GÂŞİYE SURESİ 21. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 26 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “el-Gâşiye” kelimesinden almıştır. Ğâşiye, kaplayıp bürüyen demektir.
فَذَكِّرْ إِنَّمَا أَنتَ مُذَكِّرٌ ﴿٢١﴾
GÂŞİYE SURESİ 21. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | artık |
zekkir | zikret, hatırlat |
innemâ | ancak, sadece |
ente | sen |
muzekkirun | müzekkir, hatırlatıcı |
Artık zikret (hatırlat), sen sadece müzekkirsin (hatırlatıcısın).
GÂŞİYE SURESİ 21. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Artık sen öğüt ver! Sen ancak bir öğüt vericisin.
Diyanet İşleri
Artık korkut, öğüt ver, sen, ancak bir korkutucusun, bir öğütçü.
Abdulbaki Gölpınarlı
O halde (Resûlüm), öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt vericisin.
Adem Uğur
HATIRLAT; çünkü sen ancak bir hatırlatıcısın (hakikatlerini hatırlatmak için irsâl oldun)!
Ahmed Hulusi
O halde, tebliğe devam et, Kur’ân ile öğüt ver. Çünkü sen vahyi, Kur’ân’ı tebliğ ile memursun, öğüt vericisin.
Ahmet Tekin
Sen öğüt ver. Sen ancak bir öğüt vericisin.
Ahmet Varol
Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın.
Ali Bulaç
Artık sen (Ey Rasûlüm, deliller göstererek) nasihat et. Sen ancak bir öğüd vericisin.
Ali Fikri Yavuz
Sen ogut ver! Esasen sen sadece bir ogutcusun.
Bekir Sadak
Öğüt ver; çünkü sen ancak bir öğütçüsün.
Celal Yıldırım
Sen öğüt ver! Esasen sen sadece bir öğütçüsün.
Diyanet İşleri (eski)
(21-26) O halde (Resûlüm), öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt vericisin. Onların üzerinde bir zorba değilsin. Ancak yüz çevirip inkâr edene gelince, işte öylesini Allah en büyük azap ile cezalandırır. Şüphesiz onların dönüşü sadece bizedir. Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
Diyanet Vakfi
Hatırlat, çünkü sen hatırlatıcısın.
Edip Yüksel
haydi ıhtar et; sen şimdi sırf bir öğütçüsün
Elmalılı Hamdi Yazır
Haydi öğüt ver, sen şimdi yalnızca bir öğütçüsün!
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Haydi öğüt ver; sen şimdi sırf bir öğütçüsün.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Ey Muhammed! Sen öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt verensin.
Seyyid Kutub
Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın.
Gültekin Onan
(Habîbim) sen hemen (onlara Allahın ni'metlerini, tevhîd delîllerini) hatırlat. Sen ancak bir hatırlatıcısın.
Hasan Basri Çantay
(Habîbim, yâ Muhammed!) O hâlde nasîhat et; çünki sen, ancak bir nasîhat edicisin!
Hayrat Neşriyat
Öğüt ver, çünkü sen; ancak bir öğütçüsün.
İbni Kesir
İşte böyle, (ey Peygamber,) onlara öğüt ver; senin görevin yalnız öğüt vermektir:
Muhammed Esed
(21-22) Artık sen hatırlat. Şüphe yok ki, sen ancak bir hatırlatıcısın. Onların üzerlerinde bir musallat (cebbâr) değilsin.
Ömer Nasuhi Bilmen
Öğüt ver, hatırlat! Çünkü sen ancak öğüt vericisin.
Ömer Öngüt
-Hatırlat/uyar! Sen ancak uyarıcısın.
Şaban Piriş
İşte böyle... Sen insanları irşada devam et! Zaten senin görevin sadece irşad edip düşündürmektir.
Suat Yıldırım
Öğüt ver, çünkü sen ancak öğüt verensin.
Süleyman Ateş
Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın.
Tefhim-ul Kuran
Öğüt ver; çünkü sen öğüt vericisin.
Ümit Şimşek
Artık uyar/düşündür! Çünkü sen bir uyarıcı/düşündürücüsün.
Yaşar Nuri Öztürk
İşte böyle ey peygamber! Onlara öğüt ver, senin görevin yalnızca öğüt vermektir.
Abdullah Parlıyan
Öğüt ver, çünkü sen ancak öğüt verensin.
Bayraktar Bayraklı
(Ey Muhammed!) Sen (Allah'ın nimetlerini) hatırlat ve öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt verensin.
Cemal Külünkoğlu
Artık sen uyarıp hatırlat. Sen, yalnızca bir uyarıp hatırlatıcısın.
Kadri Çelik
Evet, sen anlat, nasihat ver, irşad et, çünkü vazifen nasihattır, anlatıp irşad etmektir.
Ali Ünal
Artık sen öğüt ver! Sen ancak bir öğüt vericisin.
Harun Yıldırım
İmdi sen (ey peygamber) hatırlat! Çünkü sen sadece bir hatırlatıcısın;
Mustafa İslamoğlu
HAYDİ HATIRLAT/öğüt ver! Sen sadece bir öğüt verensin.
Sadık Türkmen
Bundan sonra sen, yalnızca hatırlat. Çünkü sen, ancak ve ancak hatırlatıcısın.
İlyas Yorulmaz
Artık zikret (hatırlat), sen sadece müzekkirsin (hatırlatıcısın).
İmam İskender Ali Mihr