Mekke döneminde inmiştir. 89 âyettir. Sûre, adını 35. âyette geçen “Zuhruf” kelimesinden almaktadır. Zuhruf; yaldız, mücevher, dünya hayatının geçici menfaati anlamlarına gelir.


قَالَ أَوَلَوْ جِئْتُكُم بِأَهْدَى مِمَّا وَجَدتُّمْ عَلَيْهِ آبَاءكُمْ قَالُوا إِنَّا بِمَا أُرْسِلْتُم بِهِ كَافِرُونَ ﴿٢٤﴾


ZUHRÛF SURESİ 24. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâle e ve lev ci'tu-kum bi ehdâ mimmâ (min mâ) vecedtum aleyhi âbâe-kum kâlû innâ bi mâ ursiltum bi-hî kâfirûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâle dedi
e ve lev ve ... olsa da mı?
ci'tu-kum bi size getirdim
ehdâ daha çok hidayete erdireni
mimmâ (min mâ) şeyden
vecedtum siz buldunuz
aleyhi onun üzerinde
âbâe-kum sizin babalarınız, atalarınız
kâlû dediler
innâ muhakkak ki biz
bi mâ şeyi
ursiltum siz gönderildiniz
bi-hî onunla, kendisiyle
kâfirûne inkâr edenler

(Nezirlerin hepsi): “Size babalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden (dînden) daha çok hidayete erdirecek olanı getirmiş olsam da mı?” dediler. (Onlar da): “Muhakkak ki biz, sizin kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edenleriz.” dediler.

ZUHRÛF SURESİ 24. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

(Gönderilen uyarıcı,) “Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” dedi. Onlar, “Biz kesinlikle sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz” dediler.

Diyanet İşleri

Peygamber, onlara, ben dedi, atalarınızdan bulduğunuz dinden daha doğru bir dinle gelsem de gene atalarınızın yoluna mı gideceksiniz? Şüphe yok ki biz dediler, sizin gönderildiğiniz şeyleri zâten inkâr etmedeyiz.

Abdulbaki Gölpınarlı

Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine mi bana uymazsınız)? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz.

Adem Uğur

(Hz. Rasûlullâh) dedi ki: "Eğer size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğruyu getirmişsem de mi?" Dediler ki: "İrsâl olunduğun bilgiyi reddederiz!"

Ahmed Hulusi

Gönderilen uyarıcı:
'Eğer size, bildiğiniz, gördüğünüz babalarınızın yolundan, hayat tarzından daha doğrusunu, hak olanını getirmişsem de mi, bana uymazsınız?' deyince, onlar:
'Biz sizin özgürce tebliğ ile görevlendirildiğiniz dini kabul etmiyoruz, inkâr ediyoruz' dediler.

Ahmet Tekin

(Peygamberlerin her biri): 'Ya ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdiysem?' dedi. Onlar: 'Doğrusu biz sizinle gönderileni inkâr edenleriz' dediler.

Ahmet Varol

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: "Ben size atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?" Onlar da demişlerdi ki: "Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye kafir olanlarız."

Ali Bulaç

(Her peygamber de ümmetine şöyle) demişti: “Atalarınızı, üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu size getirdimse de mi? (bunu kabul etmiyeceksiniz?)” Onlar da dediler ki: “- Biz, sizin peygamber olarak getirdiğiniz şeylere inanmıyoruz.”

Ali Fikri Yavuz

Gonderilen uyarici: «Eger size, babalarinizi uzerinde buldugunuz dinden daha dogrusunu getirmis isem de mi bana uymazsiniz?» derdi. Onlar: «Dogrusu sizinle gonderilen seyi inkar ediyoruz» derlerdi.

Bekir Sadak

(Uyarıcı peygamber onlara): «Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirecek olsam da mı ?» dedi. «Biz, şüpheniz olmasın ki, sizinle gönderileni inkâr edip tanımıyoruz,» diye cevap verdiler.

Celal Yıldırım

Gönderilen uyarıcı: 'Eğer size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş isem de mi bana uymazsınız?' dedi. Onlar: 'Doğrusu sizinle gönderilen şeyi inkar ediyoruz' dediler.

Diyanet İşleri (eski)

Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine mi bana uymazsınız)? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz.

Diyanet Vakfi

O da, 'Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirmiş isem de mi?' derdi. Onlar da, 'Sizin getirdiğiniz mesajı inkar ediyoruz,' derlerdi.

Edip Yüksel

Ya, dedi: size atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirdimse de mi? Ha! dediler: biz o sizin gönderildiğiniz şeylere inanmıyoruz

Elmalılı Hamdi Yazır

(Uyarıcı): «Size atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirdimse de mi?» deyince, onlar: «Biz sizin gönderildiğiniz şeylere inanmıyoruz» dediler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Gönderilen uyarıcı; «Eğer size babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmişsem de mi bana uymazsınız?» deyince, onlar: «Gerçekten biz sizin tebliğ için gönderildiğiniz şeyi tanımıyoruz.» dediler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da yine babalarınızın yolunu mu tutacaksınız? deyince, dediler ki: «Doğrusu biz seninle gönderileni inkar ediyoruz.»

Seyyid Kutub

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: "Ben size atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?" Onlar da demişlerdi ki: "Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye kafir olanlarız."

