Mekke döneminde inmiştir. 28 âyettir. Ağırlıklı olarak cinlerden bahsettiği için “Cin sûresi” adını almıştır.

قُلْ أُوحِيَ إِلَيَّ أَنَّهُ اسْتَمَعَ نَفَرٌ مِّنَ الْجِنِّ فَقَالُوا إِنَّا سَمِعْنَا قُرْآنًا عَجَبًا ﴿١﴾

72/CİNN SURESİ-1. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kul ûhıye ileyye ennehustemea neferun minel cinni fe kâlû innâ semi’nâ kur’ânen acebâ(aceben).

(1-2) De ki: Cinlerden bir grubun, Kur'ân'ı dinleyip toplumlarına şöyle dedikleri bana vahyolundu: “Biz, doğru yola ileten eşsiz bir Kur'ân dinledik. Bu yüzden ona inandık. Artık Rabbimize hiçbir şeyi ortak koşmayacağız.” [683][684]

يَهْدِي إِلَى الرُّشْدِ فَآمَنَّا بِهِ وَلَن نُّشْرِكَ بِرَبِّنَا أَحَدًا ﴿٢﴾

72/CİNN SURESİ-2. AYET (Meâlleri Kıyasla): Yehdî ilâr ruşdi fe âmennâ bihî, ve len nuşrike bi rabbinâ ehadâ(ehaden).

(1-2) De ki: Cinlerden bir grubun, Kur'ân'ı dinleyip toplumlarına şöyle dedikleri bana vahyolundu: “Biz, doğru yola ileten eşsiz bir Kur'ân dinledik. Bu yüzden ona inandık. Artık Rabbimize hiçbir şeyi ortak koşmayacağız.” [683][684]

وَأَنَّهُ تَعَالَى جَدُّ رَبِّنَا مَا اتَّخَذَ صَاحِبَةً وَلَا وَلَدًا ﴿٣﴾

72/CİNN SURESİ-3. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennehu teâlâ ceddu rabbinâ mâttehaze sâhıbeten ve lâ veledâ(veleden).

“Gerçek şu ki, Rabbimizin şanı çok yücedir. Ne bir eş, ne de bir çocuk edinmiştir.”

وَأَنَّهُ كَانَ يَقُولُ سَفِيهُنَا عَلَى اللَّهِ شَطَطًا ﴿٤﴾

72/CİNN SURESİ-4. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennehu kâne yekûlu sefîhunâ alâllâhi şetatâ(şetatan).

“Bizim aşağılıklarımız, Allah hakkında yakışıksız şeyler söylemektedirler.”

وَأَنَّا ظَنَنَّا أَن لَّن تَقُولَ الْإِنسُ وَالْجِنُّ عَلَى اللَّهِ كَذِبًا ﴿٥﴾

72/CİNN SURESİ-5. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ zanennâ en len tekûlel insu vel cinnu alâllâhi kezibâ(keziben).

“Biz, insanları ve cinleri Allah hakkında asla yalan söylemezler sanmıştık.”

وَأَنَّهُ كَانَ رِجَالٌ مِّنَ الْإِنسِ يَعُوذُونَ بِرِجَالٍ مِّنَ الْجِنِّ فَزَادُوهُمْ رَهَقًا ﴿٦﴾

72/CİNN SURESİ-6. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennehu kâne ricâlun minel insi yeûzûne bi ricâlin minel cinni fe zâdûhum rahekâ(rahekan).

İnsanlardan bazıları, bazı cinlere sığınırlardı. Bu, cinlerin sadece azgınlıklarını arttırıyordu.

وَأَنَّهُمْ ظَنُّوا كَمَا ظَنَنتُمْ أَن لَّن يَبْعَثَ اللَّهُ أَحَدًا ﴿٧﴾

72/CİNN SURESİ-7. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennehum zannû kemâ zanentum en len yeb’asallâhu ehadâ(ehaden).

