Andolsun, biz Mûsâ’ya ve Hârûn’a da lütufta bulunduk.

Diyanet İşleri

Ve andolsun ki biz, Mûsâ'ya ve Hârûn'a nîmetler verdik.

Abdulbaki Gölpınarlı

Andolsun biz Musa'ya da Harun'a da nimetler verdik.

Adem Uğur

Andolsun ki Musa ve Harun'a da lütufta bulunduk!

Ahmed Hulusi

Andolsun, biz Mûsâ’ya ve Hârûn’a da ihsanlarda bulunduk, nimetler verdik.

Ahmet Tekin

Andolsun ki, biz Musa'ya ve Harun'a da lütufta bulunduk.

Ahmet Varol

Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a lütufta bulunduk.

Ali Bulaç

Gerçekten biz, Mûsa ile Harûn’u da (peygamberlikle) nimetlendirdik.

Ali Fikri Yavuz

And olsun ki Musa ve Harun'a da iyilikte bulunmustuk.

Bekir Sadak

And olsun ki, biz, Musâ İle Harun'a (peygamberliğin) bereketli nîmetini verdik.

Celal Yıldırım

And olsun ki Musa ve Harun'a da iyilikte bulunmuştuk.

Diyanet İşleri (eski)

Andolsun biz Musa'ya da Harun'a da nimetler verdik.

Diyanet Vakfi

Biz Musa'ya ve Harun'a iyilikte bulunmuştuk.

Edip Yüksel

Celâlim hakkı için Musâ ile Harûnu da minnetdâr eyledik

Elmalılı Hamdi Yazır

Andolsun ki, Musa ile Harun'u da minnettar ettik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Andolsun ki biz Musa ile Harun'a da nimetler verdik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Andolsun Musa'ya ve Harun'a da lütuflarda bulunduk.

Seyyid Kutub

Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a lütufta bulunduk.

Gültekin Onan

Andolsun biz Muusâya da, Hâruuna da nimetler verdik.

Hasan Basri Çantay

Celâlim hakkı için, Mûsâ ve Hârûn’a da ihsanda bulunduk!

Hayrat Neşriyat

Andolsun ki; Musa ve Harun'a da lutuf da bulunmuştuk.

İbni Kesir

Biz, Musaya ve Harun'a da lütufta bulunduk;

Muhammed Esed

(114-115) Andolsun ki, Mûsa ve Harun üzerine de ihsanda bulunduk. Ve ikisini de ve kavimlerini de pek büyük bir gamdan kurtardık.

Ömer Nasuhi Bilmen

Andolsun ki Musa ve Harun'a da lütuflarda bulunduk.

Ömer Öngüt

Musa ve Harun’a da lütuflarda bulunmuştuk.

Şaban Piriş

Biz Mûsa ile Harun’a da nübüvvet vererek ihsanda bulunduk.

Suat Yıldırım

Andolsun Mûsâ'ya ve Hârûn'a da lutuflarda bulunduk.

Süleyman Ateş

Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a lütufta bulunduk.

Tefhim-ul Kuran

Biz Musa ile Harun'a da lütufta bulunduk.

Ümit Şimşek

Yemin olsun, biz Mûsa ve Hârun'a da lütufta bulunduk.

Yaşar Nuri Öztürk

Ve andolsun ki, biz Musa'ya ve Harun'a bol bol nimetler verdik.

Abdullah Parlıyan

Andolsun, biz Mûsâ ve Hârûn'a da lütufta bulunduk.[470]

Bayraktar Bayraklı

Andolsun biz Musa'ya da, Harun'a da ihsanda bulunduk.

Cemal Külünkoğlu

Şüphesiz biz Musa'ya ve Harun'a lütufta bulunduk.

Kadri Çelik

Musa ve Harun’a da lütf u ihsanda bulunduk.

Ali Ünal

Andolsun biz Musa'ya da Harun'a da nimetler verdik.

Harun Yıldırım

Doğrusu Biz Musa'ya ve Harun'a da lütufta bulunmuştuk:

Mustafa İslamoğlu

Ve ant OLSUN ki, Biz Musa’ya ve Harun’a da iyilikte bulunduk.

Sadık Türkmen

Biz Musa ve Harun'a da iyilikler yaptık.

İlyas Yorulmaz

Ve andolsun ki Musa (A.S)’ı ve Harun (A.S)’ı ni’metlendirdik.

İmam İskender Ali Mihr