SÂFFÂT SURESİ 106. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.
إِنَّ هَذَا لَهُوَ الْبَلَاء الْمُبِينُ ﴿١٠٦﴾
SÂFFÂT SURESİ 106. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
inne | muhakkak ki |
hâzâ | bu |
le | elbette, kesin olarak |
huve | o |
el belâu | belâ, imtihan |
el mubînu | apaçık |
Muhakkak ki bu, kesin olarak apaçık bir imtihandır.
SÂFFÂT SURESİ 106. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
“Şüphesiz bu apaçık bir imtihandır.”
Diyanet İşleri
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir sınamaydı.
Abdulbaki Gölpınarlı
Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır.
Adem Uğur
Muhakkak ki bu apaçık bir belâdır (öğretici, idrak ettirici deneyim)!
Ahmed Hulusi
Bu, işte bu, açık açık bir imtihandır.
Ahmet Tekin
Doğrusu bu apaçık bir imtihandı.
Ahmet Varol
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Ali Bulaç
Muhakkak ki bu, açık bir imtihandı.
Ali Fikri Yavuz
Dogrusu bu apacik bir deneme idi.
Bekir Sadak
Şüphesiz bu, açık bir imtihan idi.
Celal Yıldırım
Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.
Diyanet İşleri (eski)
(103-106) Her ikisi de teslim olup, onu alnı üzerine yatırınca: Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır, diye seslendik.
Diyanet Vakfi
Gerçekten bu apaçık bir sınavdı.
Edip Yüksel
Şübhesiz ki bu açık bir ibtilâ, kat'î bir imtihan
Elmalılı Hamdi Yazır
Şüphesiz ki bu apaçık ve kesin bir imtihandı, dedik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
«Şüphesiz ki bu apaçık bir imtihandı.» (dedik)
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Gerçekten bu apaçık bir imtihan idi.
Seyyid Kutub
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Gültekin Onan
Hakıykat, bu, apaçık ve kat'î bir imtihandı.
Hasan Basri Çantay
(103-106) Böylece (ikisi de) teslîm olup (İbrâhîm) onu alnının bir tarafı (yere gelecek şekilde, yanı) üzerine yere yatırınca, artık ona: 'Ey İbrâhîm! Hakikaten rüyâya sadâkat gösterdin! İşte biz iyilik edenleri böyle mükâfâtlandırırız. Şübhesiz ki bu, gerçekten apaçık bir imtihandır!' diye seslendik.
Hayrat Neşriyat
Muhakkak ki bu, apaçık bir imtihandı.
İbni Kesir
çünkü bu, gerçekten apaçık bir sınama idi.
Muhammed Esed
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir imtihandır.
Ömer Nasuhi Bilmen
Bu gerçekten apaçık bir imtihandı.
Ömer Öngüt
Bu, elbette apaçık bir imtihandı.
Şaban Piriş
Bu, gerçekten pek büyük bir imtihandı.
Suat Yıldırım
Gerçekten bu, apaçık bir sınav idi.
Süleyman Ateş
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Tefhim-ul Kuran
Hiç kuşku yok ki bu apaçık bir sınavdı.
Ümit Şimşek
"Bu, hiç kuşkusuz apaçık imtihanın ta kendisiydi."
Yaşar Nuri Öztürk
Şüphe yok ki, bu apaçık bir sınamaydı.
Abdullah Parlıyan
Şüphesiz bu büyük bir imtihandır.
Bayraktar Bayraklı
(106-107) “Şüphesiz bu apaçık bir imtihandı.” Ona (imtihanı kazanmasına karşılık) fidye olarak büyük bir kurban verdik.
Cemal Külünkoğlu
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Kadri Çelik
Bu, belli ki büyük bir imtihandı.
Ali Ünal
“Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.”
Harun Yıldırım
Hiç şüphesiz bu, elbet apaçık bir sınavdı.
Mustafa İslamoğlu
Şüphesiz bu, onun için apaçık bir karşılıktır!
Sadık Türkmen
Bu olay İbrahim için açıkça bir imtihandı.
İlyas Yorulmaz
Muhakkak ki bu, kesin olarak apaçık bir imtihandır.
İmam İskender Ali Mihr