Cinler sizin sandığınız gibi Allah'ın hiçbir kimseyi peygamber olarak göndermeyeceğini sanıyorlardı.

وَأَنَّا لَمَسْنَا السَّمَاء فَوَجَدْنَاهَا مُلِئَتْ حَرَسًا شَدِيدًا وَشُهُبًا ﴿٨﴾

72/CİNN SURESİ-8. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ le mesnâs semâe fe vecednâhâ muliet harasen şedîden ve şuhubâ(şuhuben).

“Doğrusu biz cinler, göğü yokladık, fakat onu sert bekçilerle, alev hüzmeleri ile doldurulmuş bulduk.”

وَأَنَّا كُنَّا نَقْعُدُ مِنْهَا مَقَاعِدَ لِلسَّمْعِ فَمَن يَسْتَمِعِ الْآنَ يَجِدْ لَهُ شِهَابًا رَّصَدًا ﴿٩﴾

72/CİNN SURESİ-9. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ kunnâ nak’udu minhâ mekâıde lis sem’i fe men yestemiıl âne yecid lehu şihâben rasadâ(rasaden).

“Halbuki biz, göğü dinleyebileceğimiz yerlerde oturuyorduk. Fakat şimdi, kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen bir alev hüzmesi buluyor.”

وَأَنَّا لَا نَدْرِي أَشَرٌّ أُرِيدَ بِمَن فِي الْأَرْضِ أَمْ أَرَادَ بِهِمْ رَبُّهُمْ رَشَدًا ﴿١٠﴾

72/CİNN SURESİ-10. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ lâ nedrî eşerrun urîde bi men fîl ardı em erâde bi him rabbuhum raşedâ(raşeden).

“Yeryüzündekilere kötülük mü yapılmak istendiğini, yoksa Rablerinin onlara bir iyilik mi yapmak istediğini biz bilemeyiz.”

وَأَنَّا مِنَّا الصَّالِحُونَ وَمِنَّا دُونَ ذَلِكَ كُنَّا طَرَائِقَ قِدَدًا ﴿١١﴾

72/CİNN SURESİ-11. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ minnâs sâlihûne ve minnâ dûne zâlike, kunnâ tarâika kıdedâ(kıdeden).

“Bizden iyiler de vardır, iyi olmayanlar da. Biz çeşitli gruplara ayrıldık.”

وَأَنَّا ظَنَنَّا أَن لَّن نُّعجِزَ اللَّهَ فِي الْأَرْضِ وَلَن نُّعْجِزَهُ هَرَبًا ﴿١٢﴾

72/CİNN SURESİ-12. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ zanennâ en len nu’cizallâhe fîl ardı ve len nu’cizehu herabâ(heraben).

“Biz, yeryüzünde Allah'ı asla âciz bırakamayacağımızı ve kaçarak da O'ndan kurtulamayacağımızı kesin olarak anladık.”

وَأَنَّا لَمَّا سَمِعْنَا الْهُدَى آمَنَّا بِهِ فَمَن يُؤْمِن بِرَبِّهِ فَلَا يَخَافُ بَخْسًا وَلَا رَهَقًا ﴿١٣﴾

72/CİNN SURESİ-13. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ lemmâ semi’nâl hudâ âmennâ bihî, fe men yu’min bi rabbihî fe lâ yehâfu bahsen ve lâ rahekâ(rahekan).

“Biz o Kur'ân'ı dinleyince ona inandık. Kim Rabbine inanırsa, artık ne bir ödül eksikliğine uğratılmasından ne de haksızlık edilmesinden korkar.”

وَأَنَّا مِنَّا الْمُسْلِمُونَ وَمِنَّا الْقَاسِطُونَ فَمَنْ أَسْلَمَ فَأُوْلَئِكَ تَحَرَّوْا رَشَدًا ﴿١٤﴾

72/CİNN SURESİ-14. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennâ minnâl muslimûne ve minnâl kâsitûn(kâsitûne), fe men esleme fe ulâike teharrav raşedâ(raşeden).

