Mekke döneminde inmiştir. 69 âyettir. Sûre, adını 41. âyette geçen “el-Ankebût” kelimesinden almıştır. Ankebût, dişi örümcek demektir.


وَكَأَيِّن مِن دَابَّةٍ لَا تَحْمِلُ رِزْقَهَا اللَّهُ يَرْزُقُهَا وَإِيَّاكُمْ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ ﴿٦٠﴾


ANKEBÛT SURESİ 60. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve keeyyin min dâbbetin lâ tahmilu rızka-hâ allâhu yerzuku-hâ ve iyyâ-kum ve huve es semîu el alîmu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve keeyyin ve niceleri vardır ki
min ...'den
dâbbetin hayvan(lar)
lâ tahmilu taşımaz
rızka-hâ onun rızkı, kendi rızkını
allâhu Allah
yerzuku-hâ onu rızıklandırır
ve ve
iyyâ-kum sizi de yalnız
ve huve ve o
es semîu en iyi işiten
el alîmu en iyi bilen

Ve hayvanlardan niceleri vardır ki kendi rızkını taşımaz. Allah, onları rızıklandırır ve sizi de. Ve O; en iyi işitendir, en iyi bilendir.

ANKEBÛT SURESİ 60. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Nice canlılar vardır ki, rızıklarını taşımazlar (yiyecek biriktirmezler). Onları da sizi de Allah rızıklandırır. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.

Diyanet İşleri

Ve nice mahlûk vardır ki rızıklarını kendileri bulup götürmezler; onları da Allah rızıklandırır; sizi de ve odur duyan, bilen.

Abdulbaki Gölpınarlı

Nice canlı var ki, rızkını (yanında) taşımıyor. Onlara da size de rızık veren Allah'tır. O, her şeyi işitir ve bilir.

Adem Uğur

Nice canlı var ki, yaşam gıdasını yüklenip taşımıyor. . . Onların da sizin de yaşam gıdanızı Allâh veriyor. . . "HÛ"; Semi'dir, Aliym'dir.

Ahmed Hulusi

Rızkını, yiyeceğini depolamayan, yanında taşımayan nice canlı var. Onların da, sizin de rızkınızı Allah veriyor. Hakkıyla işiten, hakkıyla bilen O’dur.

Ahmet Tekin

Nice canlı vardır ki rızkını taşımaz. Onu da sizi de Allah rızıklandırmaktadır. O duyandır, bilendir.

Ahmet Varol

Kendi rızkını taşıyamayan nice canlı vardır ki onu ve sizi Allah rızıklandırır. O, işitendir, bilendir.

Ali Bulaç

Ne kadar canlı hayvanlar vardır ki, (za’fiyetlerinden dolayı) rızkını taşıyamıyor, toplayamıyor; Allah onlara da rızık veriyor, (hicret ettiğiniz takdirde rızık darlığı çekmekten korkan) size de... O, Semî’dir= (bize kim rızık verecek, sözünüzü) kemaliyle işiticidir, Alîm’dir= (rızıklarınızın nereden olacağını) tamamiyle bilendir.

Ali Fikri Yavuz

Nice canlilar vardir ki, riziklarini kendileri elde edemezler. Sizin de onlarin da rizkini Allah verir. O, isitir ve bilir.

Bekir Sadak

Hayvanlardan nicesi var ki, kendi rızıklarını (sağlayıp) taşıyamazlar. Allah onlara da rızık veriyor, size de. O, işiten ve bilendir.

Celal Yıldırım

Nice canlılar vardır ki, rızıklarını kendileri elde edemezler. Sizin de onların da rızkını Allah verir. O, işitir ve bilir.

Diyanet İşleri (eski)

Nice canlı var ki, rızkını (yanında) taşımıyor. Onlara da size de rızık veren Allah'tır. O, her şeyi işitir ve bilir.

Diyanet Vakfi

Besinlerini taşıyamıyan nice yaratıklar vardır ki onları da sizi de ALLAH besler

Edip Yüksel

Öyleya nice hayvanlar var rızkını taşıyamaz, Allah onlara da rızk veriyor size de, o öyle semi' öyle alîm

Elmalılı Hamdi Yazır

Nice hayvanlar var ki, rızkını (yanında) taşıyamaz; Allah onlara da rızık veriyor, size de! O herşeyi işitendir, bilendir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Nice hayvanlar var ki, rızkını (biriktirip yanında) taşımıyor. Çünkü onların da, sizin de rızkınızı Allah veriyor. O, her şeyi işitir ve bilir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Nice hayvanlar var ki, rızıklarını sağlamaya güçleri yetmez. Onların ve sizin rızkınızı Allah sağlar. O her şeyi işitir, her şeyi bilir.

Seyyid Kutub

Kendi rızkını taşıyamayan nice canlı vardır ki onu ve sizi Tanrı rızıklandırır. O, işitendir, bilendir.

