KÂRİA SURESİ Ahmet Varol Meali
Mekke döneminde inmiştir. 11 âyettir. “Kâri’a”, vuran, çarpan, kapıyı çalan, yürekleri hoplatan şey demektir. Burada, kıyamet gününü ifade etmektedir.
مَا الْقَارِعَةُ ﴿٢﴾
101/KÂRİA SURESİ-2. AYET (Meâlleri Kıyasla): Mâl kâriatu.
Nedir o dehşetle sarsacak olan?
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْقَارِعَةُ ﴿٣﴾
101/KÂRİA SURESİ-3. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve mâ edrâke mâl kâriatu.
Sen o dehşetle sarsacak olanın ne olduğunu bilir misin?
يَوْمَ يَكُونُ النَّاسُ كَالْفَرَاشِ الْمَبْثُوثِ ﴿٤﴾
101/KÂRİA SURESİ-4. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yevme yekûnun nâsu kel ferâşil mebsûs(mebsûsi).
O gün insanlar yayılmış pervaneler gibi olurlar.
وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ الْمَنفُوشِ ﴿٥﴾
101/KÂRİA SURESİ-5. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve tekûnul cibâlu kel ıhnil menfûş(menfuşi).
Dağlar da atılmış renkli yün gibi olur.
فَأَمَّا مَن ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ ﴿٦﴾
101/KÂRİA SURESİ-6. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe emmâ men sekulet mevâzînuhu.
Artık kimin tartıları ağır gelirse,
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَّاضِيَةٍ ﴿٧﴾
101/KÂRİA SURESİ-7. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe huve fî îşetin râdiyetin.
İşte o hoşnut edici bir hayat içindedir.
وَأَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَازِينُهُ ﴿٨﴾
101/KÂRİA SURESİ-8. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve emmâ men haffet mevâzînuhu.
Kimin de tartıları hafif gelirse,
فَأُمُّهُ هَاوِيَةٌ ﴿٩﴾
101/KÂRİA SURESİ-9. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe ummuhu hâviyetun.
Onun anası [1] Haviye'dir. [2]
وَمَا أَدْرَاكَ مَا هِيَهْ ﴿١٠﴾
101/KÂRİA SURESİ-10. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve mâ edrâke mâ hiyeh.
Sen onun ne olduğunu bilir misin?
نَارٌ حَامِيَةٌ ﴿١١﴾
101/KÂRİA SURESİ-11. AYET (Meâlleri Kıyasla): Nârun hâmiyetun.
Kızgın bir ateştir.