“Bizden Allah'a teslim olanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Müslüman olanlar doğruyu araştıranlardır.”

وَأَمَّا الْقَاسِطُونَ فَكَانُوا لِجَهَنَّمَ حَطَبًا ﴿١٥﴾

72/CİNN SURESİ-15. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve emmâl kâsitûne fe kânû li cehenneme hatabâ(hataban).

“Hak yoldan sapanlara gelince, onlar cehenneme odun olacaklardır.”

وَأَلَّوِ اسْتَقَامُوا عَلَى الطَّرِيقَةِ لَأَسْقَيْنَاهُم مَّاء غَدَقًا ﴿١٦﴾

72/CİNN SURESİ-16. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve en levistekâmû alât tarîkati le eskaynâhum mâen gadekâ(gadekan).

(16-17) “Eğer doğru yolda yürüselerdi, onları onun içinde imtihan edelim diye bol su ile suvarırdık. Kim Rabbinin öğüdünden yüz çevirirse, Rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sokar.”

لِنَفْتِنَهُمْ فِيهِ وَمَن يُعْرِضْ عَن ذِكْرِ رَبِّهِ يَسْلُكْهُ عَذَابًا صَعَدًا ﴿١٧﴾

72/CİNN SURESİ-17. AYET (Meâlleri Kıyasla): Li neftinehum fîhi, ve men yu’rıd an zikri rabbihî yeslukhu azâben saadâ(saaden).

(16-17) “Eğer doğru yolda yürüselerdi, onları onun içinde imtihan edelim diye bol su ile suvarırdık. Kim Rabbinin öğüdünden yüz çevirirse, Rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sokar.”

وَأَنَّ الْمَسَاجِدَ لِلَّهِ فَلَا تَدْعُوا مَعَ اللَّهِ أَحَدًا ﴿١٨﴾

72/CİNN SURESİ-18. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennel mesâcide lillâhi fe lâ ted’û meallâhi ehadâ(ehaden).

Şüphesiz, mescitler yalnız Allah'ındır. Allah ile beraber hiçbir kimseye yalvarmayınız![685]

وَأَنَّهُ لَمَّا قَامَ عَبْدُ اللَّهِ يَدْعُوهُ كَادُوا يَكُونُونَ عَلَيْهِ لِبَدًا ﴿١٩﴾

72/CİNN SURESİ-19. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve ennehu lemmâ kâme abdullâhi yedûhu kâdû yekûnûne aleyhi libedâ(libeden).

Allah'ın kulu, Allah'a dua etmek üzere kalktığında, müşrikler/kâfirler neredeyse üzerine çullanacaklardı.

قُلْ إِنَّمَا أَدْعُو رَبِّي وَلَا أُشْرِكُ بِهِ أَحَدًا ﴿٢٠﴾

72/CİNN SURESİ-20. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kul innemâ ed’û rabbî ve lâ uşriku bihî ehadâ(ehaden).

De ki: “Ben yalnız Rabbime ibadet ediyorum ve O'na kimseyi ortak koşmuyorum.”

قُلْ إِنِّي لَا أَمْلِكُ لَكُمْ ضَرًّا وَلَا رَشَدًا ﴿٢١﴾

72/CİNN SURESİ-21. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kul innî lâ emliku lekum darran ve lâ raşedâ(raşeden).

De ki: “Ben size ne bir zarar verebilirim, ne de doğruya ulaştırabilirim.”

قُلْ إِنِّي لَن يُجِيرَنِي مِنَ اللَّهِ أَحَدٌ وَلَنْ أَجِدَ مِن دُونِهِ مُلْتَحَدًا ﴿٢٢﴾

72/CİNN SURESİ-22. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kul innî len yucîranî minallâhi ehadun ve len ecide min dûnihî multehadâ(multehaden).