Gültekin Onan

Nice canlı mahluk vardır ki rızkını kendisi taşımıyor. Onu da, sizi de Allah rızıklandırıyor. O, hakkıyle işiden, kemâliyle bilendir.

Hasan Basri Çantay

(Yeryüzünde) hareketli olan nice canlı da vardır ki rızkını taşıyamaz (kendi te’mîn edemez). Onlara da size de Allah rızık verir. Çünki O, Semî' (rızık isteyen her canlıyı işiten)dir, Alîm (herbirinin ihtiyâcını bilen)dir.

Hayrat Neşriyat

Nice canlı vardır ki; rızkını kendi taşımaz. Sizin de, onların da rızkını Allah verir. Ve O; Semi'dir, Alim'dir.

İbni Kesir

Nice canlı var ki hiçbir geçim endişesi taşımaz, (ama) sizinki(ni sağladığı) gibi onların rızkını da Allah sağlar; çünkü yalnız O'dur her şeyi bilen, her şeyi duyan.

Muhammed Esed

Ve (yeryüzünde) yürüyen nice hayvanlar vardır ki, rızkını yüklenmiş olmaz. Onları da sizleri de Allah Teâlâ merzûk eder. Ve o, bihakkın işiticidir, bilicidir.

Ömer Nasuhi Bilmen

Nice canlılar vardır ki, rızıklarını elde edemezler. Sizin de onların da rızkınızı Allah veriyor. O işitendir, bilendir.

Ömer Öngüt

Nice canlılar var ki, rızıklarını kendileri elde edemezler. Allah, onları da rızıklandırır, sizi de. İşiten ve bilen O’dur.

Şaban Piriş

Nice canlı mahlûk var ki rızıklarını kendileri taşıyamazlar. Ama sizi de, bütün onları da rızıklandıran Allah’tır. O her şeyi hakkıyla işitir ve bilir.

Suat Yıldırım

Nice canlı var ki rızkını taşıyamaz, onları da sizi de Allâh besler. O, işitendir, bilendir.

Süleyman Ateş

Kendi rızkını taşıyamayan nice canlı vardır ki, onu da, sizi de Allah rızıklandırmaktadır. O, işitendir, bilendir.

Tefhim-ul Kuran

Rızkını üstlenemeyen nice canlılar vardır ki, onları da, sizi de Allah rızıklandırır. O herşeyi işiten, herşeyi bilendir.

Ümit Şimşek

Nice hayvanlar var, kendi rızkını taşıyamaz. Allah onları da rızıklandırıyor, sizi de. Semî'dir O, Alîm'dir.

Yaşar Nuri Öztürk

Nice canlılar vardır ki, rızkını biriktirip yanında taşımıyor. Çünkü sizin de, onların da rızkını Allah veriyor. O'dur herşeyi bilen ve işiten.

Abdullah Parlıyan

Besinlerini temin edemeyen nice canlılar vardır. Onları da sizi de besleyen Allah'tır. O, her şeyi duyar, her şeyi bilir.

Bayraktar Bayraklı

Nice canlılar vardır ki, rızıklarını sağlamaya güçleri yetmez. Onların ve sizin rızkınızı Allah sağlar. O, (her şeyi) hakkıyla işiten, (her şeyi) hakkıyla bilendir.

Cemal Külünkoğlu

Kendi rızkını taşıyamayan (stoklamayan) nice canlı vardır; ona da size de Allah rızık vermektedir. O, işitendir, bilendir.

Kadri Çelik

Ne kadar çok canlı vardır ki, hayatları için gerekli rızkı ne depo edebilmekte ne de yanlarında taşıyabilmektedir. Onların rızkını Allah verdiği gibi, elbette sizi rızıklandıran da O’dur; (dolayısıyla rızık korkusuyla gerektiğinde hicretten geri durmayın). Çünkü Allah, her şeyi hakkıyla duyandır, hakkıyla bilendir, (sizin ihtiyaçlarınızı da hem duyar, hem bilir).

Ali Ünal

Nice canlı var ki, rızkını taşımıyor. Onlara da size de rızık veren Allah'tır. O, her şeyi işitir ve bilir.

Harun Yıldırım

Nice canlılar vardır ki, rızkının sorumluluğunu yüklenmez; onların rızkını da sizinkini de yalnızca Allah verir: Zira her şeyi işiten ve bilen sadece O'dur.

Mustafa İslamoğlu

Nice canlı vardır ki, kendi rızkını taşıyamaz. Allah onları da rızıklandırır sizi de!.. O işitendir, bilendir.

Sadık Türkmen

Nice canlılar var ki, onlar kendi rızıklarını yüklenemezler. O canlılara ve size, Allah rızık veriyor. O her şeyi işiten ve her şeyi bilendir.

İlyas Yorulmaz

Ve hayvanlardan niceleri vardır ki kendi rızkını taşımaz. Allah, onları rızıklandırır ve sizi de. Ve O; en iyi işitendir, en iyi bilendir.

İmam İskender Ali Mihr