SÂFFÂT SURESİ 38. Ayeti
Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir.
إِنَّكُمْ لَذَائِقُو الْعَذَابِ الْأَلِيمِ ﴿٣٨﴾
SÂFFÂT SURESİ 38. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
Inne-kum | muhakkak ki siz |
le | elbette, mutlaka |
zâikû | tadacak olanlar |
el azâbi | azap |
el elîmi | elîm, acı |
Muhakkak ki siz, elîm azabı mutlaka tadacak olanlarsınız.
SÂFFÂT SURESİ 38. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri
Şüphesiz siz mutlaka elem dolu azabı tadacaksınız.
Diyanet İşleri
Hiç şüphe yok ki o elemli azâbı tadacaksınız elbet.
Abdulbaki Gölpınarlı
Kuşkusuz siz acı azabı tadacaksınız.
Adem Uğur
Muhakkak ki siz o feci azabı tadıcılarsınız!
Ahmed Hulusi
Elbette siz can yakıp inleten müthiş azâbı tadacaksınız.
Ahmet Tekin
Şüphesiz siz acıklı azabı tadacaksınız.
Ahmet Varol
Şüphesiz, siz, acı azabı tadıcılarsınız."
Ali Bulaç
Elbette siz (ey Mekke halkı, tekzib etmekle) o acıklı azabı tadacaksınız.
Ali Fikri Yavuz
suphesiz siz can yakici azabi tadacaksiniz.
Bekir Sadak
Ve sizler, elbette elem verici azabı tadacaksınız.
Celal Yıldırım
Şüphesiz siz can yakıcı azabı tadacaksınız.
Diyanet İşleri (eski)
Kuşkusuz siz acı azabı tadacaksınız.
Diyanet Vakfi
Siz elbette acı azabı tadacaksınız.
Edip Yüksel
Elbette siz o elîm azâbı tadacaksınız
Elmalılı Hamdi Yazır
Elbette siz o acı azabı tadacaksınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Elbette siz o acı azabı tadacaksınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Şüphesiz siz can yakıcı azabı tadacaksınız.
Seyyid Kutub
Şüphesiz, siz, acı azabı tadıcılarsınız.
Gültekin Onan
Elbette siz o acıklı azâbı tadıcısınız.
Hasan Basri Çantay
Muhakkak ki siz, o elemli azâbı gerçekten tadıcılarsınız.
Hayrat Neşriyat
Elbette siz, elim azabı tadacaksınız.
İbni Kesir
Bakın siz, (öteki dünyada) acıklı azabı tadacaksınız,
Muhammed Esed
(38-39) Şüphe yok ki, siz elbette o pek acıklı azabı tadıcılarsınız. Ve siz, başka şeyle değil, ancak yapar olduğunuz şeyler ile (cezalandırılacaksınız).
Ömer Nasuhi Bilmen
Şüphesiz ki siz o pek acıklı azabı tadacaksınız.
Ömer Öngüt
Siz ise, o acı veren azabı tadacaksınız.
Şaban Piriş
(38-39) Siz yarın âhirette elbette o acı azabı tadacaksınız. Ama aslında siz sadece yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz (yoksa size bundan fazla bir azap verilmeyecek).
Suat Yıldırım
"Siz acı azâbı tadacaksınız!"
Süleyman Ateş
Hiç tartışmasız, siz, acıklı azabı tadıcılarsınız.»
Tefhim-ul Kuran
O acı azabı mutlaka tadacaksınız.
Ümit Şimşek
Yemin olsun, siz o acıklı azabı mutlaka tadacaksınız!
Yaşar Nuri Öztürk
Bakın, siz öteki dünyada acıklı azabı tadacaksınız.
Abdullah Parlıyan
Şüphesiz siz acı azabı tadacaksınız.
Bayraktar Bayraklı
(38-39) Muhakkak ki siz elem dolu azabı tadacaksınız. Aslında siz sadece yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz.
Cemal Külünkoğlu
Hiç tartışmasız, siz, acıklı azabı tadıcılarsınız.
Kadri Çelik
Ama açık ki siz, o acı azabı tatmaya mahkûm bulunuyorsunuz; (bulunuyorsunuz ki, böyle davranıyorsunuz).
Ali Ünal
Kuşkusuz siz acı azabı tadacaksınız.
Harun Yıldırım
Şu kesin ki siz, acıklı bir azabı hak ettiniz;
Mustafa İslamoğlu
Şüphesiz siz, acıklı azabı tadıcılarsınız.
Sadık Türkmen
Elbetteki siz bu tutumunuzla can yakıcı bir azabı tadacaksınız.
İlyas Yorulmaz
Muhakkak ki siz, elîm azabı mutlaka tadacak olanlarsınız.
İmam İskender Ali Mihr