Gültekin Onan

(O peygamberlerden her biri şöyle) dedi: «Ben, atalarınızı üstünde bulunduğunuzdan daha doğrusunu size getirdimse de mi»? Onlar da «Biz, dediler, o sizin gönderildiğiniz şeylere (doğru da olsa) küfr edicileriz».

Hasan Basri Çantay

(Peygamberleri onlara:) '(Ben) size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?' dedi. (Onlar:) 'Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edicileriz' dediler.

Hayrat Neşriyat

Şayet size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirmişsem; yine mi bana uymazsınız? deyince, dediler ki: Doğrusu sizin gönderildiğiniz şeyi, biz inkar ediyoruz.

İbni Kesir

(Bunun üzerine her peygamber) "Nasıl?" derdi, "Atalarınızı inanır bulduğunuzdan daha iyi bir kılavuz getirmiş olsam da mı?" Berikiler, buna, "Sizin mesajlarınızda bir doğruluk payı olduğunu inkar ediyoruz!" diye cevap verirlerdi.

Muhammed Esed

Dedi ki: «Ya size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdimse de mi?» Dediler ki: «Şüphe yok biz, kendisiyle gönderilmiş olduğun şeyi inkâr edicileriz».

Ömer Nasuhi Bilmen

"Şayet ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?" deyince, dediler ki: "Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz. "

Ömer Öngüt

-Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğru bir şey getirmiş olsam da mı? dedi. Onlar: -Biz, sizinle gönderileni tanımıyoruz, dediler.

Şaban Piriş

Peygamber onlara: "Peki, size babalarınızın bağlandığı dinden daha doğrusunu getirmişsem, yine de sürüp gidecek misiniz?" deyince onlar: "Şunu bilin ki," dediler, "biz, sizinle gönderilen mesajı reddediyoruz."

Suat Yıldırım

"Ben size, babalarınızı, üzerinde bulduğunuz(din)den daha doğrusunu getirmiş olsam da (yine babalarınızın yolunu)mu (tutacaksınız)?" dedi. "Doğrusu biz sizinle gönderilen mesajı tanımıyoruz." dediler.

Süleyman Ateş

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: «Ben size, atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsamda mı?» Onlar da demişlerdir ki: «Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye (karşı) kâfir olanlarız.»

Tefhim-ul Kuran

Peygamberleri, 'Ya ben size atalarınızdan gördüğünüz şeyden daha doğrusunu getirmişsem?' dedi. Onlar ise 'Biz sizinle gönderileni inkâr ediyoruz' dediler.

Ümit Şimşek

Uyarıcı dedi: "Peki, ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha iyi yol göstereni getirmiş olsam da mı?" Dediler: "Doğrusu, biz seninle gönderilen şeyi tanımıyoruz."

Yaşar Nuri Öztürk

Peygamberleri onlara dedi ki: “Ben size, babalarınızdan kalma dininizden daha doğrusunu getirecek olsam da, yine babalarınızın yolunu mu tutarsınız?” Onlar da: “Biz senin getirdiğin şeyleri tanımıyoruz” dediler.

Abdullah Parlıyan

Peygamberler, “Size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsak da mı?” diye sormuştu. Onlar da, “Şüphesiz biz, seninle gönderileni kesinlikle inkâr ediyoruz” diye cevap vermişlerdi.

Bayraktar Bayraklı

(Her peygamber onlara:) “Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı yine babalarınızın yolunu tutacaksınız?” deyince, dediler ki: “Doğrusu biz seninle gönderileni inkâr ediyoruz.”

Cemal Külünkoğlu

(O uyarıcılar,) “Ben size, babalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?” deyince onlar, “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edicileriz.” dediler.

Kadri Çelik

Uyarıcı onlara, “Şayet ben size, babalarınızı takip eder bulduğunuz dine mukabil daha doğrusunu getirmişsem de mi (yine babalarınızın peşinden gideceksiniz?”) diye karşılık vermiş, bu defa (her memlekette hiçbir ahlâkî kaygı taşımadan dünyevî zevkler peşinde koşanlar, rasûllere “(Siz ne derseniz deyin,) her ne ile gönderilmişseniz, biz onu peşinen ret ve inkâr ediyoruz!” cevabında bulunmuşlardır.

Ali Ünal

“Ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?” dedi. Dediler ki: “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeylere kâfir olanlarız.”

Harun Yıldırım

(O peygamberler de): "Ne yani, ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu göstersem de mi?" dedi(ler). Cevapları şu oldu: "Sizinle gönderildiğini (iddia ettiğiniz) şeylerin gerçekliğini kabul etmiyoruz."

Mustafa İslamoğlu

(o peygamberlerden her biri) dedi ki: “Ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” Onlar da dediler ki: “Şüphesiz ki biz, gönderildiğin şeyi inkâr edicileriz.”

Sadık Türkmen

Uyarıcılar onlara “Biz size daha doğru olan bir yol getirsek demi? (Onlara uyacaksınız)” dediler. O şehrin halkı da ”Biz sizinle gönderilenleri kesinlikle kabul etmiyor, inkâr ediyoruz” dediler.

İlyas Yorulmaz

(Nezirlerin hepsi): “Size babalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden (dînden) daha çok hidayete erdirecek olanı getirmiş olsam da mı?” dediler. (Onlar da): “Muhakkak ki biz, sizin kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edenleriz.” dediler.

İmam İskender Ali Mihr