A'LÂ SURESİ Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Mekke döneminde inmiştir. 19 âyettir. Sûre, adını birinci âyette yer alan ve Allah Teâlâ’yı niteleyen “el-A’lâ” kelimesinden almıştır. A’lâ, en yüce demektir.
سَبِّحِ اسْمَ رَبِّكَ الْأَعْلَى ﴿١﴾
87/A'LÂ SURESİ-1. AYET (Meâlleri Kıyasla): Sebbihisme rabbikel a’lâ.
Tenzîh et yücelerden yüce Rabbinin adını.
الَّذِي خَلَقَ فَسَوَّى ﴿٢﴾
87/A'LÂ SURESİ-2. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ellezî halaka fe sevvâ.
Bir Rab ki yarattı, derken düzüp koştu.
وَالَّذِي قَدَّرَ فَهَدَى ﴿٣﴾
87/A'LÂ SURESİ-3. AYET (Meâlleri Kıyasla): Vellezî kaddera fe hedâ.
Bir Rab ki ölçüp biçti, derken doğru yolu buldurdu.
وَالَّذِي أَخْرَجَ الْمَرْعَى ﴿٤﴾
87/A'LÂ SURESİ-4. AYET (Meâlleri Kıyasla): Vellezî ahracel mer’â.
Bir Rab ki otlağı çıkardı.
فَجَعَلَهُ غُثَاء أَحْوَى ﴿٥﴾
87/A'LÂ SURESİ-5. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe cealehu gusâen ahvâ.
Derken onu kapkara, kupkuru bir hale döndürdü.
سَنُقْرِؤُكَ فَلَا تَنسَى ﴿٦﴾
87/A'LÂ SURESİ-6. AYET (Meâlleri Kıyasla): Se nukriuke fe lâ tensâ.
Seni okutacağız da unutmayacaksın.
إِلَّا مَا شَاء اللَّهُ إِنَّهُ يَعْلَمُ الْجَهْرَ وَمَا يَخْفَى ﴿٧﴾
87/A'LÂ SURESİ-7. AYET (Meâlleri Kıyasla): İllâ mâ şâallâh(şâallâhu), innehu ya’lemul cehra ve mâ yahfâ.
Ancak Allah dilerse o başka; şüphe yok ki o, açığa vurulanı da, gizli kalanı da bilir.
وَنُيَسِّرُكَ لِلْيُسْرَى ﴿٨﴾
87/A'LÂ SURESİ-8. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve nuyessiruke lil yusrâ.
Ve sana, en kolay yolda başarı vereceğiz.
فَذَكِّرْ إِن نَّفَعَتِ الذِّكْرَى ﴿٩﴾
87/A'LÂ SURESİ-9. AYET (Meâlleri Kıyasla): Fe zekkir in nefeatiz zikrâ.
Artık öğüt ver, fayda verirse eğer.
سَيَذَّكَّرُ مَن يَخْشَى ﴿١٠﴾
87/A'LÂ SURESİ-10. AYET (Meâlleri Kıyasla): Se yezzekkeru men yahşâ.
Korkan, öğüt alır.
وَيَتَجَنَّبُهَا الْأَشْقَى ﴿١١﴾
87/A'LÂ SURESİ-11. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve yetecennebuhâl eşkâ.
En kötü ve bahtsız olan, ondan sakınır.
الَّذِي يَصْلَى النَّارَ الْكُبْرَى ﴿١٢﴾
87/A'LÂ SURESİ-12. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ellezî yaslân nâral kubrâ.
Öyle bahtsız ki o, pek büyük ataşe atılır, yanar.
ثُمَّ لَا يَمُوتُ فِيهَا وَلَا يَحْيَى ﴿١٣﴾
87/A'LÂ SURESİ-13. AYET (Meâlleri Kıyasla): Summe lâ yemûtu fîhâ ve lâ yahyâ.
Sonra da orada ne ölür, ne dirilir.
قَدْ أَفْلَحَ مَن تَزَكَّى ﴿١٤﴾
87/A'LÂ SURESİ-14. AYET (Meâlleri Kıyasla): Kad efleha men tezekkâ.
Gerçekten de kurtulur, murâda erer kendini temizleyen.
وَذَكَرَ اسْمَ رَبِّهِ فَصَلَّى ﴿١٥﴾
87/A'LÂ SURESİ-15. AYET (Meâlleri Kıyasla): Ve zekeresme rabbihî fe sallâ.
Ve Rabbinin adını anıp da namaz kılan.
بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا ﴿١٦﴾
87/A'LÂ SURESİ-16. AYET (Meâlleri Kıyasla): Bel tu’sırûnel hayâted dunyâ.
Hayır, siz dünyâ yaşayışını üstün tutarsınız.
وَالْآخِرَةُ خَيْرٌ وَأَبْقَى ﴿١٧﴾
87/A'LÂ SURESİ-17. AYET (Meâlleri Kıyasla): Vel âhıratu hayrun ve ebkâ.
Ahiretse daha hayırlıdır ve daha da sürekli.
إِنَّ هَذَا لَفِي الصُّحُفِ الْأُولَى ﴿١٨﴾
87/A'LÂ SURESİ-18. AYET (Meâlleri Kıyasla): İnne hâzâ le fîs suhufîl ûlâ.
Şüphe yok ki bu vardı, elbette daha önceki sahîfelerde.
صُحُفِ إِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى ﴿١٩﴾
87/A'LÂ SURESİ-19. AYET (Meâlleri Kıyasla): Suhufi ibrâhîme ve mûsâ.
İbrâhim'in ve Mûsa'nın sahîfelerinde.