De ki: “Beni Allah'tan kimse kurtaramaz ve ben O'ndan başka bir sığınak da bulamam.”

إِلَّا بَلَاغًا مِّنَ اللَّهِ وَرِسَالَاتِهِ وَمَن يَعْصِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَإِنَّ لَهُ نَارَ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ﴿٢٣﴾

72/CİNN SURESİ-23. AYET (Meâlleri Kıyasla): İllâ belâgan minallâhi risâlâtihî, ve men ya’sıllâhe ve resûlehu fe inne lehu nâra cehenneme hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden).

“Benim elimden gelen sadece Allah'ın mesajını ulaştırmak ve emirlerini bildirmektir. Kim Allah'a ve Peygamberine karşı gelirse, bilsin ki ona içinde süreli kalacağı cehennem ateşi vardır.”

حَتَّى إِذَا رَأَوْا مَا يُوعَدُونَ فَسَيَعْلَمُونَ مَنْ أَضْعَفُ نَاصِرًا وَأَقَلُّ عَدَدًا ﴿٢٤﴾

72/CİNN SURESİ-24. AYET (Meâlleri Kıyasla): Hattâ izâ raev mâ yûadûne fe se ya’lemûne men ad’afu nâsıran ve ekallu adedâ(adeden).

Sonunda uyarıldıkları azabı gördüklerinde, kimin yardımcıları daha zayıf ve taraftarlarının daha az olduğunu bileceklerdir.”

قُلْ إِنْ أَدْرِي أَقَرِيبٌ مَّا تُوعَدُونَ أَمْ يَجْعَلُ لَهُ رَبِّي أَمَدًا ﴿٢٥﴾

72/CİNN SURESİ-25. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kul in edrî e karîbun mâ tûadûne em yec’alu lehu rabbî emedâ(emedan).

De ki: “Uyarıldığınız azap yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi belirlemiştir, bilmiyorum.”

عَالِمُ الْغَيْبِ فَلَا يُظْهِرُ عَلَى غَيْبِهِ أَحَدًا ﴿٢٦﴾

72/CİNN SURESİ-26. AYET (Meâlleri Kıyasla): Âlimul gaybi fe lâ yuzhiru alâ gaybihî ehadâ(ehaden).

Allah bütün gaybı bilir. Sırlarını kimseye açıklamaz.

إِلَّا مَنِ ارْتَضَى مِن رَّسُولٍ فَإِنَّهُ يَسْلُكُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِهِ رَصَدًا ﴿٢٧﴾

72/CİNN SURESİ-27. AYET (Meâlleri Kıyasla): İllâ menirtedâ min resûlin fe innehu yesluku min beyni yedeyhi ve min halfihî rasadâ(rasaden).

(27-28) Ancak hoşnut olduğu peygamber hariçtir. Çünkü O, peygamberinin önünden ve ardından gözetleyiciler gönderir ki Rablerinin emirlerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah onları çepeçevre kuşatmıştır ve her şeyi bir bir saymıştır.[686]

لِيَعْلَمَ أَن قَدْ أَبْلَغُوا رِسَالَاتِ رَبِّهِمْ وَأَحَاطَ بِمَا لَدَيْهِمْ وَأَحْصَى كُلَّ شَيْءٍ عَدَدًا ﴿٢٨﴾

72/CİNN SURESİ-28. AYET (Meâlleri Kıyasla): Li ya’leme en kad eblegû rısâlâti rabbihim ve ehâta bimâ ledeyhim ve ahsâ kulle şey’in adedâ(adeden).

(27-28) Ancak hoşnut olduğu peygamber hariçtir. Çünkü O, peygamberinin önünden ve ardından gözetleyiciler gönderir ki Rablerinin emirlerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah onları çepeçevre kuşatmıştır ve her şeyi bir bir saymıştır.[686]