu görecek ve kendilerini bir zillet kaplayacaktır. Allah karşısında onların hiçbir koruyucuları da yoktur. Yüzleri, sanki kapkara bir gece parçası içine gömülmüş gitmiş gibidir. Onlar, Cehennem’in yârânı ve yoldaşlarıdırlar; orada daimî kalacaklardır.

Ali Ünal

Kötülükler kazanmış olanlar ise; her bir kötülüğün karşılığı, kendi misliyledir. Bunları bir zillet sarıp kaplar. Onları Allah’tan kurtaracak bir kimse de yoktur. Yüzleri karanlık bir gecenin parçalarına bürünmüş gibidir. İşte bunlar ateşin halkıdırlar; orada daimidirler.

Harun Yıldırım

Kötülük yapmakta ısrar edenler ise, sadece yaptıkları kötülüğün misliyle cezalandırılacaklar. Ve onlar (o gün) öyle bir aşağılanmaya mahkum olurlar ki -Allah'ın gazabından kaçıp sığınacakları biri de olmadığı (için)- sanki zifiri bir gecenin karanlığı sıvanmış gibi suratları (utanç ve zilletten) kapkara kesilir: işte bunlar (da) ateşin sakinleridirler; onlar (da) orada yerleşip kalmak üzre girerler.

Mustafa İslamoğlu

Kötülükleri yapanlara gelince, her bir kötülüğün karşılığı/cezası kendi dengi iledir. Onları bir zillet kaplar. Onları Allah’a karşı koruyacak hiç kimse yoktur. Onların yüzleri sanki karanlık geceden parçalara bürünmüştür! İşte onlar ateş halkıdır. Orada sürekli kalıcıdırlar.

Sadık Türkmen

Kötülükleri yapanlara da, yaptıkları kötülüklerin misli ile karşılık verilir. O gün onlar aşağılanacak ve Allah dan başka sığınacakları hiçbir kimse ve yer olamayacak. Sanki zifiri gece karanlığının bir parçası onların yüzlerini kaplamış gibi, yüzleri simsiyah kesilecek. İşte cehenneme girecek ve orada sürekli olarak kalacak olanlar bunlardır.

İlyas Yorulmaz

Seyyiat kazanan kimselerin seyyiatlerinin cezası, onun misli kadardır. Ve onları bir zillet kaplar. Ve onların Allah’a karşı bir koruyucusu yoktur. Onların yüzleri karanlık geceden bir parça ile kaplanmış gibidir. İşte onlar, ateş halkıdır. Onlar, orada devamlı kalanlardır (kalacak olanlardır).

İmam İskender Ali Mihr